1.Bölüm

5.3K 804 522
                                    

Bismillahirrahmanhirrahim.

"Gözlerimi güneşli bir sonbahara açtım. Bugün Kur’an kursunda hocalık yapmaya başlayacağım. Heyecanla yataktan kalktım. Tekerlekli sandalyeme geçip, ne giyeceğimi düşündüm.
Ben kıyafetlerime bakarken annem odama geldi.

''Hüma’m, kızım hayırlı sabahlar.'' dedi. Gülümseyerek.

''Hayırlı sabahlar sultanım.''

''Kahvaltı hazır annem.'' Diyerek karşılık verdi. Annemden kıyafetlerimi vermesini rica ettim. Annem kıyafetlerimi verdikten sonra odamdan çıktı. Uzun uğraşlar sonucu kıyafetlerimi giyip, eşarbımı yaptım. Aynanın önünde eşarbımı yaparken yaşadıklarım aklıma geldi ne zaman güzel bi olay yaşasam hep bi tarafım eksikti. Babam biz küçükken bizi terk edip gitmiş. Annem bu zaman kadar bizi tek başına büyüttü her zorluğua rağmen daldığım düşüncelerden sıyrılıp ayna nın önünden Tekerlekli sandalyemin tekerleklerini iterek geri çekildim odadan çıkıp, mutfağa gittim.
Annemle abim kahvaltıya başlamıştı.

''Hayırlı sabahlar.''
diyerek masaya yaklaştım.

Abim ''Hayırlı sabahlar güzelim, bugün çok güzel olmuşsun.'' dedi.
Yüzümü yere eğip, utanarak, teşekkür ettim.

Abim ''Seni kursa ben götüreceğim.'' dedi.
Mutlulukla ''Olur abi.'' dedim.
Ben, geç kalmamak için, hızlı hızlı kahvaltılıkları yerken abim ve annem de bana bakıp kıkırdıyorlardı. Ben de kaşlarımı çatıp
''Ne oldu?'' diye sordum.

''Kızım yavaş ye, boğulacaksın.'' dedi annem.

''Anne geç kalacağım. Kurstaki ilk günümde, derse geç kalmamam lazım.'' dedim.
Annem de heyecanımı mazur görüp,

"Tamam kızım, ama yine de yavaş ye, boğulma."Dedi. Ona bakıp gülümseyerek ‘’Tamam annem.’’ dedim.
Kahvaltı masasından kalkıp kapıya ilerledim. Çantamı son kez kontrol edip abime seslendim.
"Abi bir eksiğim yok. Kahvaltın bittiyse çıkabiliriz." dedim. Cevabı gecikmedi,
"Tamam abim, arabanın anahtarını alıp geliyorum." Dedi.
Kapının önünde annemle beraber abimi bekliyorduk. Heyecanla kıpırdanıyordum. Az sonra abim yanımıza geldi.  Annemin hayır duasını alıp, arabaya doğru ilerledik. Abim arkama geçip, tekerlekli sandalyemle arabaya kadar götürdü. Arabanın yanına gelince, abim beni kucağına alıp arabaya bindirdi.  Emniyet kemerini işaret etti. Heyecandan emniyet kemerini takmayı bile unutmuştum. Abim, "Bismillâhirrahmânirrahîm."  diyerek arabayı çalıştırdı. Kısa sürede kursa geldik. Abim arabayı kenara çekti. Önce tekerlekli sandalyemi indirdi, ardından beni kucağına alıp tekerlekli sandalyeme oturttu. Kursun kapısından beraber girdik. Kursta cıvıl cıvıl çocuk sesi geliyordu. Yüzümde, mutluluktan,  istemsizce bir tebessüm oluşmuştu. Öyle ki abimin bana seslendiğini bile duymadım.
Omzuma dokundu ve
"Hüma’m, abim beni duyuyor musun?" diye sordu. İrkilerek abime doğru döndüm, "Kusura bakma abi. Heyecandan ve çocuk seslerini de duyunca, bir an dalmışım."dedim. Abim muzip bir şekilde bakıp, yanağımı sıkarken"Hmm"dedi.
"Ya abi ama ya." diye sızlanarak ufak bir sitem ettim. "Kursun içinde de şöyle şeyler yapma. Kocaman kız oldum. Hem bir de öğretmen oldum ben artık." dedim.
Abim yüzüme sitemli bir bakış atıp, "Tamam, tamam bir şey yapmadım." dedi. Ona yüzümü asarak baktım,
"Ya abi, böyle yapma ne olur." dedim. Abimle küs olmayı sevmiyordum. Ailemi kırmak en son isteyeceğim bir şeydi.
Abim de benim üzgün bakışlarıma dayanamamış olacak ki sımsıkı sarıldı. "Canım kardeşim." Diyerek başımı okşadı. Kendince, her zaman söylediği bir sevgi hitabıydı bu. Ben de aynı şekilde, "Canım abim benim." diye karşılık verdim.
Ondan kollarımı ayırırken, "Ben artık sınıfıma gidiyim. Benim bıcırıklar beni beklerler." diyerek kıkırdadım. Abim, "Tamam prenses. Kursta dersin bitince ara beni. Gelip alıyım seni." dedi. "Tamam abi."Diyerek ona tekrar sarıldım. Hatta hiç sevmediği şeyi yapıp, yanaklarını sulu sulu öptüm.
Tekerlekli sandalyemin tekerleklerini, ondan kaçarcasına, hızlı hızlı ilerlettim. Abim bana çok kötü bakıyordu. Arkamı dönüp ona bakarken, bir yandan kıkırdıyor bir yandan el sallıyordum. Saate baktım. Zil çalmak üzereydi. Hemen, bir başka öğretmenden öğrendiğim ve ders vereceğim sınıfa girip, çoktan hazır halde beni bekleyen küçük yumurcaklara "Hayırlı sabahlar." dedim. Onlarda bana bakarak ‘"Hayıylı sabahlay öyetmenim." dediler. Öğretmenler için ayırılmış masaya geçip, "Nasılsınız çocuklar." dedim. Hepsi birden, "Elhamdülillah." dediler.
Hepsinin gözlerindeki ışıltı, o kadar güzeldi ki. Hepsi birden bana, enerji veriyorlardı. Bu paha biçilmez bir şeydi. O an iyi ki dedim. İyi ki bu kursta öğretmen olmuşum. Derse geçmeden önce kendi aramızda ufak bir tanışma yaptık. Benim adım Hüma yılmaz 27 yaşındayım ben kendimi tanıttıktan sonra öğrencilerde sırayla kendilerini tanıtmaya başladılar.
Öğrencilerimden, adını yeni öğrenmiş olduğum Ayşe
‘’Hocam neden o arabadasınız?’’  diye sordu.
Ona gülümseyerek baktım. "Çünkü Allah ayaklarımdaki gücü kalbime vermiş. O yüzden minnoşum, doğuştan yürüyemiyorum ben." dedim.
Hepsi yürüyemiyor olmama pek bir üzüldü. Onları üzgün görmek istemediğim için "Kim resim yapmak ister?" diye sordum.
Hepsi birden "Ben, ben, ben!" diye seslendi bana.
"Hadi o zaman resim yapalım." dedim.
Teneffüs zili çalmak üzereyken "Bitti mi resimler?" diye sordum.
Birçoğu "Eveet!" diye bağırdı. "Getirin bakalım resimleri." Dedim gülümseyerek.
Getirilen resimlerde hep benim resmim vardı. O an o kadar duygulandım ki. Onlara teşekkür ederken zil çaldı.
Hepsi ile teker teker sarılırken, çok mutluydum. Bana gelip "İyi ki geydiniz öyetmenim." dediler.  Bu o kadar güzel bir şeydi ki. Bazı duygular anlatılamazdı, illa ki yaşamak gerekirdi.
‘Rabbim sana hamdolsun. Rabbim sen beni bu masum çocuklara mahcup etme. Sen beni doğru yoldan ayırma ya Rabbim. Amin.’
Onlarla beraber ben de teneffüse çıktım. İlk günüm olduğu için pek çok korkum vardı ama çok şükür hiçbir şey korktuğum gibi olmadı. Öğrencilerim, benim minik talebelerim o kadar tatlıydı ki. Koridorda dururken Ayşe yanıma geldi.
"Öyetmenim." dedi.
Ona bakıp gülümseyerek, "Efendim prenses." Dedim. Prenses demem çok hoşuna gitmiş olacak ki kıkırdadı. Yanıma yaklaştı. Yanaklarını bol bol öptüm. "Fındık kurdum benim. Hadi arkadaşlarının yanına git." dedim.
Miniklerimin resimlerini çantama koyarken abime mesaj yazdım. Etrafa koyduğum eşyalarımı toparladım. Eve gitmek için hazırdım.

İyi günler. Bu benim yeni hikâyem. Hatam varsa affola. Keyifli okumalar. "

Sen Benim TamamlayanımsınWhere stories live. Discover now