Final - Bölüm 2

3.4K 239 158
                                    

Multi: Bölüm Müziği




Hayatımdaki her noktayı teker teker zihnimin diplerinden çıkardım. Çocukluğumu, çocukluğumda yaşadığım travmayı, annemi, babamı, Demir'i, Masal'ı...Herkesi, her olayı, her duyguyu çıkardım ve kağıda döktüm o gece. Saati tam 02.02'de durdurdum. Akrep, yelkovan sessizliğe büründü. Aynanın karşısına geçtim. Yanaklarımda kuruyan gözyaşı izlerini görebiliyordum. Gülümsedim.
"İşte buradasın, nefes al...Nefes almaya devam et" dedim, aynadaki ben'e. Tamamen tükettiğimi sandığım gözyaşlarım yeniden yanaklarıma düştüğünde odanın kapısı açıldı.
"Annecim, babam bizi bekliyor"

Beş Yıl Önce

Ateş'le aramızdaki oldukça tuhaf duygu geçişlerine ayak uydurmaya çalışmadım. Onu seviyordum ve hissettiğim gibi davranmanın yanlış olmadığını düşünüyordum. Bu yüzden, elini tutmakta, bazen küçük masum bir öpücükte sakınca görmüyordum. Her zaman bunları yapan kişi ben olsam da, yaramaz bir çocuk gibi onu rahatsız ediyor olduğumu bilsem de, kendimi geri çekmiyordum. Böyle böyle günleri tüketirken, zamanla Ateş bütün bu hareketlerime alışmış, bunlar sanki onun için bir rutinmiş gibi daha doğal ve sevimli tepkiler vermeye başlamıştı. Birlikte herkesin yaptığı şeyleri yaptık. Sahil kenarında çekirdek çitleyip çay içtik, sinemaya, lunaparka gittik. Bazı günler -Ateş'in halsiz ve yorgun olduğu günler- hiç dışarı çıkmadan, sohbet edip film izledik. İkimizde - belki de sadece ben - o gerçekten kaçtık.

O güne kadar iki sevgilinin yapabileceği neredeyse her şeyi yaptık. Ameliyat günü gelip çattığında, biriktirdiğim bütün güzel anılara dayanarak güçlü kalmaya çalıştım. Ateş o ameliyat elbisesi içindeyken gülümsedim ama içimde kalbim haykırarak ağlıyordu. Bir daha onu görebilecek miyim, sesini duyabilecek miyim, yeniden sahile gidecek miyiz, bir saat sonramız var mı? Soruları beynimde dolanırken, içime akıttığım gözyaşlarımı çok iyi gizlemiş olacağım ki Ateş gülümseyerek, "Benden daha gergin olursun sanmıştım" dedi.
Başımı iki yana salladım. "Gergin değilim çünkü her şey yolunda gidecek" dedim.
Nefise teyzede, "Aynen öyle olacak, doktor da öyle söyledi" diye katıldı ağlamaklı sesiyle.
Dönüp tebessümle ona baktım. Ateş'in en yakın arkadaşlarından, bir süre önce sadece Ateş için yurtdışından dönen Sarp ona sarılıp, "Ateş'i bilmiyor musun? King Kong gibi adam" dedi gülerek. Ne kadar ortamı gevşetmeye çalışsa da onun da son derecede endişeli olduğunu biliyordum. Herkes endişeliydi, herkes korkuyordu. En çokta ben...

Hemşire içeriye iki görevliyle girdiğinde, "Evet Ateş Bey artık gitme vakti" dedi, sıcak bir gülümsemeyle. Titreyen elimle refleks olarak elini tuttum. Ateş hemşireye bakarak elimi tuttu. "Ben hazırım" dedi. Sonrasında bana döndü. Yüzünde buruk bir gülümsemeyle gözlerimin içine baktı. Sonra yerinden kalkıp sedyeye uzandı. Olanları sanki orada değilmişim gibi izlemeye başladım. Yerimden kalkamıyordum. Biliyordum ki, kalkarsam ona sarılacak ve belki de ameliyatına engel olacak kadar delirecektim. Gitmesini istemiyordum. Bitmesini istemiyordum. Ateş elini uzatıp, "Hazan" diye, seslenene kadar yerimden kalkmak istemedim. Bana uzatılan ele baktım. Belki de son kez...
Hızla yerimden kalkıp elini tuttum. Ağlıyordum. İşte dayanabildiğim yer buraya kadardı. "Sana bir şey bıraktım. Sarp'ta" dedi.
Elini sıktım. O gri gözlerinin içine baktım. Huzurlu ama hüzünlüydü. Hani insan sevdiği bir yeri terk edip, ait olduğu yere giderken yaşadığı huzura  benziyordu.
Titreyen sesimle, "Bunu neden yaptın?"diye sordum.
"Her ihtimale karşı" dedi.
O ihtimal beni bitiriyordu, görmüyordu. O ihtimali asla kabul etmeyecektim.
"Öyle bir şey olmayacak. Gideceksin ve göreceksin her şey yolunda gidecek" dedim.
Parmaklarımı hafifçe sıktı. "Umarım öyle olur inatçı keçi" dedi.
Gülümsemeye çalıştım ama başarabildiğimi sanmıyordum.

Hai finito le parti pubblicate.

⏰ Ultimo aggiornamento: Feb 12, 2019 ⏰

Aggiungi questa storia alla tua Biblioteca per ricevere una notifica quando verrà pubblicata la prossima parte!

 Hüznümde Saklı Mavi Dove le storie prendono vita. Scoprilo ora