43. Bölüm

755 155 37
                                    

Selamun aleyküm sevgili okurlarım biliyorum uzun zamandır bölüm bekliyorsunuz hakkınızı helal edin yazamadım bi türlü umarım beğendiğiniz bir bölüm olur  oy ve yorumlarla desteğinizi bekliyorum.

Bismillahirrahmanhirrahim

YUSUF

Biz annemlerle alışverişi tamamlamış Hüma'nın yanına giderken gördüğüm şeyle Hüma diye bağırdım poşetleri bırakıp kardeşime doğru koşmaya başladım. Hızla gidip Hüma'nın başını dizlerimin üzerine koyup yanaklarına dokunup onu hafif sarsmaya başladım.

"Hüma kardeşim aç gözlerini kendine gel lütfen Hüma korkutma bizi aç gözlerini." ben onu uyandırmaya çalışırken herkes etrafımıza toplanmıştı. kendime gelip bağırmaya başladım.

"Yardım edin birisi ambulansı arasın ne olur kardeşim ölüyor yardım edin." Bağırmamın üzerine birisi telefonunu çıkarıp ambulansı aradı ne kadar süre geçti bilmiyorum ambulansın siren sesini duydum sağlık ekipleri gelip Hüma'yı kontrol etti neyi olduğunu sorduklarında araba çarptı dedim. Sağlık ekipleri sedyeyi getirip hemen Hüma’yı ambulansa götürdüler bende peşlerinden ambulansa ilerledim. Annemlerde benimle birlikte ambulansın önüne geldiler. Sağlık görevlileri hepimizi görünce konuşmaya başladı.

"Sadece bir kişiyi ambulansa alabiliriz." Sağlık görevlisinin konuşmasıyla annemlere döndüm gözüm Ümeyr'e takıldı sessizce ağlıyordu.

"Anne siz Ümeyr'i alıp eve gidin ben ambulansla gideceğim." konuşmamın üzerine annem bana bakıp konuşmaya başladı.

"Olmaz Yusuf ben kızımı yalnız bırakmam." annemin cevabının üzerine ne diyeceğimi bilemedim.

"Anne sende gelirsen Ümeyr ne olacak hadi siz gidin eve ben size haber vereceğim hadi. Annemle konuştuktan sonra vakit kaybetmeden ambulansa bindim. Hüma’ya bakıp Allah'a dua ediyordum ona bir şey olmasın diye Hüma benim kıymetlim değerlim. Sağlık görevlisi Hüma’ya ambulans da müdahale ederken konuşmaya başladı.

"Acele etmemiz lazım hastanın nabzı çok zayıf.” diyerek ambulans şoförüyle konuştu. Sağlık görevlisinin konuşmasıyla dua etmeye başladım. Allah’ım ne olursun kardeşime bir şey olmasın ya şafi ismin hürmetine bütün hastalara ve kardeşime şifa ver. Ben böyle dua ederken ambulans durdu kapısı açılır açılmaz indim. Hızla Hüma’yı müdahale odasına alıp beni dışarı çıkardılar. Allahım ne olur kardeşime bir şey olmasın onu bize onu çok seven oğlu ve eşine bağışla. Bir saate yakın bir süre geçmişti içimdeki korkuyla durmadan dua ediyordum. Koridorda "Nerede, karım nerede?” bağırışı yükseliyordu. Dikkatimi verince bunun Harun olduğunu fark ettim. Kendimi olduğu kadar toplayıp ona seslendim.
"Harun buradayız!"
Kızarmış gözleriyle bana baktığında telaşla yanıma koştu çatallaşmış sesiyle konuştu.
"Hüma’m nerede Yusuf, söyle. N’olur ona bir şey olmasın, n’olur Allah'ım!"

Harun çok dağılmıştı. Ona destek olabilmek için kendi acımı bir kenara bırakıp onun acısını hafifletmek için cümleler sarf etmeye başladım. Ama içimdeki korkuyla hâlâ dua ediyordum.

"Sakin ol Harun, Hüma’mıza hiç bir şey olmayacak. Bak göreceksin sapasağlam çıkacağız bu kapıdan. Hem sen söyle Hüma bizi oğlunu bırakır mı be?"

"Bırakmaz değil mi?" Onay bekler gibi gözüme baktı.

"Bırakmaz tabi ya!"
Kendi kendine tekrar etmeye başladı." Bırakmaz, bırakmaz  ahiretimin kapısı, gül yüzlüm bizi bırakmaz. Hayır bırakmaz."
Harun’un bu sayıklar gibi hali bir süre devam etti ta ki içeriden hemşire ve doktor çıkana kadar.

Telaşla sormaya başladık.
"Lütfen öncelikle sakin olun. Anne kazadan dolayı oluşan tehlikeyi atlattı fakat bebeğin düşme riski var anneyi zehirleyebilir. Gebeliği sonlandırmamız gerekebilir.” doktorun dediğiyle Harun ile birbirimize baktık doktor yanımızdan ayrılınca Harun duvar kenarına gidip yere dizlerinin üzerine eğildi.

Sen Benim TamamlayanımsınWhere stories live. Discover now