Bölüm 35

16.3K 993 64
                                    

Pişman olmuşsan eğer her şey için geçmiş demektir.

2018'in son bölümüyüle sizlerleyim. Hepinizde yeni yılde huzur, mutluluk ve başarı diliyorum. Yeni yıl hepmizi için kaybettiğimiz değil kazandığımız bir yıl olması dileğiyle 🌺 Mutlu yıllar canım okurlarım 💛

@sevimtesse başta olmak üzere okuyan yorum yapan, derstek olan herkese çok teşekkürler ♥️

Keyifli Okumalar 🎗

Elinizi vicdanınıza koyup yaptığınız en kötü
şeyi düşünün. Ben yaptığım en kötü
şeyi düşünemiyordum. Yaptığım her şeyin misliyle bedelini ödemiştim ve artık gücüm tükeniyordu. Kızım ağlayarak uyuyakalması beni mahvetmişti. Canı acıyordu ve biz bir şey yapamıyorduk. İki günde bir kemoterapi uygulanıyordu ve 6.'sına girmemize rağmen kızım halen korkuyordu. Canı çok yanıyordu ki böyle acıyla inliyordu her seferinde.

Peki bunlardan da acı olan neydi biliyor musunuz? Okşamaya korktuğum saçları. Her okşadığımda avucumu dolduran o saçları. Her ağlayıp gözüne ellerini bastırdığında düşen kirpikleri. Onun kahküllerini hep ben keserdim babamın bana gösterdiği annemin resimlerinde hep kahkülü vardı. Ona benzediğini düşünür hep keserdim. Ama artık onlarda seyrekleşiyordu. Doktor saçlarını kesmemizin daha iyi olacağını söylemişti ama ben ona kıyamıyordum.

"Meryem." diyerek odaya girdi Kenan. "Getirdim." dedi ve çantayı kenara koydu. Doktor saçlarını kesmemizi söyleyince Kenan direk ben keserim diyerek dolu gözlerle gitmişti. Şimdi ise elinde malzemelerin bulunduğu bir çantayla gelmişti.

"Uyuyor, uyanınca hal çaresine bakarız." sözlerimin sonunda kısılmıştı sesim. Yanıma oturup beni kendime çekti.

"Ağlama." diyerek saçlarımın arasından öptü. "Sakın ağlama." ona iyice sokulup kokusunu içime çektim. geniş göğsüne yüzümü yaslayıp rahatlamak istedim.

Ne kadar süre Kenan'a sarılı bekledim bilmiyorum ama kızın sesiyle kendime geldim. Kendimi Kenan'dan çekip yatağına doğru ilerdim. Mayhoş gözlerle etrafa bakınıp gözleri benimle buluştu.

"Anne su!" dediğinde köşedi sürahideki suyu bardaga boşalttım. Doğrulmasına yardım edip suyu içirdim. Yatmak yerine yatakta oturur pozisyona geçtiğinde gözlerim yastığına ilişti. Dökülmüş üç-dört tel saçlarına. Kıyamadım yine ona gözlerim yine doldu ama ağlamadım. Kızımın yanında ağlamak istemiyordum.

"Benim güzel kızım uyanmış." diyerek yatağa oturdu Kenan. "Günaydı çoktan kızım." diyerek onu kucağına çekti.

"Yünaydı!" kızımın sözlerine yüzümde hafif tebessüm oluştu. Güzeller güzeli kızım nasıl acılar altında eziliyordu öyle.

"Anne yüya göydüm." Kenan'ın kucağından kafasınj bana doğr uzattı.

"Öyle mi güzelim?" diyerek bende oturudm yatağa. "Nasıldı peki?"

"Uçuyoydum." dedi gözlerini büyüterek. "Sonra düstüm." dedi ve Kenan'a döndü. "Ama aylamdım."

"Ne?" Kenan anlamaz biçimde sorunca gülümsedim.

"Ağlamımış babası." dediğimde Kenan bana döndü. İlk deda kızımdan gerçek anlamda babası olarak bahsetmeme şaşırmış şekildeydi. Yüzünü kaplayan hafif tebessümü fark edince yatağa dayamış elini tuttum.

"Ebet." dedi kızım ve sonra hiç beklemediğim bir şekilde elimin üzerine elini koydu. Üçümüzün eli üst üste öyle dururken o an tüm acılarımın yok olduğunu hissediyordum.

Bu Benim YangınımHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin