Bölüm 19

20.2K 1K 22
                                    

Kadına şiddet sadece fiziksel değildir. Psikolojik baskı yapmak, aşağılamak  kısaca her türlü şiddete hayır!

Keyifli Okumalar.

Musa Uluoğlu'nun Ağzından

Her şey bitmiş gibi hissediyordum karşımda ölü gibi yatan Meryem'i gördükçe. Ne yapacaktım? Durduramıyordum kendimi onun üzerinde hüküm sürmek bana çok cazip gelmişti. Böyle devam eder sanmıştım. Edemiyordum, ona artık sözümü geçiremiyordum.

"Onu öldürdüm de ne demek?" Diye haykırdı Serda Abacı. Kendimi sakinleştirmeye çabalıyordum.

"B-bilmiorum! Lanet olsun bilmiyorum!" Diye tısladım ağlamak üzere olduğumu fark ederek.

"Nefes alıyor mu?" Dediğinde gözlerim tekrar Meryem'e gitti. Hafifçe hareket eden karnını yeni fark ettim.

"Alıyor."

"Gerizekalısın!" Dedi ve ofladı. "Ben Kenan'ı arayacağım. Onu kaçırdığını söyleyeceğim." Dediğinde korkuyka gözlerimi ayırdım.

"Bunu yapmayacaksın!" Sözlerime kahkaha attı.

"Yapacağım."

"Söylerim. Hem Kenan'a hem Meryem'e senin yaptırdığını söylerim." Ses gelmedi karşı taraftan bir süre.

"Sakın! Aklından bile geçirme. Geliyorum bekle beni." Dedi ve telefonu kapattı. Telefonu cebime koyup Meryem'e doğru ilerledim. Elimi yanağına koyup hafifçe okşadım. Dudakları hafifçe hareket etti o anda. Duymak için yaklaştığımda "-nan" sesini duydum. Kenan'ı sayıklıyordu. Sinirle olduğum yerden kalkıp odadan çıktım.

Ne yapmak gerektiğini düşünüyordum. Onun kalması için her şeyi yapmaya hazırdım. Meryem benimle kalıcaktı! Öyle istiyordum.

Telefonum tekrar çalınca oflayarak çıkardım. Ekranda kapı görevlisinin adını görünce Serda Hanımın ne çabuk geldiğini düşündüm.

"Serda Hanım'ı bırakın." Dedim gergince.

"Serda Hanım değil efendim. Kenan Dağcı geldiler." Kaşlarımı çattım.

"Bırak!" Dedim ve hızlıca telefonu kapatıp çekmeceye ilerledim. Silahı belime koyarak kapıya ilerledim. Kapıyı açtım Kenan kapıya doğru geliyordu.

"Ne işin var burada?" Dediğimde ses çıkarmadan yanıma gelip beni içeri itti. Geriye doğru savrulurken dengemi toparladım. İçeri girip hızlıca kapıyı kapattı.

"Ne boklar çevirdiğinizi biliyorum. Meryem nerede?"

"Ne çeviriyormuşum acaba?"

"Serdar Abacı'nın vasiyetini buldum!"

"Ne vasiyeti?" Dediğimde benim üzerime doğru yürüdü kendimi geri çektim.

"Bilmezlikten gelme Musa!" Dediğinden hiç bir şey anlamamıştım. Yakamdan tutup beni sarstı. "Serda Abacı'yla neler çevirdiğinizi biliyorum." Dediği sırada kapı çaldı. Elimle kapıyı gösterdim.

"İşimi onunla hallet o zaman." Dediğimde sinirle yüzü daha da kasıldı. Beni geriye doğru savurup kapıya ilerledi üzerimi düzeltip bende peşinden ilerledim. Serda Hanım şaşkın yüzüyle Kenan'a bakarken benimle birlikte yandığına sevinmiştim.

"Hoşgeldiniz Serda Abacı." Dedi Kenan.

"B-ben Meryem burada mı diye geldim." Diye bir anda konuştuğunda güldüm. 

Bu Benim YangınımWhere stories live. Discover now