NOT:İYİ OKUMALAR :) KISA SÜREDE TEKRAR GÖRÜŞMEYİ UMUYORUM. SEVİLİYORSUNUZ...
"Benimle dans eder misin?" dediğin de masamızda yine bir alkış koptu. Gözümü masa da gezdirdim. Herkes parlayan gözlerle bakıyordu. Annem ve babam ise gülümsüyorlardı ama onların üzerinde çok durmadan bakışlarımı çektim ve elimi Murat'ın avucuna bıraktım.
"Bu bizim ben duyarken ilk dansımız." Dedim pistin ortasına gelirken.
"Evet bu yüzden çok özel." Dedi kulağıma eğilip ve elini belime koyarak beni kendine çekti. Christina Perri'den 'a thousand years' kulağıma dolarken tebessüm ettim. Gözlerimi kapatarak kendimi Murat'a bıraktım. İki kolumu boynuna dolamıştım, o da aynı şekilde belime sarılmıştı. Sanki dans etmiyor da sarılmış sallanıyor gibiydik.
"Kollarını bana dolamanı seviyorum. Kollarında olmayı seviyorum." Dedim.
"İçinden geçeni bana böyle söylemeni seviyorum. Nefesini boynumda hissetmeyi seviyorum." Dedi. Kollarımı daha sıkı doladım. O ise beni hafif uzaklaştırıp gözlerime baktı. "Seni seviyorum." Dediğinde tebessüm ettim. Tam 'bende seni' diyecekken dudaklarıma yapıştı. Kulağıma yoğun alkış dolarken utanmıştım. Birde sahneye en yakın masa bizim masaydı. Murat benden çekilirken gülüyordu.
"Sen yanımdayken nerede olduğumu unutuyorum. Aklımı başımdan alıyorsun." Dedi ve yanağını yanağımı koyarken beni hafif geriye doğru yatırdı. Bir yandan gülüyordu. O sırada şarkı bitmiş başka bir tane başlıyordu. Beni yavaşça geri kaldırdı.
"Utandın mı sen bakayım?" dedi elini yanağıma koyup gülerken.
"Utandım tabii." Dedim yüzümü boynuna doğru sokarken. Murat ise gülüyordu. "Hadi oturalım artık." Dedim. Murat tekrar elimi sıkıca tuttu.
Masaya geçtiğimiz de yemek servisleri çoktan yapılmıştı.
"Bu geceden sonra bir kurşun döktürün siz." dedi Gamze.
"Rana çok güzel olmuş ya." Dedi Pelin.
"Teşekkür ederim." Dedim gülümseyerek.
"Annenle çok benziyorsunuz bu arada." Dedi Melis ve annemle göz göze geldim.
"Evet söyleyenler var." Dedim başımı sallarken. Gülümsemem donuklaşmıştı. Bir süre kimse bir şey söylemedi ve Lale anne sessizliği bozdu.
"Ranacığım yarın akşam sana yemeğe gelmeyi düşünüyoruz kabul edersen?" dediğinde tebessüm ettim.
"Tabii anne buyurun gelin."
"Tamam. Yarın akşam yedi gibi annenlerle sizleyiz." Dediğin de bozulmuştum. Bozuntuya vermemeye çalışıyordum ama elimde değildi. Tebessüm edip başımı salladım.
"Ağır misafirler var yani?" dedi Gamze ortamı yumuşatmaya çalışıyordu.
"Bizde yardıma geliriz." Dedi Deniz gülerek.
"Abartmayın canım sizde." Dedi Kemal baba gülerek. Annem ve babam sessiz kalıyordu. Bu durum ister istemez beni de sessizliğe itmişti ve tebessümle konuşmaları dinliyordum. Konu konuyu açmış bir sürü sohbet dönmüştü. Mete sürekli Nur'u izliyor Nur ne hakkında konuşursa o konu da konuşuyordu. Hakan birkaç kez bana laf atmış Murat hepsinde araya girmişti. Gülümseyerek ona döndüm. Murat ise çatık kaşlarıyla bana dönüp sonra tebessüm etmişti.
"Ne yapıyorsun Murat?" dedim gülümseyip.
"Karıma sahip çıkıyorum." Dedi bana yaklaşıp elini çenesine koydu.
"Hım." Dedim bende aynı şekilde ona yaklaşıp elimi çenemin altına koyup ona bakarken.
"Bu gece ne zaman bitecek. Evimize gitmek istiyorum." Dedi saatine bakıp ve geri çekildi.
YOU ARE READING
SESSİZLİK (TAMAMLANDI)
Romance"Eksiklerimiz kusurlarımız değildir." Ailem beni hep bunu söyleyerek büyütmüştü. Eksikleri olan insanları dışlamamayı, onları sevmeyi öğretmişlerdi. Ama neden bahsettikleri şey kendi başlarına gelince bana sahip çıkmamışlardı, yük olarak görmüşlerd...
