Bölüm 14: Nokta

37.9K 2K 517
                                    

NOT: BAKALIM NASIL BULACAKSINIZ BÖLÜMÜ ÇOK MERAK EDİYORUM :D

TARIK VE RANA YÜZLEŞİYOR!

OKUDUKTAN SONRA TARIK'IN DÜŞÜNCELERİYLE İLGİLİ YORUM YAPAR MISINIZ?
SİZ NE DÜŞÜNÜYORSUNUZ, YERİNDE OLSANIZ NE YAPARDINIZ MERAK EDİYORUM.

HEPİNİZE İYİ OKUMALAR :)))

Elimde kutu, koltukta oturuyordum öyle. Tarık ile olan ilişkim şuan ellerimin arasındaydı ve çöpe atamıyordum. Bu kutu Tarık ile hazırladığımız anı kutumuzdu. Birlikte yaşayacağımız evimize koyacaktık. Daha çok anı biriktirip belki kutuları çoğaltacaktık. İçinde birlikte çekindiğimiz ilk resim vardı. Ve sonra yıl dönümlerinde çekindiklerimiz. İlk sinemamız. Birlikte içtiğimiz ilk kahvenin fişi, birbirimize aldığımız ilk hediyeler. Onun bana aldığı ilk kitap da içindeydi. Elime aldım kitabı ve salonun köşesinde Murat'ın bana aldığı 30 kitaba gözüm takıldı ve kitabı kutuya attım. Elime Tarık ile izlediğimiz ilk film gelince kendime geldim.

Film "Başka Dilde Aşk" idi. Filmde ki erkek karakter işitme engelliydi ve Tarık bana bu filmi izlerken 'Ne olursa olsun seni severim.' Demişti. Gözlerimde ki yaşları geri ittim ve alayla güldüm. Bu adam için üzülmeye değer miydi? Evet sonuçta onunla evlenecektim ve sevmiştim bir anda silemiyordum ama bu kutu beni zayıflatmak için gelmişti, anılarla yumuşatacaktı ama keşke filmi çıkarsaydı içinden.

Kutuyu kapatıp yere koydum ve telefona baktım. Saat dördü geçiyordu ve- ah evde hiç yemek yoktu. Kafamdan Tarık'ı atıp yemek yapmalıydım. Telefonu cebime atıp mutfağa geçtim. Makarna, köfte, salata ile idare edecektik bugün. Onları hallederken arada Tarık'ın karşıma çıkma ihtimali kalbimi hızlandırıyordu.

Yemek işi bittiğinde içeri geçerken zilin çaldığını gördüm. Tam zamanında gelmişti Murat diye düşünerek kapıyı açtığımda...

Tarık karşımdaydı.

Anında hızlanan kalbim, dolan gözlerim ve içimde yükselen sarılma isteğiyle karşısında duruyordum. Elimle kapı kolunu daha çok sıktım bir desteğe ihtiyacım vardı şuan ve onu kapı kolu üstleniyordu.

*********

Rana, Tarık'ın karşısında güçlü durmaya çalışıyordu. Az önce ki tüm düşünceler silinmişti aklından. Ve Tarık atılıp Rana'ya sarıldı. Rana'nın burnuna o eski koku dolduğunda göz yaşları daha fazla dayanamayarak özgürlüğüne kavuşmuştu. Ve kolları istemsizce Tarık'a dolandı. Şuan ikisi de ağlıyordu. Eve yaklaşan arabadan habersiz.

Murat eve giden köşeyi döndüğünde heyecanlanmıştı. Rana'yı dün akşamdan sonra ilk defa görecekti ve merak ediyordu. Aralarında artık eski uzaklık yoktu. Ama köşeyi döndüğün de gördüğü şeyle istemsizce frene bastı. Önce kaşları çatıldı ve öfkeyle direksiyona yumruk attı. Tarık'ı tanımıştı o leşi 1 kilometre öteden tanırdı ve en çok öfkelendiren Rana'nın ona dolanan kollarıydı. Onu terk eden adama nasıl sarılabilirdi.

Rana gözlerini kapattı ve kalbine direnerek Tarık'ı itti. Tarık'ın dolu ve pişman gözleri ile karşılaşınca bir an diline gelen tüm kelimeleri unuttu. Derin ve sert bir şekilde nefes verdiğinde Tarık öne atılıp Rana'nın elini tutacakken, Rana sinirle eline çekti ve bu sefer sert bir şekilde Tarık'a baktı.

"Sen- Sana söyleyecek tek bir söz bulamıyorum. Gerçekten. Aslında söyleyebileceğim o kadar çok şey var ki. Ama-"

"Rana, sevgilim. Çok haklısın ama beni dinlemelisin." Dediğinde Rana alayla güldü.

"Çok iyi biliyorsun ben duyamıyorum. Senin de terk etme sebebin bu, seni dinleyemem." Deyip arkasını dönecekken Tarık Rana'nın elini sıkıca tuttu.

SESSİZLİK (TAMAMLANDI)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin