Geçmişin Mezarı (Tamamlandı)

GM | TANITIM

🪦

İşinde başarılı genç bir dedektif...

Bilinmeyen gizli bir adam...

Hayat değiştiren bir teklif...

Eski bir malikânede gizlenen dört yüz yıllık büyük bir sır...

Ve bir cinayet. Gerçekten cinayet mi?

Eğer bu bir cinayetse, katil kimdi?

Çelişkili ve muammalarla dolu hayatını başarılarıyla süsleyen, ünlü dedektif, Nora Raven... Arkasında bıraktığı, görmediği ve göremeyeceği büyük bir sır perdesini aralayacağından bihaberdi.

Hayat çıkmazından sağ çıkmaya çalışırken aldığı büyük bir teklif, her şeyi değiştirecekti. Aniden tepe taklak olan hayatı, onu en büyük korkusuyla baş başa bırakacaktı.

Nora'nın ise tek bir amacı vardı. Katili bulmak...

Lakin bu bir cinayet değildi.

Bu, binlerce cinayetti.

Bu, tek bir katilin elindeki kandı; yüreğindeki hırs, ruhundaki kin, gözündeki perde...

Bu, asla çözülmemesi gereken bir muamma, gidilmeyecek bir yol... Kazılmaması gereken topraktı.

Bu, binlerce ruha ev sahipliği yapan bir mezardı.

Yanlış...

Geçmişin Mezarı tam da burasıydı.

•••

Dönüyordum, dönüyordum ve dönüyordum.

Aynı yer, aynı yüz, aynı kin, aynı bakış... Nereye dönersem döneyim karşıma çıkan tek yön, ucu bucağı olmayan, sonu belirsiz bir yoldan ibaretti.

Durdum.

Önüm arkam sağım solum... Muammalarla bezenmiş kapalı bir kutu misali beni içine hapsetmişti.

O... aklımın içindeydi. Gözlerimi kapattığım anda, nefesimin ucunda, geçmişimde, geleceğimde, tam arkamdaydı. Damarlarımdan akan kana hükmediyordu.

Lakin...

Durmayacaktı... Hiç durmamıştı.

Pes etmeyecekti... Bunun ne demek olduğunu bilmiyordu.

Acımayacaktı... Kininden gözü dönmüştü.

Öldürecekti... Zira o, katilin ta kendisiydi.