F/ Otuz Yedi

1K 313 0
                                    

İyi Bölümler :)

İnstagram; ki.vara / faithhofficial

°Vara

---

Faith

Gytha ile karşılaştığımda kardeşime kısa bir antrenman teklif ettim. Gülümseyip başıyla onayladı ve odaya yarış düzenleyip uçtuk. Odanın kapısında duramayıp birbirimize çarpmamıza gülerken içeri girdik ve ben spor kıyafetlerimi giydim. Kardeşim ise ayna önünde saçını sıkıca toplarken ben de ona baktım. Saçımın örülü olmasından dolayı uğraşmadım ama kısa saçlı kardeşim bu konuda pek rahat değildi. Hatta söylenip durmasına gülüyorum diye daha da söyleniyordu ama yüzünde bir gülümseme vardı. Koşuşturma dolu onca günden sonra nihayet bir gülümseme görüyordum.

Odadan çıktığım anda eli havada şaşkın bir şekilde kalakalan Cadby'yi gördüm. Tek kaşım havaya kalktığında bir an arkamda şaşıran kardeşime baktım. Soran gözlerimi gördüğünde elini kaldırdı ve başını iki yana salladı. Cadby ise bir bana bir kardeşime bakıyordu. "Konuşabilir miyiz?"

Başımla onayladım ve odadan çıkıp koridorda yanında durdum. Siyah uzun saçlarını arkada kabaca toplamış, antrenman için giyinmişti. Gerindi ve bana baktı. "Herkesi toplayıp bir antrenman mı yapsak?" dedi. Tekrar bir kaşım havaya kalkarken güldüm. "Bu muydu yani? Bana fazla gergin göründün." diye dalga geçtim.

Elini saçına atıp tekrar çekti. Sanki saçının toplu olduğunu unutmuş gibiydi. Bu haline güldüm ve koluna hafifçe vurdum. Bana baktı. Gözlerinde ani bir panik gördüm ve o sırada da kısaca tekrar odanın içine dönmüş kardeşime baktım. "Yoksa onun için mi gelmiştin, planlarını bozdum?" diye dalga geçip güldüğüm anda başparmağımla arkamı işaret ettim. Ağzını açıp panik duygusu her hücresine yayılmış Cadby başını iki yana salladı. Birkaç gün öncesindeki ciddi ve sorgulayan Cadby'nin ardından on beş yaşındaki Cadby'e dönmüştü. Bu haline sadece kahkaha attım ve önüne geçtim. "Biliyorsun. Sen işleri batırıp sıvamadan önce çalkantılı da olsa bir ilişkiniz vardı."

Derin nefes alıp kollarımdan tuttu. "Onun için gelmedim." dedi. Ağzım açık bir an kaldım. Elinin kolumu tuttuğu yere baktığımda hızlıca elini çekti ve bir adım uzaklaştı. "Sadece..." Bir an durdu. Elini ensesine götürdü. "Söylemekten emin..."

Elimi salladım ve sesimi bir kat arttırıp, "Çıkar ağzındaki baklayı." dedim. İfadeleri daha da ciddileşip çocuksuluktan çıkarak bana baktı. Bir adım yaklaştı ve sanki kimsenin duymasını istemiyormuş gibi bana doğru eğildi.

"Bard, Laurita ve Farly hakkında seni uyarmak istiyorum. Hakkında bir şeyler konuşuyorlardı ve yakaladığım bazı kelimeler hoş değildi."

Benden bir adım uzaklaştı. Kaşlarım çatılı ona öylece bakıyordum. Tabii o sırada kapıda durmuş bize tuhaf bir bakış yollayan kardeşimi gördüm. Kolu açık kapıdaydı ve bir bana bir Cadby'e bakıyordu. "Neler oluyor?"

Ona söylemek için ağzımı açtığımda beni durdurdu ve kardeşime döndü. "Şuan izleniyor gibi hissediyorum." Elini kafasına doğru kaldırıp sanki başını sıkıştırıyormuş gibi yaptı. "Beynimin içindelermiş gibi!"

Gülerken de yüzümü buruşturmuştum. "Onların güçleri yok Cadby!" diye dalga geçip kardeşimi de koluma takıp kızların yatakhane koridorundan çıkardım. Kardeşim bir an arkamızda kalan çocuğa bakıp bana yaklaştı. "Cidden, neler oluyor?" Omuz silkip Cady'nin söylediğini aktardım. Kız kardeşim başıyla onayladı ama bir yorumda bulunmadı. Bu durumuna sadece tek kaş kaldırıp yan bir şekilde gülümsedim.

Antrenman odasına giderken daha yavaş ve sakindik. Kardeşim koluma girmişti ve yürürken sohbet ediyorduk. Konu daha çok çocukluğumuza aitti. Gytha daha dört yaşındayken kanatlarını doğru dürüst kullanamıyor diye dalga geçişimizden, Cadby ile birlikte kardeşimin ulaşamayacağı yerlere gidip güldüğümüz zamanları, annemle birlikte yemek pişirmeyi ne kadar sevdiğimiz zamanları hatırlıyorduk.

faith -düzenlemede-Where stories live. Discover now