10. 'Söz.'

8.3K 354 45
                                    

Multimedia : Demir.

Rahmi Alacahan.

Tek torunum.

İrem.

Benden nefret ediyordu.

Herşey şu Buğra denen çocuk yüzündendi.

Ölmeyi hak eden bir çocuk Alacahan ismiyle ödüllendirilemezdi.

Bu yasaktı.

"Rahmi."

Selma'nın yumuşak ses tonuyla toparlandım. Üzgün gözleriyle "Olanları öğrendim." dedi.

Tepkisiz kaldım.

"İrem benden nefret ediyor."

Güldü. "O senden ayrı kalamaz. Bilmiyormuş gibi konuşma."

Yüzüne baktım. "Bu farklıydı. İlk defa gözlerinde o ifadeyi gördüm. Bugünden itibaren herşey çok farklı olacak eminim."

Evet.

Olacaktı.

İrem Alacahan.

Eve girdiğimde Derya yanıma gelip Demir'in dağ evinde olduğunu söylemişti.

Odama çıkıp üzerimi değiştirdim.

Yanına gitmelimiydim acaba?

İşlerle ilgiliyse peki? Ama işleri dağ evinde halletmesi saçma olurdu.

Yani gidebilirdim.

Ceketimi ve çantamı alıp evden ayrıldım arabama bindiğimde Demir'lerin dağ evine doğru ilerlemeye başladım.

Neden bana haber vermemişti acaba?

Benden gizli tuttuğu tek nokta işleriydi.

En doğal hakkı olarak.

Ama dağ evinde ne işi olabilirdi ki?

Arabamı evin önünde durdurduğumda aşağı indim. Kapının açık olması beni anında tedirginlikle kuşatmıştı.

Aralık kapıya yaklaştığımda gelen çığlık sesleri kaşlarımı çatmama neden oldu.

"Bıraak!"

İnce bir kadın sesiydi bu.

"Kes sesini!"

Bu ses Demir'e aitti. Sonra aniden bir silah patladı. Tam iki el. İçeri girdiğimde Demir karşısındaki adam ve kadını öldürmüş üzerine sıçrayan kanları temizliyordu.

Korkuyla geriye bir adım attım fakat Demir aniden bana bakınca içgüdüsel olarak arkamı dönüp koşmaya başladım.

"İrem!"

Bağırışı bedenimi sarsarken tüm gücümle koşmaya başladım. Ormana daldığımda yüzüme çarpan yaprakları umursamadan sadece koşuyordum.

TEK UMUT (+18)Où les histoires vivent. Découvrez maintenant