31💌

19.7K 2K 417
                                    

Arkamdan gelen hışırtı sesine gittikçe daha çok aşina olurken, önden gitmeye devam ediyordum. Yemek yedirmişti, tedavime bakmıştı neden hâlâ peşimdeydi?

Evimin olduğu tepeciğe çıkan yokuşu tırmanırken başımdaki kapüşonun rüzgardan etkilenmemesi için yüzümü yere eğip yürüyordum.

Adım atıyor.

Peşimden geliyor.

Beni takip etmeye devam ediyor.

Durdum. Ben durunca o da durdu. Kendime hakim olarak yavaşça arkamı döndüm ve yüzüne baktım. Bana bakıyordu. Gözlerinde ne diyeceğimi merak eden bakışlar vardı. Masum ve bir o kadar da şefkatli.

"Şimdi neden geliyorsun peşimden?"

Bir şey demeden öylece baktı.

"Bak," dedim derin bir nefes alarak.
"hayatımda pek arkadaşım yok ama yeni tanıştığım birine senden bahsettim ve bana serbest bırakmamı söyledi. Yani istiyorsan yardım et bana. Ama böyle sürekli peşimde olman rahatsız edici."

Dudaklarını ıslatarak bakışlarını yere eğdi. Sonra yeniden bana baktı.

"Ben oldukça gencim bayım. Beni sadece itekleyerek kendinizden soğutamazsınız. Demek istediğim şey, ya yanlışlıkla size karşı bir şeyler hissetmeye başlarsam?"

Göz kapakları titredi. Bir açıklama yapmak zorunda hissetmişti sanırım kendini.

"Sadece," dedi sıkıntılı bir nefes vererek.
"iyi olduğunu görmek istiyorum."

Evet, bunu istediğinin ben de farkındayım.

"Anlıyorum," dedim geçiştirici bir ses tonu ile.
"babamın bana şiddet uyguladığını biliyorsun. Ailemin çok fakir olduğunu biliyorsun. Dayak yediğim için toplumdan dışlandığımı biliyorsun. Benim gibi birine iyilik yapmak seni dünyanın en iyi insanı olarak hissettiriyordur."

"Öyle bir şey değil."

Anlamamışça yüzüne baktım.

"Yani, ben de tam olarak anlayamıyorum aslında," dedi bunalmışçasına sağa sola bakarak.
"Emin değilim. Hiçbir şeyden emin değilim. Ama sana acımadığımı net bir şekilde biliyorum."

Eli ile iki kere kalbinin üstüne dokundu.

"Sana karşı bir his de beslemiyorum."

Elleri iki yana açılırken çaresizce bana baktı.

"Ama çok tuhaf bir şekilde senin iyi olduğunu görmezsem, ölecekmişim gibi hissediyorum. Hayatım buna bağlıymışçasına peşinden ayrılamıyorum."

Şaşkınlıkla ona bakmaya devam ettim.

"Biliyorum kulağa çok saçma geliyor ama gerçek böyle. Orta yaşlı ve evli bir adamın böyle bir işe karışması ne kadar mantıklı bilmiyorum. Öğretmen olan birinin ilk kez cevabı olmayan bir soru ile karşılaşması ne anlama geliyor bilmiyorum. Ben aslında hiçbir şey bilmiyorum. Bildiğim tek şey," dedi gözlerime bakarak.

"eczanede seni gördüğüm o gün, uzun süredir kayıp olan diğer yarımı bulmuş gibi bir hisle doldum. Şimdiyse o hisle nasıl başa çıkacağımı bulmaya çalışıyorum. Bu aşk değil. Acıma duygusu da değil. Bu, bu tuhaf bir şey. Anlatamıyorum. Anlayamıyorum. Sen anlıyor musun?"

Karşımda çaresizlikle boğuşan adama bakmaya devam ettim. Baktım ve dinledim. Dinledim ve anlamaya çalıştım.

Ne kadar çalışırsam çalışayım, tıpkı onun gibi hiçbir şey anlamamıştım.

CEVAP 1979Where stories live. Discover now