Yavaşça Jack'in korumasından çıktım ve yanına geçtim.O ise sadece gözlerime bakıyordu.Koyu kahve saçları ve keskin gözleriyle bizden gittiği gibiydi.Yıllar onu hiç değiştirmemişti sanki.
"S-Sen ölmüştün."
Gözlerinde beliren duyguyu biliyordum, hüzündü.Başını yavaşça iki yana salladı.
"Gittin sen gittin.Öldüğünü söylediler çünkü sen gittin."
Dünyanın en zor şeyiymiş gibi ağır ağır derin bir iç çekti bu sefer.Sonunda sesini duyduğumda tüylerim diken diken olmuştu.Ne kadar özlediğim yüzüme vurulmuştu birden.
"Elena bu ayaküstü anlatacağım bir şey değil-"
Başımı iki yana salladım."Yo hayır.Ben seninle hiçbir yere gelmem.Gelemem. Ölüsün sen,ölü !"
Jack hızla elimi kavrayıp beni kendine çekti.Diğer elini başıma koyup yüzümü boynuna saklarken titrek bir nefes aldım.
Gözlerimi sımsıkı kapatmaya,yüzünü gözlerimin önünden götürmeye çalışsam da boştu.Bin bir duygu içeren bakışları karanlığı deliyordu.
"Kızım ?"
Jack'in elinin yumuşadığını hissettim.Bu onun dilinde izin vermek demekti. Babama konuşması için izin vermişti. Devamında,omzumda yumuşak bir dokunuş hissetmem de bunun başka bir göstergesiydi.
Omzumu silktim."Uzaklaş benden."
Sesim boğuk ve titrek çıkmıştı ancak aksini ispatlayacak gücüm de yoktu.
Omzumu daha da kavradı ve beni yavaşça Jack'ten uzaklaştırdı.Yüzümü ona dönerken dudaklarımı dişledim. Boynunun bir tarafına değişik bir dövme yaptırmıştı,sadece çizgilerden oluşan basit bir şeydi.
"Yaşlı bir adamsın sen.O dövme ne öyle ?"
Gülümsedi sadece.
***
"Konuşmayacak mısın ?"
Bakışlarımı ona çevirip "Kusura bakma." diye tersledim."Öldü sandığım babamı birden karşımda bulunca ne diyeceğimi bilemedim."
Karşımdaki koltukta öne eğilip dirseklerini dizlerine dayadı."Ölmediğimi bilmen gerekirdi."
"Eğer ölmüş olsaydım,sen ve Kate de ölmüş olurdunuz."
"Bu detayı düşünecek kadar mantıklı değildim."
Gözlerini gözlerime odaklayıp "Mantıklıydın." dedi."Sadece düşünmek istemedin."
"Neden gittin ?"
"Sizi korumak için."
Ayağa kalktım."Neyden ?"
"Konseyden.Beni sevmiyorlardı zaten üstüne bir de Annie'nin ölümü..."
Yutkundum yavaşça."Onu sen öldürdün.Seni bu yüzden kovdular.Tüm olanlar senin suçun."
Son kelimemle sesimin yükselmesi bir olmuştu.Göğsüm hızla inip kalkarken elleriyle yüzünü kapattı."Özür dilerim."
Titrek bir nefes aldım özrünün ardından.Birkaç küçük adımda yanına ulaşıp dizlerimin üzerine çökerken parmaklarını aralayıp haraketlerimi izlemeye başladı.Ellerimi dizlerinin üzerine koyup çenemi yasladım.Artık tamamen göz gözeydik.
Yüzünü tamamen açtı ve elleri ürkek bir şekilde saçlarımı buldu.Terslememden korktuğunu anlamak için özel bi çabaya gerek yoktu.Yüzümü yan çevirip dizine koydum başımı.Saniye geçmeden saçlarımı sevmeye başlamıştı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
MELEZ KIZ
VampireSertçe yutkundum ve elimi yarama bastırdım.Artık nefes alış-verişlerimin zorlaşması,bana sonumun yakın olduğu mesajını veriyordu. Gözlerimi açmaya çalışırken "Seni seviyorum." diye fısıldadım.Yaramın getirdiği tarifsiz acı hissedilmez olmuştu. Alnın...