Bölüm 34 - Baskın (5)

268 34 8
                                    

'P-peki ne yapacağız?'

Tereddütlü bir şekilde sorarken düşünceleri karman çormandı. Şu an yapabileceği bir şey yoktu.

[Benim için bir anlamı yok. Buraya katılacak sadece bir bilinç parçası daha... Oldukça iyi bir varis olabileceğini ummuştum oysa... Haha!] (Heron)

[Acı verici olacak ama yapabileceğin hiç bir şey yok. Sadece... Hayatta kalmaya çalış.] (Akhsay)

Noah denilenleri duyunca iyice çöktü. Artık saklamaya bile uğraşmıyordu. İçten içe kendini yiyip bitiriyor, zayıflığına kahrediyordu.

Tam o sırada Julia mağaraya yaklaşan iri yarı, biri beyaz diğeri kırmızı kertenkele kuyruğu olan iki yetişkin yarı insan erkeğin geldiğini fark etti ve Noah'ı dürttü.

Düşüncelere dalmış Noah, dalgın bir şekilde Julia'nın işaret ettiği yere bakarken aniden gözlerinde umut ışığı belirdi.

"Sanırım fazla kuruntu yapıyorum ha?"

Bu iki yarı-erkek, zırhları ve silahlarıyla tam donanımlı askeri birlikten çıkmış gibiydiler. Noah, büyük bir savaş olacakmış gibi hazırlanmış bu iki yarı-insanı görünce içine su serpilmiş gibiydi. Bir şey yapmasına gerek yoktu. Onları koruyabilecek iki tam donanımlı savaşçılar vardı.

[Meh, bu kıytırık savaşçılara mı güveniyorsun? Bakalım, bu iki çöp parçası, dediğin gibi dayanabilecek mi?] (Heron)

[Biraz sessiz ol.] (Akshay)

[Aman be. Bir konuşturmadın.] (Heron)

İçten içe hafif şüphe tohumlarını ekmeyi başarsa da Heron, yine de konuşmalarını duymazlıktan gelmeye çalıştı. Bunun yerine farklı bir şey sordu.

'Hey... Daha önce konuştuğumuz konuyu hatırlıyorsunuz değil mi? Ruh enerjimi açmakla ilgili olanı. Biliyorsunuz, benim soylarımdan birisi Kabus ırkına dayanıyor. Eğer, soyumu uyandırırsam ruh enerjimi açabilmem için bir yol görünür mü?'

[Teoride mümkün. Fakat pratikte bunu yapabilmen için, ya duygu yoğunluğun aşırı fazla olmalı, ya da zamanla soyunu zorlayarak açmalısın. Bunu sen de biliyorsun.] (Akshay)

'Evet... Biliyorum. Fakat...'

Düşüncelerini diğer iki bilince açtıktan sonra ikiside şaşkına döndü.

[Sen... Emin misin? Bunun geri dönüşü yok.] (Akshay)

[H-hey... Zaten güçlenmenin birden fazla yolunu elde etmedin mi? Bunu yapman... benim gibi biri için bile fazla zalimce.] (Heron)

'Biliyorum, biliyorum. Tam da bu yüzden... Yapmak istemiyorum... Fakat yine de öyle bir durum yaşanırsa fırsatı kullanmak zorundayım. Bu yüzden, Akshay, Heron. Yardımınız lazım.'

Kısa bir sessizlik oluştu. O sessizlik anında, o canavar insanların eşlerinin ve çocuklarının koşarak onlara sarıldığını ve onlarla hasret giderdiklerini, hafif bir imrenmeyle izledi.

'Oldukça mutlu bir aile ha? Acaba bir gün ben de böyle bir aile kurabilir miyim?'

İmrenmelerini duyamayacak kadar düşünceli olan iki varlık ise kararını sonunda verdi.

[Kan Meleği ve Ölümsüz Kral, anılarınıza erişmek istiyor. İzin veriyor musunuz?]

[Evet/Hayır]

En ufak bir tereddüt etmeden onayladı.

'Evet.'

Sonrasında ise rahat bir nefes aldı.

Vampir HükümdarıWhere stories live. Discover now