68💌

14.6K 1.5K 229
                                    

"O halde ben geçmişte öldüm mü yani?"

Ehven bunu o kadar masum bir şekilde sormuştu ki istemsizce gülümsedim. Ben gülümseyince Ömer de güldü. Geriye şaşkın bakışlarla Ehven kalınca o da dayanamamış olacak ki, gülümsedi ve "Hayır gerçekten soruyorum. Öldüm mü ben şimdi?" diye tekrarladı.

Ömer gülüşünü kahkahaya çevirirken.

"İyi de geçmişte ölürsen şimdi yaşayamazsın ki."

Ömer'in kahkahalarından artakalan zamanlarda bunu söylemesi cidden mantıklıydı.

Bir süre öylece güldük. Uzun süredir gülmeyen Ehven sanki susuz kalmış bir çiçek gibi suya kavuşmuşçasına hasret duymuştu gülmeye. Gülücük ona çok yakışıyordu. Şefkat bakışlarını süslüyor, asil bir tavır takınıyordu çehresi.

"Beş sene sonra mı demiştin?" diye sordu Ömer kendini duraksatarak. Yeniden ciddi bir ifade aldığında kağıda beş rakamını yazdı ve 1979 yılına ekledi.

Sonra da tüm tıpları rakam olarak yazdı. 1979'dan 2019'a tüm rakamlar yazılınca, 1979 yılının altına 20 rakamını yazdı.

"1979 yılında 20 yaşındaysam, ben 1959 yılında mı dünyaya geldim yani?"

Ehven'e şefkatle baktım. Hiç şüphesiz bu tuhaf olayda en dramatik durum ona aitti. Hem geçmişinden bi haber, hem geleceğindeki hoş olmayan bir duruma ortak.

"Peki ne olmuş da ölmüşüm? Yani neden beş sene sonra öleceğim?" diye sordu.

Her ikisi bana bakınca "Yangın," dedim.
"Siz, kızkardeşin ile birlikte geçmişte benim oturduğum evde oturuyormuşsunuz. 1984 yılında bir yangın çıkacak evde ve feci şekilde can verecekmişsiniz."

Havada tuhaf bir korku ve hüzün hakim olduğunda anlattığım konu ile alakadar olan haberi açtım. Dikkatle okuduklarında "Bu sihirli bir şey değil. Ama şöyleki," dedi Ömer.
"Ehven'in geçmişte ölmesini engellemişsek yani şimdi yaşıyorsa aslında bu haberin olmaması gerekmez miydi?"

"O halde," dedim.

"Hâlâ değiştirilmeyen şeyler var," dedi Ehven.

Baş ve orta parmağını şıklatan Ömer de bu dediklerimden muhteşem bir şey bulmuşçasına "İşte bu," diye bağırdı.

Şaşkınlıkla ona bakarken.

"Değiştirmezsen, değişmez değil mi?"

Anlamak için Ömer'e bakarken Ehven de benim gibi dikkat kesilmişti.

"Eğer geçmişi değiştirmek istiyorsak gelecekte değiştirmen gerek. Ve aynı şekilde geleceği değişmek için de," dedi. Ehven de onunla birlikte tamamladı.

"Geçmişi değiştirmek gerek."

Anlamamış bir şekilde hem Ömer'e hem hem Ehven'e bakarken onlar çoktan buldukları için sevinç nidaları atıyor ve taşların yerli yerine oturması ile fazladan huzura eriyorlardı.

CEVAP 1979Where stories live. Discover now