Bölüm 35

3.1K 387 18
                                    

Filistin | el-Halil - Mayıs 2016

"Sonuçlarınızı inceledim" diyen doktorun sesiyle daldığı düşüncelerden sıyrılırken hızlıca kirpiklerini kırpıştırdı. Düğün için Gazze'ye gitmeden önce uzun zamandır planladığı şeyi yapmış, Filistin Kızılayı Hastanesi'ne gidip herhangi bir sağlık sorunu olup olmadığından emin olmak istemişti. Birkaç aydır adet görmemesi ve sık sık sancı çekmesi Aişe'nin, bu işin düğünden önce halledilmesi gerektiğine karar vermesine neden olmuştu. Lübnan'dayken de ara ara bu tip rahatsızlıkları olur, doktor ise her zaman bunun sebebinin stres olduğunu söylerdi. Son birkaç aydır yaşadığı stresi hayatının hiç bir evresinde yaşamadığı göz önünde bulundurulduğunda bu rahatsızlık oldukça normaldi. Yine de İman onu önceden uyarmış, el-Halil'deki sağlık hizmetlerini Gazze'de bulamayacağını söylemişti. 

Dudaklarını ıslattı ve karşısında elindeki test sonuçlarına çatık kaşlarla bakan doktorun, kağıt üzerinde gezinen gözlerine sabitledi bakışlarını. Kötü bir şey olmasından korkuyordu ve burnuna dolan tanıdık hastane kokusu, sakinleşmesine hiç de yardımcı olmuyordu. "Ailenizde kadın hastalıklarından herhangi birini geçiren kimse var mı?" Orta yaşlarda olmasına rağmen dudaklarının kenarında yaşlılık çizgileri oluşmaya başlayan doktor, beyaz başörtüsünün biçimli bir şekilde durmasını sağlayan gözlüklerini çıkartıp tek kaşını kaldırarak Aişe'nin gözlerinin içine baktı.

"Evet. Annem..." Ciğerlerine odadaki oksijenden yeterli miktarda doldurdu. "Annem yumurtalık kanseri hastası."

Annesinden bahsetmek ışık hızıyla zihnine milyonlarca düşüncenin dolmasına neden olmuştu. Beyrut'taki sakin ve mutlu hayatı, Cambridge'e kabul edildiği zaman tüm ağrılarına rağmen kızı için düzenlediği partiler, İngiltere'ye giderken ona hastanedeki vedası, ondan sakladığı tüm o şeyler... Müslüman olduğunu söylemeyi, onu da bu dine davet edebilmeyi çok istemiş ama buna cesaret edememişti. Annesinin bunu kaldıramayıp durumunun kötüleşmesinden korkmuştu belki de. Şimdi ise Müslüman olarak ölmesinin, Hristiyan olarak yaşamasından evla olduğunu düşünüyordu. 

İngiltere'deyken telefonda konuşurlardı. Annesi ona eski erkek arkadaşı George'dan sonra kimseyle yakınlaşmadığını, kendine mutlu olabileceği birini bulması gerektiğini söylerdi hep. Bu hafta sonu evleniyorum ve annem kanserin pençeleri arasında can çekişiyor. Filistin'e geldiğinden beri konuşamamıştı onunla. Yapamamış, arkasından bunca iş çevirirken annesini aramaya yüz bulamamıştı. Annesinin gönderdiği videolardan sonra ise, ondan böyle ciddi bir şeyi saklamış olmasıyla kırılan kalbi babasının yaşıyor olma ihtimaliyle çarpmaya başlamıştı.
Her ne kadar Danny, Aişe'yle kardeş olması durumunu henüz kabullenmese de, Aişe Danny'yle arasındaki etkileşimi hissedebiliyordu. Daha Cambridge'de iken bunun farkına varmıştı o. Kütüphanede Danny'i ilk gördüğü an onda farklı bir şeyler duymuş, tuhaf bir yakınlık sezmişti. Belki de bu, babasız büyümüş olmanın etkisiyle bir erkeğin koruyucu kanatları altına girme isteğiydi, bilmiyordu. 

"Şimdi daha iyi anlıyorum" diyerek başını salladı doktor. Odaya yayılan huzursuzluğun keskin kokusu Aişe'nin burnunun direğini sızlatıyordu. Bakışlarını tekrar gözlerine çevirerek "Öncelikle rahatsızlığınızın tedavisinin olduğunu söylemek istiyorum. Umutsuzluğa kapılmanızı istemem." Dudaklarını içeri doğru kıvırıp dişlerini birbirine bastırdı ve gevşetti. "Yumurtalık kanallarınız, yani fallop tüpleriniz kısmen tıkalı."

Aişe, karşısındaki adını bile bilmediği bu kadınla bu kadar özel konuları konuşabildiğine şaşırsa da tıp, bu gibi durumlarda utanma nedir bilmiyordu. Aklından tüm lise hayatı boyunca gördüğü biyoloji derslerini geçirdi. İlgi alanı kimya olduğu için biyolojiyi sıkıcı ve fazlasıyla sözel bulsa da, bölümü gereği notları hep yüksek olmuştu. Bir Fransız Katolik okulu olan College de la Sagesse'e, dini eğitim esas alınıp diğer derslere ağırlık verilmediği için gitmeyi reddedince Louise Wegmann Koleji'ne devam etmiş, okulunu birincilikle tamamlayıp Cambridge'e gitmeye hak kazanmıştı. Yine de nankör beyni şu an ona ihanet ediyor, tüm bilgilerini sıfırlıyordu.
"Yani?" dedi tüm kariyerini bir kenara iterek. 

Cennet Rüzgarı ريح الجنةHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin