YİRMİ ALTINCI BÖLÜM 🖤

267 83 152
                                    



AHSEN


Onu duyuyorum ve hissediyorum. Kan istiyor, kaos ve katliam istiyor. Bense ellerim kanasa dahi beyazı ışığı sıkıca tutmaya devam ediyorum. Bırakırsam o kazanır, ben kazanmak istiyorum.




Ormanın içinden çıktığım an, her tarafta kulağımı tırmalayan mutlu bağırışlar ve kahkahalar duydum.

İçimde ki karanlık ellerimin arasında tutuğum Elif'i öldürmediğim için mutsuz olsa da, yine de her şeye rağmen onun baş mimarisi olan insanların alkışlarına ve tezahüratlarına göğsünü kabartıp gülümsüyordu. Ailem ismimi bağırmaya başladı.

''Karanlığın Annesi !''

''Karanlığın annesi !''

''Karanlığın annesi !''

Evet, ailemin bana bulduğu isim buydu. Onlar için ben karanlığın annesiydim.



Bütün gözler ben ve Elif'in üzerindeydi. Platformun ortasına gelince sesler sustu ve ben Elif'in bedenini bir çöp parçası gibi eğilmeye bile gerek duymadan yere bıraktım. Düşmenin etkisiyle vücudu kısa bir an hafifçe havalandı ve tekrar yere düştü. Yaşadığını sadece ben biliyordum ve bu yüzden de davranışlarım inandırıcı olmalıydı. Olabildiğince duygusuz ve vahşi gözükmeye çalışıyordum ve zaten benim bir yanım hep bunlardan ibret olduğu için, rol yaparken pekte fazla zorlanmıyordum.


Pars canavar olmadığımı söylemişti ama şuanda yüzümde ki yırtıcı ifade ve vücudumda ki kanla çirkin bir canavara benziyordum. Pars'ı göremiyordum ama onunda artık böyle düşündüğünü hissedebiliyordum.



Gökyüzünde ki kırmızı duman, avın yakalandığını haber veriyordu ve bu ormanın her tarafından görülebilecek boyuta bir dumandı. Bu yüzden ayakta dururken avcıların gelmesini bekledim, ama bu çok uzun sürmedi. Ormanın içinde saçları dağılmış ve gecenin soğukluğuna rağmen vücutlarından ter damlayan avcılar, birer birer yanıma gelip önce etrafımda halka oluşturmaya ve daha sonra ise dizlerinin üzerine çöktüler. Bazı avcılar kırklarındaydı, bazıları benimle aynı yaştaydı ve bazıları ise reşit olmamış çocuklardı, ama hepsi bu gece bana boyun eğiyorlardı. Bu gelenek bir güç göstergesiydi ve ben en güçlü olandım.



Ormanın ortasında baygın bir şekilde bıraktığım Ilgaz haricinde bütün avcılar önümde diz çöktükten sonra sıra temsilcileri gelmişti. Bir kişi hariç bütün temsilcilerde önümde büyük bir saygıyla birer birer diz çöktüler ve sıra babama geldiğinde ise oda büyük bir gururla sahneye çıkıp tam karşımda durdu. Üzerimde ki kanın karanlığı, babamın gözlerinde ki parıltıyı çoğaltmıştı.

ANLAŞMA 🖤Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin