Bölüm 29 - Hikayeler (3)

347 40 3
                                    


Noah hikayesini dinleyince tek bir söz söyleyemedi. Kendi hikayesi trajik olabilirdi. Fakat Alicia'nın hikayesi...


...onda çeşitli duygular yaşatmaya yetmişti. İstemsizce sordu.


"Peki... Tüm bu olanlara rağmen nasıl böyle bir yaşam sürebiliyorsun?" diye sordu Noah tüm içtenliğiyle.


Alicia'nın kuyrukları yere masum bir kedi gibi düşeli çok olmuştu. Fakat Noah'ın sözlerini duyunca gözlerinde saygı ve biraz da -belki de aşırı- sevgi görülürken, kuyrukları eskisi gibi canlı bir şekilde hareket etti.


"Lunette beni bulduğunda, tüm yaşama arzumu kaybetmiştim. Fakat, o bana hayatın devam ettiğini, dolu dolu yaşamam gerektiğini öğretti. İşte o zamandan beri Lunette'yi deli gibi seviyorum! *hık*"


Lunette, iyice sarhoş olan Alicia'ya sadece iç geçirebildi.


"Bu kadarı yeterli. Daha fazla içmek yok."


Sonrasında çekiştire çekiştire Alicia'yı götürdü. O sırada Noah'a dönüp, "Sen de fazla içme." demeyi unutmadı tabiki. İkisinin gidişini izlerken Noah düşüncelere dalmıştı.


Yaşadığı şey, yenilir yutulur bir şey olmamasına rağmen, toparlanması gerektiğini daha önceden kendine zaten sayısız kez söylemişti. Fakat içten içe bir zayıflık hissi vardı içinde. Güçlenmeyi istese bile her zaman ondan daha güçlüsü olacağını ve o güçlü kişinin sevdiği birisine zarar vereceği hissini düşünmek onu tedirgin ediyordu.


Julia ise ona bakarken farklı hisler içerisindeydi. Nispeten normal olan hayatı, Noah ile karşılaşınca tamamen değişmişti. Birden hiç bilmediği yerlere sürüklenmişti. Normal bir insan olsa muhtemelen korkar, ya da karşısındakine karşı bir öfke hissederdi.


O da diğerleri gibi tabii ki hissetti. Korktu, Noah'a onu buralara sürüklediği için öfke hissetti. Fakat... içten içe bilemediği bir hisle yüzyüzeydi. Bilemezdi. Belki de konulan mühürden dolayıydı. Belki de gerçekten de hislerini kabul edemiyordu. Fakat önemli değildi. Noah'ın yaşadıklarını öğrendikten sonra bunların hepsi anlamını yitirmiş gibi hissetti.


Noah'ın bu kötü ruh halinden nasıl kurtarabileceğini düşünse de mantıklı bir sonuç bulamadı. Ve kendine kızdı.


O sırada ise Noah, ona kızan sesi dinliyordu.


[Onca şey söylememe rağmen hala bunları düşündüğüne inanamıyorum! Artık ayağa kalkacaksan kalk aptal sikik! Toparlan artık. Aksi takdirde artık seni halefim olarak seçme meselesini tekrar düşüneceğim.]


[Uyarı! Kanlı Melek sizden ümidi kesmeye başladı. Acilen toparlanmazsanız, bir daha onun halefi olma şansını elde edemeyeceksiniz!]


Noah yazılanı okurken bir darbe daha yemişti. Bir an kaşları çatıldı. Fakat hemen ardından durduk yere kahkaha atmaya başladı.

Vampir HükümdarıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin