KIRIK ANAHTAR -1-
WattpadFantasyTR, FANTASTİK VARLIKLAR DÜNYASI LİSTESİNDE!
Doksan beş yıldır seçilmiş bir melek olmayı istemeyen Faith, ihanetle suçlandığında ve ırkı ikiye bölündüğünde bunu acıyla kabullenmesi gerekir.
Asıl düşmanının kim olduğunu...
Evet, bu seferki bölüm ayrımı bir değişik oldu :D Umarım sizi çok sıkmaz, zaten bölümler peş peşe geliyor.
Ama bölüm ayrımları sizi ciddi anlamda etkiliyorsa belirtirseniz sevinirim :)
İnstagram; ki.vara / faithhofficial
°Vara
Hoppla! Dieses Bild entspricht nicht unseren inhaltlichen Richtlinien. Um mit dem Veröffentlichen fortfahren zu können, entferne es bitte oder lade ein anderes Bild hoch.
(Maalesef ki illustrasyon bilmediğimden en uygun görselleri seçtim. Üzerlerinde oynama yaptım lakin tam görüntü değil. Ama tanıtım için de yeterlidir :))
---
Bakışlarımı kardeşime çevirdim. "Gytha, gücünü neden söylemedin?" diye kısa bir çıkışmada bulundum. Kız kollarını birbirlerine doladı ve kaşlarını çattı.
"İyileştirmem gereken biri yoktu." dedi. Ona ciddi misin, bakışımdan birini yollayarak sustum. Saçımı geriye atıp tekrar salona döndüm. Ayrıca rahatsız koltukta kıpırdandım ki herkes öyleydi. Burada kanat oyuntulu koltuklar, geniş kapılar ve yataklar yoktu.
Yüzü düşmüş kardeşime döndüm. "Yine de iyi iş çıkardın. Teşekkürler. Uzun süreli yaralılar bizim için gerilemekten başka bir unsur değildi." dedikten sonra bakışlarımı Cadby'e çevirdim. "Kalacaklar var mı? Bizim tarafımızda olanlar var mı?"
Cadby ilk önce salona baktı. Sonra da bana döndü. "Oylama yapalım?" dedi. O sırada tekrar gülen Lissy'e baktım. "Başkanlık seçiminde bir vaadi olmayan oy alamaz. Kendi iddianı ortaya at." dedi. Haklıydı ama oylama için bir seçim vaadi düşünüp pankart asacak zamanım yoktu.
Gytha sert bir şekilde ona döndü. "Görüş ve güç geldi. Ayrıca babamda normal değil." dedi elini iki yana ciddi misin der gibi açarak. İkinci bir şokla ona dönenler hemen sonra bana baktılar. Gytha'ya klasik bakış gönderip başımı elime yasladım.
Gücümü görmüşlerdi ancak bunu sorgulayan olmamıştı. Ayrıca buna dikkat etmeyen olmuştu. Ki sorgulamalarına izin vermeden "Oylamayı başlatıyorum. Kimler kalıyor?" dedim sertçe. İlk önce sadece Cadby'den el kalınca biraz şoka uğradım ancak onunla güç bulan birkaç melek daha elini kaldırdı. Ta ki sayımız on iki olana kadar...
Son dört kişiye birkaç kez baktım. Kendilerinden emin bir şekilde beni reddediyorlardı ve ben de buna saygı duyacaktım. Aramızda casusluk yapmak isteyenler olacak mıydı bilmiyorum ama ilerleyen zamanlarda bunu anlayacaktık. Bu kadar deneyimsizce hareket etmek bana uygun gelmiyor olsa da yapılacak pek fazla seçenek de yoktu.
Sessizce ve seviyeli bir şekilde, "Gidin." dedim. Bana baktılar. Lissy bile el kaldırmıştı ki o kadar şey söylemişti. Ama bu dört kişi salondan çıkarken Cadby'e döndüm. "Gittiklerinden emin olabilir misin?" dedim. Başıyla onayladı ve son hız odadan çıktı.
Lissy bana döndü. "Peki, konuşacak mıyız? Mesela, güç ve görüşü..." dedi iki kavramdan bahsederken tırnak işareti yaptı. Ayağa kalktığımda olduğumdan daha mutlu ve rahatlamıştım.
