YENİDEN DOĞUŞ

6.6K 507 48
                                    


Dokuz yıl... Söylerken kolay geliyor olabilirdi ancak Fatih geçen yılların hiç de kolay geçmediğini biliyordu. Her şeyi geride bırakarak, yeniden asla içinde bulunmak istemediği bir hayata başlamak ona başlarda oldukça zor gelmişti. Yıllar geçmesine rağmen hala da alışamamıştı ama durumunu kabullenmişti. Girdiği işi bitirmeden kurtulamayacağını biliyordu.

Planlar belki şimdiye kadar farklıydı. Devletin himayesinde uyuşturucu karteline el koyarak yönetimi kendi lehine çevirecek anahtar kişiydi Fatih. Polis olmak fikrinden bu işi kabul ettiği an vazgeçmişti. Eğer görevi başarıyla bitirseydi bir polis değil uyuşturucu lideri olacaktı. Elbette devletin kontrolünde.

Ama o kırmızı saçlı kız bir anda hayatına girdiğinde her şey tepetaklak olmuştu. Amaçları, kendini adadığı görevler, istekleri her şey değişmişti. Onu tüm bu karmaşadan uzak tutmaya çalışırken kendisi bir karmaşaya dönüşmüştü. Şimdi kilit vurduğu kalbine sızmayı başaran o kızın acısıyla küllerinden yeniden doğmaya karar vermişti. Artık bir suçlu değil istediği gibi bir polis olarak yaşamaya devam edecekti. Gül'ü yanında korkmadan, çekinmeden tutabilecekti.

" Bu ne demek oluyor?" diye sordu Ferhat kendisine gösterilen rozete ve karta bakarken. Elbette karşısındakinin polis olmasına şaşırmamıştı. Şaşırmıştı çünkü polis olarak rozetini ve kartını cebinde değil aracının altında taşıyordu. Bunun normal bir durum olmadığını anlayabilecek kadar deneyimi vardı. Üstelik gizli polis falan demişti...

" Kontrol ettirebilirsin tabi üst makamlarda tanıdığın biri veya yetkin varsa elbette."

" Anlamadım."

" Şu an sana açıklayacak vaktim yok. Önce Gül'ün durumunu netleştirmeliyim. Daha sonra gereken tüm açıklamayı yapacağım." Kimliği ve rozeti ceketinin cebine yerleştirip açık olan aracın kapısından içeriye binmek içi hamle yapmıştı. Ama Ferhat omzundan kavrayarak buna engel oldu.

" Böyle delice şeyler söyleyip nereye gittiğini sanıyorsun? Bana düzgün bir açılama yap hemen."

Fatih omzundaki eli sertçe ittikten sonra adamın gözlerinin içine baktı. Şu an aklında onlarca düşünce vardı ve Gül'ün durumu başı çekiyordu. Onun iyi olduğunu duyana kadar hiçbir şey yapamayacağının farkındaydı. Bu yüzden acele ediyor ve hastaneye gitmek istiyordu. Ona da kim olduğunu açıklamak istiyordu. Sandığı gibi suçlu olmadığını, kendisini kötü hissetmemesini, amacının önünde engel olmayacağını hatta birlikte savaşabileceklerini anlatmak istiyordu.

" Merak ettiğin sorular bekleyebilir. İlla anlat diyorsan peşimden gel. Gül'ün durumunu öğrenmeden işine yaramam." O kadar katı bir tutum sergilemişti ki Ferhat ısrar etmek yerine söylediğini yapmanın daha iyi olacağını anlamıştı.

" Seni takıp edeceğim."

Fatih ona yanıt vermeden aracına bindiğinde zaten çalışır halde bıraktığı aracını kolaylıkla hareket ettirerek mahalleden ayrıldı. Üzerinde Gül'ün kanı, gözünün önünde kana bulanmış bedeni varken aracı kontrol etmek güçtü ancak yine de bunu yapması gerektiğinden elinden geldiğince kendini kontrol etmeye çalışıyordu.

Ferhat, önünde ilerleyen aracın belli bir istikamete değil de sadece gitmek için ilerlediğini fark ettiğinde ona yol göstermek adına selektör yakarak kendisini görmesini sağladıktan sonra bulduğu ilk fırsatta önündeki aracı sollayarak öne geçip ona hastaneye kadar eşlik etti. İki araç da arka arkaya otopark girdiğinde Fatih, endişeli bir şekilde aracından inerek acil girişten içeriye girerek Gül'ün nerede olduğunu öğrenmek adına sağa sola bakınmaya başladı.

Danışmanlığı gördüğünde koşarak adım ilerleyerek ellerini masanın üzerine koyarak masanın diğer tarafında oturan kadının kendisini görmesi adına öne doğru eğildi. "Buraya yaralı bir kadın getirildi. Adı. Gül... Gülden Evin. Hangi katta öğrenebilir miyim?"

KOVALAMACA-1 SUÇLUHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin