43. ASKERİYE'DEN 💌

54 3 3
                                    

Şehirli ve taşralı halk görülmemiş bir mücadele içerisine girdi

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Şehirli ve taşralı halk görülmemiş bir mücadele içerisine girdi.

Tam üç ay sürdü.

Ölümcül mücadelenin her bir günü toprağına kan kusturmadan gündüzünü gecesine kavuşturmadı.

Savaşmadan dostluk kazanılabilir miydi?

Arthur eskiden gökyüzüne baktığında bulutları anlardı, güneşi anlardı, tenine çarpan rüzgârı anlardı. Artık gökyüzünde birbirine çarpan kurşunlardan başka bir şey anlayamaz olmuştu. Hayat ne kadar renksizdi gözünde. Barut kokusu, ellerinde can bulan kurşunun insanları kana bulayışı, bir nefesi kesmenin ruhunda bıraktığı tahribatı. Savaşın ellerinde can verdiği tüm iyi niyetli duyguları...

Özlem miydi bu acının esas kaynağı? Şüphesiz en çok acıyan yeri orasıydı. Zorla savaşın içine sokulmuş, artık istemediği bir rolün içinde hareket etmek zorunda bırakılmıştı.

Fırçayı tutan parmaklarındaki umuttan eser kalmamıştı artık.

Ulaşıp ulaşmadığı bilemediği mektuplardan bir tanesini daha yazmak istedi. Başka çaresi de kalmamıştı artık. Bulundukları askeri mevkiye ilk düştüğü zaman mektuplaşma ağları hâlâ sağlamdı ve adresi değiştirmişlerdi.

Ondan sadece bir kez yanıt alabilmişti.

Sadece tek sözcük.

İyiyim.

Kağıtta başka hiçbir şey yazmıyordu. Bu Arthur William'ı tatmin etmiş miydi kesinlikle hayır fakat alelacele yazılmış bu mektup hiç değilse sağ olduğunu gösteriyordu.

Ölüm dışı her şeye mecburi mutluluk besliyor olmuştu.

Ailesine ulaşamıyordu. Kardeşleri, annesi ve yaşlı babası... Öfkeli halktan nasıl kaçmışlardı? Direnç gösteremeyeceklerine adı kadar emindi.

Elleri titreye titreye aldı eline kalemi.

Satırlarından hisleri akıp geçmeye başladı.

Özlem duyduğum Mia'ya

Göz bebeklerinin içine bakmayı ve orada kendimi görmeyi o kadar çok özledim ki. Kısacık bir rüya görmüşüz ve o rüya kabusa evrilmiş gibi hissediyorum. Seni daha fazla tanımak isterdim.

Kanı, o kanın sebebi ve o gözyaşlarının sebebi olmayı değil.

Sadece seni isterdim.

Suçsuz insanların canı yanıyor. Bazıları hiçbir tarafa ait değil ama bizim taraf sessiz kalmıyor, artık her hamlemiz daha tehlikeli ve daha büyük ses çıkarıyor. Mia, sevgili, çok sevgili Mia. Daha dikkatli olmak zorundasınız. Bizlere yaptıkları baskılara tahammülümüz kalmadı. Tahmin ettiğinden fazla kötüler.

Saklanmak zorundasınız.

Bunu yapamıyorsanız en kısa sürede başka ülkeye gidin.

Yakıp yıkmaktan daha kötüsü sizleri fikirlerinizle küle çevirmek istiyorlar. Bir insan fikirleriyle özgür kalmalı. İnsanı birbirinden ayıran ırkı, dini, dili değildir. Fikirleridir... Fikirleri yok etmek insanlığı yok etmektir. Bedeninizle sınırlı bir intikam değil bu. Kin, saf kin.

Bu mektubumu alabilirsen kısa zaman içinde yok et. Eline ulaşması için gerekirse canımı vereceğim. Bundan sonra ne olacak, seninle nasıl iletişime geçeceğiz bunların planını yapmaya başladım. Ancak senin hangi ülkeye gideceğini veya burada nereyi uygun bulup saklanacağınızı kestiremediğimden mütevellit şu an bir şey söyleyemiyorum.

Bana iyiyim yazmışsın, o tek kelime neden kalbime saplandı ve ben neden onu o yerinden döküp atamıyorum? Neden iyi olmadığını düşünüyorum.

Kendimi eski Arthur gibi hissedemiyorum ve ne olursa olsun hissedemeyeceğim.

Elimde kan var Mia ve o kan silinip bir türlü geçmiyor ruhumdan.

Ne yiyorsun, ne içiyorsun, sağlık durumun, ailen, ailelerimiz... Keşke kafamı patlatıp kurtulabilsem ama içinde sen varsın, kıyamıyorum...

Küçükken büyükannem büyük planlar yaparken hep dikkatli yapmamızı söylerdi. Kendi planlarımızı kurarken bizim hakkımızda planları olan yaratıcıyı unutmamamız gerektiğini bana ve kardeşlerime hep hatırlatırdı.

Bizim dua etmeye ve yaşamak için mücadele etmeye her zamankinden daha çok ihtiyacımız var. Dilerim bu mektubu sana başarılı bir şekilde ulaştırabilirim. Seni ne kadar çok görmek istiyorum bir bilsen, sen bile bu isteğimin çokluğunu görünce şaşırırdın...

Gülümsemeni canlı canlı görebildiğim günlerde görüşmek üzere Mia...

Sevgimle kal,

Şimdilik, hoşça kal.

Arthur W. R.

SATIRLARIMDAN BİR SEN GEÇTİHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin