Bölüm 31 - Baskın (2)

347 38 7
                                    


Kısa bir süre önce,köy halkı coşkulu bir şekilde birbiri ile konuşuyordu.


"Köy liderimiz döndü! Acaba her zaman yaptığı gibi bize ne gibi hikayeler anlatacak?" dedi bir ork çocuk heyecanlı ve meraklı bir şekilde. Yanında duran iri ork, çocuğun dediğine kahkaha atarken alınmış gibi konuştu.


"Haha! Oğlum, benim hikayelerime inanmak yerine, köy liderimizin hikayelerine inanmayı seçiyor. Çok üzücü..."


Çocuk ork, babasına dil çıkarttı.


"Senin, uçuk hikayelerinden daha inandırıcı köy liderimizin hikayeleri baba. Biraz daha inandırıcı olmalısın."


Oğlunun tavrına daha çok gülen baba ork, çocuğunun saçını karıştırırken karşılıklı gülüştüler.Buna benzer gırgır, şamata köyün etrafında dört dönüyordu...


...Ta ki köy ortasındaki heykele kızıl bir silüet uçana kadar. Bu silüete dikkatle bakan birisi bunun küçük bir çocuğun vücudu olduğunu anında fark edebilirdi. Bu çocuk vücudu heykele çarpmak üzereyken yaşlı bir orman elfi hemen öne çıkarak, çarpmasını engelledi. Fakat gördüğü manzara onu suskun bıraktı.


Koyu teni, her elfte olan sivri kulakları kendini oldukça belli ediyordu. Kabaca bakıldığında en fazla on bir, on iki yaşlarında gibiydi. Yine de olgunlaşmamış olmasına rağmen, bir insandan farklı bir sevimliliği vardı. Büyüdüğünde muhtemelen bir kaç kızın canını yakabilirdi. Sıradan bir kara elf oğlanının normal bir dış görünüşüydü bu.


Yine de kara elf oğlanını gören yaşlı orman elfinin bu tepkiyi vermesinin nedeni bu değildi. Mevcut yaşına kadar bu gelişim dünyasında güzeller ve yakışıklılardan bol bir şey görmemişti ne de olsa. Kara elf oğlanı oldukça... ağır yaralanmıştı.


Vücudu sanki bir savaştan çıkmış gibiydi. Her yerinde morluk ve kesikler vardı. Göğüs kafesi içeri göçmüş, bacakları ve kollarındaki kemiklerin çoğu kırılmış idi. Ölümün eşiğindeydi.Köyde bunu gören herkes afalladı.


"Böyle... böylesine acımasız bir şeyi kim yapar?"


"Bu çok... korkunç..."


"Anne! Ne yapmalıyız?"


"Sakin ol evladım. Bakma..."


Yaşlı elf sessizce önündeki çocuğa bakarken, yapabileceği bir şeyi olmadığını biliyordu. Köy liderinin kızı belki bir şey yapabilirdi. Fakat çocuğun fırlatıldığı yöne bakarken o lükse sahip olmadığını içten içe biliyordu.


Bunu onaylarcasına çocuk zar zor konuşabildi.


"Amca... Yabancılar, geliyor. Saklanmalısınız... Onlar, çok, çok güçlüler... Öhö öhö!"Konuşmaya devam etmeden önce kan kustu. Havanın gittikçe kararmaya başladığını düşünen kara elf oğlanı vaktinin sınırlı olduğuna karşı bir anlayışı vardı. İçten içe korkuyordu. Fakat köydekilerin kurtulmasını istediğinden zar zor -iradesiyle- bilincini açık tutarak olanları anlatmaya başladı.

Vampir HükümdarıWhere stories live. Discover now