34//Nişan

6.9K 934 459
                                    

İyi geceler👋🏻👋🏻

Geç geldiği için üzgünüm, dershane nefes alma fırsatı vermiyor bana😁👍🏻

Biraz kısa bir bölüm ama çok tatlı anlar var içinde😊

Sınır, 250 yorum

İyi okumalar dilerim~~~

.........

   Jeon Krallığı / Göl

   Jeongguk sanki az önce söyledikleri önemsiz cümlelermiş gibi konuştuktan sonra hiçbir şekilde bozuntuya vermeden önüne dönen bedenin yan profilini inceliyordu. Bakışlarının içinde dolanan şefkatten ve yüzünün aldığı ifadeden haberdar olduğu pek söylenemezdi. Gözleri Taehyung'un bedeninde baştan aşağı gezinmiş ve aralarında oluşan sessizlikte küçük bir iç çekmişti. 

Çektiği için ardından ellerini zemine yaslayarak kalçasını kaldırdı ve yana doğru kayarak Taehyung'a daha çok yaklaştı. Bu hareketi onun da dikkatini çekmiş olmalı ki Taehyung da başını çevirip kendisine bakmıştı. Jeongguk onun bakıyor olduğunu umursamadan hafif kızarık yanaklarıyla uzanıp gelecekte eşi olacak olan adamın koluna girdi. Ardından başını onun omzuna yasladı. 

Yaslandığı omuzda aldığı kokuyla gözleri kapanır gibi olurken sıkıca toplanmış saçlarına yaslanan yanağı hissetmiş, suyun altında salladığı ayağı Taehyung'unkine değerken gülümsemişti. Taehyung da ondan çok farklı değildi şu anda. Yere yasladığı ellerinden birini kaldırıp Jeongguk'un beline doğru sararken huzurla gülümsememek için bir sebep bulamıyordu. 

"Taehyung." Sarıldıkları huzur dolu dakikaların ardından Jeongguk aklına gelen başka bir şeyle heyecanla ayaklarını sallayıp suyu dalgalandırdıktan sonra onun ismini söylediğinde, Taehyung ses tonu karşısında yalnızca genzinden gelen ince bir mırıltı çıkartabilmişti. Jeongguk'un sesi, çok güzeldi. İsmini söylediğinde daha da güzel oluyordu. 

Jeongguk ondan aldığı mırıldanmayı efendim olarak kabul edip koluna biraz daha girerek, "Kızımız mı olsun oğlumuz mu?" diye sordu merakla. Madem evleneceklerdi ve madem Taehyung az önceki sözleriyle çocukları olmasını istediğini kesin bir dille belirtmişti, sorması uygunsuz olmazdı. Hem, merak ediyordu onun düşüncesini. 

Taehyung omzuna yaslı olan bedenin sorduğu bu soruyla huzurla kapattığı gözlerini aralarken göl yüzeyine baktı ve, "Hiç düşünmemiştim." diye mırıldandı. Sonrasında ise ani bir çıkışla, "Oğlum olsun isterdim." diye ekledi. Jeongguk aldığı bu cevapla mırıldanmış, "Bence kız da olabilir. Bana benzer belki." demişti yüzündeki gülümsemeyle. 

Taehyung sırf ortamı yumuşatmak ve onu güldürmek için, "Ablan gibi kıskanç olmasın da." dedi ve Jeongguk koluna biraz daha sarılıp kıkırdadığında güldü. Jeongguk ise gülüşünün arasında ablasının ona dediklerini hatırlamış, yüzü düşerken, "Ablam aramızda bir şey olmadığını söyledi." demişti şikayet eder gibi. 

Taehyung bunu duyduğunda yanağını onun başından çekti ve hafifçe geri çekilip, "Kim demiş? Nişanlı sayılırız." diyerek Jeongguk'un verdiği cevabın bir benzerini verdi. Jeongguk da onun geri çekilmesiyle kolundan ayrılmış, yüz yüze gelmelerine sağladıktan sonra, "Ama hala nişanlı değiliz." diye karşılık vermişti. Kabul, şu anda yaptığı şey biraz kışkırtmaktı ama umurunda değildi. Taehyung bir an önce adım atsın ve onlar nişanlansınlar istiyordu. 

Taehyung Jeongguk'un söyledikleriyle onun da ablası gibi düşündüğünü düşünmüş ve bundan çok korkmuştu. Yerinde dikleşirken, "Tamam o zaman." dedi ciddi bir ses tonuyla ve ekledi. "Bugün akşam yemeğinde herkes bir aradayken konusunu açarım." Jeongguk istediği cevabı almasıyla çocuklar gibi sevinirken yerinde kıpırdandı ve, "Gerçekten mi?" diye sordu. Taehyung başını salladığındaysa dudaklarını birbirine bastırıp önüne döndü. 

love story Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin