-30-

127K 6.2K 1.3K
                                    

2 HAFTA SONRA

Hava diğer günlerin aksine oldukça kapalıydı. Bulutlar yağmur yağacağının habercisiydi. Gökte tek bir kuş gözükmüyordu.

Hava sanki hislerimi yansıtıyor gibiydi. İçimde bir boşluk var gibiydi. Büyük bir boşluk. Buraya geldiğimden beri hiç mutlu olmamıştım. Sasha'yla yaşadığımız o olaydan sonra da ne onunla konuşmuştum, ne de bir şey söylemiştim. Onunla uğraşmak istemiyordum. İntikam düşüncesi o gün beynimde dolanıp duruyordu. Ama onun için kendimi tehlike atmaya değmezdi. Okuldan ceza almaya değmezdi. Ona değmezdi.

Tam iki hafta olmuştu. Neredeyse herkesten uzaktım. Okula sadece dersler için gidiyor, ve günün geri kalanını odamda geçiriyordum.

İnsan içine çıkmak istemiyordum. Dayanmaya çalışıyordum. Arkadaşlarımı özlemiştim. Hem de çok. Ne kadar internetten konuşursak konuşalım aynı olmuyordu. Onları gerçekte görmek istiyordum. Sarılmak istiyordum. Dertlerimi anlatmak istiyordum. Görüntülerini unutacağım korkusuyla sürekli fotoğraflarına bakıyordum. Birlikteyken çekindiğimiz videoları izliyordum.

Ama onlara yalan söylüyordum. Mutlu olduğumu söylüyordum. Sasha olayını anlatmamıştım. Benim için endişelenmelerini istemiyordum.

Annem ve babam benim için endişeli gözüküyorlardı. Kendimi herkesten soyutlamış ve günümün neredeyse tamamını odamda geçiriyordum. Oldukça iyi bir depresyon belirtisiydi.

Ama depresyonda değildim. Bunu biliyordum.

Sadece mutsuzdum.

Birisi kapımı tıklattı.

"Gel." dedim yorgun bir sesle. İçeri annem girdi. Bana gülümseyerek yanıma geldi ve yatağa oturdu.

"Merhaba tatlım.. Napıyordun?" dedi.

"Uzanıyordum. Dışarıya bakıyordum." dedim ben de gülümsemeye çalışarak.

"Bugün pazar. Babanla dışarı çıkabiliriz diye düşündük. Sinemaya gideceğiz. Ardından da ailecek gezeriz ne dersin?" dedi neşeli bir tonda.

"Siz gidin. Ben istemiyorum." dedim.

"Jenna. Odandan çıkmıyorsun. Biraz dışarı çıkmak istemez misin? Zaten senin için çıkmak istiyoruz." dedi annem.

"Dışarı çıkmak istemiyorum anne. Böyle iyiyim." dedim.

"Önceden sorsam sevinçle 'tamam hazırlanıyım' felan derdin. Şimdi ne değişti?" diye sordu annem. Neşeli ses tonu gitmiş, yerini hüzünlü bir hâl almıştı.

"Gerçekten soruyor musun anne?" dedim kendimi tutamayarak. Annem birkaç saniye sessizce durdu. Ardından kalkıp odadan çıktı ve kapıyı kapattı.

Gözlerim dolmuştu. Her şey çok fazla geliyordu. Ben gerçekten böyle değildim. Neşeli biriydim hep. Ama buraya gelmek.. Beni büyük bir boşluğa düşürmüştü. Keşke her şey eskisi gibi olsaydı. Keşke hâla Gizemli Kasaba'da olsaydım. Ama bunlar sadece 'keşke'lerden ibaretti işte.

Tekrar dışarıya baktım. Yağmur başlamıştı. Hava gerçekten de duygularıma göre hareket ediyor gibiydi.

Gözlerimi kapattım ve yağmurun sesiyle kendimi uyumaya zorladım.

Gizemli KasabaHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin