43//Ayrılık

8.2K 743 106
                                    

İyi akşamlar👋🏻👋🏻

İyi okumalar dilerim~~

...........

   Kim Sarayı / Kim Taehyung ve Jeon Jeongguk'un Odası

   Jeongguk yeni bir güne gözlerini açık camların ardından duyulan kuş cıvıltıları ve bedeninde hissettiği ağrılarla uyanmıştı. Hala kapalı olan gözlerinin ardında nerede, nasıl bir durumda olduğunu hatırlayamazken sık sık yaptığı gibi yatakta ters tarafa dönüp yüzünü yastığa gömmek istedi fakat yapamadı bunu. 

Bedenini hareketlendirip ters tarafa çevirmeye kalktığında iki şey durdurmuştu onu. Birincisi kullandığı an sızım sızım sızlayan kaslarıydı. İkincisi ise henüz fark ettiği beline dolanmış olan kol. Bunları fark etmek, gözlerini zor da olsa aralaması için yeterliydi ve mavilerini araladığında her şeyi hatırlamasını sağlayacak bir bedenle karşı karşıya gelmişti.

Taehyung hemen yan tarafında, yüzükoyun yatarken yüzünü yastığa yaslamış, bir kolu yastığı sarar öteki kolu ise onun karnının üzerinde dururken uyuyordu. Jeongguk onun aksine uyuduğu gibi uyanmayan alfanın dudaklarının hafifçe büzülüşünü ve uzun bir uykunun ardından şişen yüzünü gördüğünde gözlerini yeniden kapatırken iç çekti. 

Yastığın altına uzattığı elini kaldırıp boynuna götürdü ve kurumuş kan kalıntılarını hissedebilirken boynundaki mühre dokundu nazikçe. Garip hissettiriyordu bu mührün varlığı. Şimdi tamamen uyanıktı ve sanki zihninin gerilerinde duyuları ona bir oyun oynuyormuş gibi geliyordu. Yanındaki bedene dair her şeyi hissedebiliyordu çünkü. 

Uyuduğu sırada hissettiği huzuru, parmak uçları mühre değdiğinde yüz ifadesinin azıcık değişip uyanacak gibi olmasını ve kalp atışlarını hissedebiliyordu. Yüce bir histi. Kesinlikle öyleydi. Dudaklarında küçük bir gülümseme oluşurken parmak uçlarını bulundukları yerden çekti. Taehyung'un uyanmasını istemiyordu. 

Nazikçe karnının üzerinde duran eli kavrayıp bulunduğu bölgeden çekti ve yatağın üzerine bıraktı. Ardından ince bir sızıyla kalçası sızlarken yüzünü buruşturup yatağın ucuna doğru kaydı. Hala çıplak olmak bir miktar rahatsız ediciydi. Bundan hoşlanmamıştı bu yüzden yataktan çabucak kalkıp dün gece kaldırarak yatağın kenarına koydukları geceliklere yöneldi. İkisi de birbirlerine çok benziyorlardı. Bu yüzden hangisinin kendisininki olduğunu kestirememiş, rastgele bir tanesini almıştı. Giyince bunun Taehyung'a ait olan olduğunu fark etti. Onun gibi kokuyordu.

Gerçi, şu anda kendisi de büyük ihtimalle baştan aşağı Taehyung gibi kokuyordu. Bu düşünce geceliğin kuşağını bağlarken gülümsemesine sebep oldu. Dün akşam annesinin yaptığı kadar mükemmel bağlayamamıştı kuşağı ancak yine de bunu umursamadı. Göğsü gecelik kendisininkinden biraz daha büyük olduğu için daha çok açıkta kalırken odada adımlamaya başladı. 

Kabul, Taehyung'un odası gerçekten büyüktü ama bir kötü yanı vardı. Burada yapacak hiçbir şey yoktu. Jeongguk birkaç dakika boyunca pencerelerinde önünde bekledi. Ormana bakan manzarayı seyretti ve birkaç kuşun yuvalarına yemek götürmelerini izlerken gülümsedi. Daha sonra bundan sıkıldı, belki ilgisini çeken bir şey bulur umuduyla odanın öteki tarafına doğru adımladı. 

Çıplak ayakları zeminde belli belirsiz şap sesleri çıkartıyor ve o yeniden kütüphanenin önünde adımlarına son veriyordu. Dün akşam Taehyung gelmeden önce dikkatini çeken ince bir kitaba uzanmak için parmak ucuna kalktı ve üst raflarda olduğu için zor bela da olsa kitabı almayı başardı. Elindeki kitapla yeniden ayaklarının üstüne indiğinde memnun bir şekilde gülümsemişti. 

Kitabı okuyabilmek için arkasında kalan büyük masanın çevresindeki sandalyelerden birini çekti sessizce ve yine sessizce oturdu. Fakat bu hareketi istediği gibi sonlanmamış, kalçası uyandığındakinden bile daha yoğun bir acıyla sızladığında sessiz bir inleme dudaklarından firar etmişti. Jeongguk ses çıkartmayı istemediği için nefesini tutarak inlemesini yuttu ve ayağa kalktı. 

love story Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin