12//İpuçları

7.8K 1.1K 616
                                    

Günaydın👋🏻👋🏻

Sınır, 170 yorum

İyi okumalar dilerim~~~

.............

   Kim Krallığı / Kim Taehyung'un Odası

   Taehyung, sıradan bir yaz gününde vakit öğleye yaklaşırken odasındaki geniş masasının başında oturuyor, babasının az önce ona yolladığı diğer krallıklardan gelen mektuplarda göz gezdiriyordu. Onun günlük görevlerinden biriydi bu. Günlük rutinine dahildi ve tüm gün boyunca yaptığı en kolay iş sayılabilirdi. 

O her gün sabah güneş doğduktan sonra kalkar(Bir haftadan biraz daha uzun bir süredir bu durum değişmişti. Zira, Prens Jeongguk'un silueti hala rüyalarına konuk oluyordu), sabah antrenmanını yapar, kahvaltısını eder, odasında gelen mektupları kontrol eder, öğleden sonra Kral ya da Kraliçe onu görüşmeye ya da toplantıya çağırmazsa odasında veya bahçede vakit geçirir, krallığı yönetmek üzerine almayı sürdürdüğü derslere girer, ikindi antrenmanını yapar, akşam yemeğini yer, duşunu alır ve odasına koydurduğu kitaplıktan bir kitap seçip bir süre okuduktan sonra yatardı. 

Çok değişken ilerleyen bir hayatı yoktu şimdiye kadar. Nasıl iyi bir kral olunacağını öğreniyor, babasını gözlemliyor, ara sıra halkın arasına karışıp durum kontrolü yapıyordu. Antrenmanlarını asla aksatmazdı. Yemeklerini gerektiği gibi yemeğe de dikkat ederdi. Yoğun bir adamdı ve bunu inkar etmiyordu. Haftanın yedi günü bu rutinde yaşamak sıradan insanlara zor gelebilirdi. Tabi, o alışmıştı artık. 

Bu düzenin içine son zamanlarda boş veya dolu fark etmeksizin her anında Prens Jeongguk'u düşünmesi de eklenmişti. Onu aklından çıkartamıyordu. Annesiyle yaptığı görüşmenin zerre faydası dokunmamıştı. Hatta işleri daha da çıkmaza sokmuştu çünkü Taehyung artık neden bu kadar etkilendiğini biliyordu. 

Bir haftadır doğru eşlerden bahseden bilgi verici kitaplar okuyordu. Normalde olsa pek umursadığı bir şey değildi bu. Annesi ve babası doğru eşlerdi ama bu bir halt değiştirmemişti. Hala birbirlerinden tamamen farklılardı ve gündüz gözüyle yan yana bile gelmiyordu yemek vakitleri hariç. Akşam aynı odada ne yapıyorlardı onu bile hayal edemiyordu Taehyung. 

Kendi ailesi bu kadar birbirinden farklıysa demek ki kurtlar o kadar da iyi değillerdi bu eş seçme işinde. Böyle düşünmüştü ilk öğrendiğinde ve bu fikre tutunarak bu saçmalıktan kurtulmayı amaçlamıştı. Ancak sonrasında yaptığı araştırmalar ona işin bu kadar basit olmadığını göstermişti. 

Taehyung öğrendiğinde bir miktar hayal kırıklığına uğramış ve kendi kendisine sinir olmuş olabilirdi ancak Prens Jeongguk'u eş olarak seçen tek kişinin alfası olmadığı bir gerçekti. Kitaplarda anlatıldığına göre kurtlarda bitmiyordu bütün olay. Alfasının ayaklanıp onu eş olarak seçmesine kendisi sebep olmuştu çünkü içten içe onu bir eş adayı olarak görmüştü. O böyle görünce kurdu da şöyle bir bakınmış ve onu eş olarak seçmeye karar vermişti. Zorunluluğu yoktu bu durumun elbette fakat aklından Prens Jeongguk'u atamazken başka biriyle de evlenemezdi. Hele Prenses Hei-Ran'la hiç evlenemezdi. 

Zaten onunla ettikleri kısa ve öz sohbetten sonra araya doğru eş zımbırtısı da girince Taehyung artık ona o kadar da o gözle bakmıyordu. O defter onun için neredeyse tamamen kapanmıştı. Yalnızca alması gereken bir intikam vardı. Bunu da zaten son mektubunda dile getirmişti. Onu alenen tehdit etmişti. Kendi kendine böyle bir işe kalkışması belki yanlış olabilirdi ama umurunda değildi.

O prenses, onun gurunu kırmanın, onu reddetmenin ve sonrasında hiçbir şey olmamış gibi utanmazca kendisine yazmanın bedelini ödeyecekti. 

love story Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin