35. Bölüm

21 5 4
                                    

İyi Okumalar!

Önceki Bölümden

Makyajımı göz ağırlıkta yaptıktan sonra kızlarınkine geçtiler.
Kapı çalındığında "Kimsiniz?" diyen ben olmuştum.
"Güzin ben geldim. Odadayım." Sesini duyunca sözleşmeyi alıp kapıyı açtım.

Karşısında beni görünce yavaşça süzmüştü. Uzun süre hala bana bakmaya devam edince Ceyda konuşmaya başladı. "Ay yine bir aşık! Allah'ım delireceğim! Yav gidin odanıza, burada ben cinnet geçireceğim."
Safa benden gözünü çekip Ceyda'ya döndü. "İki gün sonra bir zibidi ile geldiğinde yanıma, göstereceğim ben sana aşkı." dedi ve söylenerek elimden tutup odadan çıkardı.

Karşı odaya girdikten sonra masaya oturduk.
Tedirgince bana bakıp "Kasayı boşalttım! Ne kadar istiyorsun?" dedi.
Yalandan öksürerek güldüm. "Çok istiyorum." dedim.
Şok içinde bana bakarken "Sözleşmeyi okumak istiyorum." dedi. Bu ciddi hali iki dakika sonra silineceği için keyifliydim.
"Tabi ki!" diyerek masanın üzerinden ona doğru kaydırdım.
"Lütfen şartları sesli oku!"
Yüzüme tedirgince baktıktan sonra başını salladı.

"1) Odamızdan başka bir yerde uyumayacağız!
2) Birbirimizi çok seveceğiz!
3) Sabahları günaydın öpücüğü almadan yataktan kalkmayacağız!
4) Hafta sonları bir yerlere gideceğiz!
5) Birbirimizden bir şeyler gizlemeyeceğiz!"
Her okuduğu maddede yüzüme şaşkınca bakmıştı.
Maddeleri okuduktan sonra yüzüne bir gülümseme yerleşti.

"Çok istiyorum hepsini!"

Yüzüme hala şaşkınca bakarken "Evet biliyorum. Bunlar çok büyük istekler seninkinin yanında. Ancak o kadar ağlattın beni bu da bir cezadır." dedim.
"Şaka değil mi bu? Gerçeği nerede Güzin?" dediğinde biraz sinirlenmiştim. Hala beni paragöz bir insan olarak görmesi canımı sıkıyordu.
"Safa? Ben neyim gözünde? Paragöz biri mi?" dedim.
"Ha-hayır tabiki. Ama..."
Cümlesini tamamlayamadan ben konuşmuştum. "Bak daha nikah yok. Her an vazgeçebilirim. Tekrar kırıklık yaşayamam ben!" dedim ayağa kalkarak.

O masaya uzun uzun dalarken odada daha fazla duramayacağımı düşündüm. Çünkü insan bir itiraz eder değil mi? "Hata ediyorum galiba!" diyerek kapıya yürüdüğümde arkamdaki hareketlenmeden dolayı hızlanmıştım.
Kolumdan tutulup geriye doğru çevrilince düşmekten son anda kurtulmuştum.
"Güzelim, ben seni bu hayatta iki defa kaybettim. Üçüncüye daha da bilinçliyim, daha da duyarlıyım. Para, zenginlik, malın senin yanında bir değeri olmadığını bu 8 ay içinde anladım. Önüme sen 1 milyon lira istediğin bir kağıt getirseydin onu senin için yine imzalardım. Sadece şaşırdım. Gel hadi de şu 1 milyon liradan daha değerli olan sözleşmeyi imzalayalım!" diyip gülümsedi.

Onunla birlikte ben de gülümsedim. "Seni çok seviyorum!" diyerek sıkıca sarıldığımda o da kollarını belime dolamıştı. Ayrıldıktan sonra masaya tekrar oturduk. Tam kalemi çıkardığında elimle "Dur!" dedim.
Gözlerini açarak bana döndüğünde tek kaşını kaldırıp ne olduğunu sordu. "Uyarıyı okumadın. Onu okumadan imzalama!" dedim. Kaşları çatık yüzüme bakarken "Sesli oku!" dedim.

Kafasını kağıda çevirdiğinde ben de heyecanla bekliyordum. "Eğer bu maddelerden biri unutulursa unutan kişi bir gün boyunca diğerinin istediği her şeyi yapacak."

"Güzin saçmalama. Ben unutursam sen bana saçma sapan şeyler yaptırırsın."
Omuzlarımı kaldırıp güldüm. "Banane!"

Nefesini sinirle dışarı verirken "Peki! Buna da peki!" dedi.

İmzaları attıktan sonra bunu da diğeri gibi kasaya koymuştu.

❄️❄️❄️❄️❄️

GİZLENMİŞ DUYGULAR [Askıya Alındı]Where stories live. Discover now