2- İlk Öpücük

943 62 20
                                    

                   Joker'in Ağzından

   Yeni doktorum fazlasıyla iyi niyetli bir kadındı. Tam kullanabileceğim bir oyuncak! Ancak içimden pezevenk bir ses 'Hayır, ona karşı boş değilsin.' diyor. Terbiyesiz ses işte, ne olacak! Tüm gece uyumadan bu kadına napabileceğimi düşündüm durdum.

İçimdeki iblisler onu kullanmamı istiyorlar, siktiğimin kalbi ise onu istiyor. Arzuladığım bir kadın.. Ancak bu kadar saf ve temiz biri olarak değil, vahşileştirilmiş deli hali ile benim arzuladığım kadın.

Onu bekliyorum şuanda.. Seans vaktimiz geldi. O sırada açılan kapı ile kafamı kapıya çevirdim. Tüm güzelliğiyle, içeri salına salına giren Harley'i görünce şu kalp denilen sokuk şey teklemeye başladı. 

''Günaydın..'' diyerek gülümsedi bana. Elinde bir torba vardı, masaya torbayı koyduktan sonra yerine oturdu. ''Güzel bir kahvaltı yaparak konuşmaya ne dersin?'' diye sordu.

''Dışardan aldıysan tabiki evet. Yemekhanenin yaptığı yemeklerden zehirlenme ihtimalim yüksek.'' dedim. Harley kıkırdadı, sarı saçlarını açık bırakmıştı. O sarı saçları ile dizlerimde yatarken oynadığımı hayal ettim birden bire.

Poşetten çıkardığı simitlerden birini bana uzattı. Bir adet meyve suyu ile beraber. ''Çok incesin tatlım..'' dediğimde, yanakları kızarmıştı. Tatlı ve bir o kadar utangaç.. Ah babacığının küçük canavarı..

''O zaman ben seansımıza başlıyorum.'' dedi tatlı kız. ''Yaptığın planlar, onlar akıl sağlığı yerinde olmayan birinin yapamayacağı planlar kadar dahice..'' diye başladı söze. Bu cümlenin az çok nereye varacağını tahmin edebiliyordum. ''Bu kadar dahi planları yapabildiğine göre, akıl sağlığından şüphe etmemiz söz konusu bile olamaz.'' dedi. İltifat ediyor, ama bir yandan şüpheli gibi..

''Bence tam da akıl sağlığı yerinde olmayanların yapabileceği planlar..'' dedim. Harley tek kaşını kaldırdığında ise ''Bu planları akıl sağlığım yerinde olsa yapamazdım. Deli olmayan biri neden insanları öldürsün ki?'' diye sordum.

Harley meyve suyundan içtikten sonra ''Zekanı kötüye yorduğun için öyle hissediyorsun.'' dedi. ''Ayrıca deli olanlar değil, psikopatlar insanları öldürür.'' diye ekledi. ''Sen deliden ziyade bir psikopatsın.'' dedi ve kıkırtılarını saldı. 

''Sende öyle olacaksın..'' dedim pis pis sırıtarak. Simitten kopardığı parça boğazına kaçmıştı. Öksürmeye başladı. Bir süre sonra rahatladı.

Kocaman açılmış gözleriyle bana baktı. ''Sence deli miyim?'' diye sordu. Bir kahkaha attım, gerçekten şaşırınca çok komik oluyordu. 

Kafamı sola yatırdım ve onu incelermiş gibi yaptım. ''Imm...Hayır. Henüz tedavin yeni başladı.'' dedim. Kahkaha atmıştı, fazlasıyla güzeldi. Seansın bitmesine az bir süre kalmıştı. 

Olduğum yerden kalkıp, Harley'in oturduğu sandalyeye doğru yürümeye başladım. ''Ben bu simitin üzerine, biraz tatlı yemek istiyorum.'' dediğimde bana bakmıştı. Bana dönmesi ile beraber, elinden tutup onu sandalyeden kaldırdım. 

Şaşkın bakışları üzerimde geziyorken birden dudaklarını, dudaklarımın arasına aldım. Tepkisini merak etmiyor değildim, ancak henüz tepkisizdi. Gerçekten dudaklarını bırakasım yoktu, uyuşturucu gibi bağımlılık yapmıştı hemen. 

O sırada suratıma inen cılız tokat ile dudaklarımızı ayırdım. ''N-ne yaptığını sanıyorsun sen?'' diye çıkıştı. ''B-bu şekilde doktorun ol-olamam! Aramızdaki mesafeyi korumamız gerekiyor.'' diye ekledi. 

Kahkaha attım. ''Bence mesafemiz gayet iyi, kalp atışlarını duymak iyi geliyor.'' dedim. Mavi gözleri gerçekten büyülemişti beni sanki.. Bir Joker olarak, bu kızı kullanırken bile bir tuhaf oluyordum anlamsızca. 

''Bu kalp atışlarının yatakta ne kadar hızlanabileceğini merak ettim doğrusu.'' dedim çapkın bir sırıtışla. Doktorun gözleri yerinden çıkacak şekilde açılmıştı.

Şaşkınlıktan açık kalan ağzını eliyle örttükten sonra ''Gerçekten terbiyesizsin yani.'' dedi. ''Pes! Birde utanmadan söylüyor!'' diye cırladı. Sonrada koluma bir cimcik attı. 

''Seans bitti Doktor.'' dedim ve sırıttım. Yanımdan geçip kapıya yöneldiği esnada, arkadan elimi poposuna götürdüm. 

Tiz bir çığlık attıktan sonra eteğini çekiştirerek odadan çıktı...

             Harleen'in Ağzından

   Beni öptüğünde tüm vücudum ateşler içinde yanmıştı. Hala bile dudaklarımı tutuyordum. Kırmızı dudaklarının bıraktığı his, hala dudaklarımdaydı. Ona kızsam bile, bu öpüşmeyi defalarca tekrarlamak istiyordum aslında.

Bu tam bir delilik! Biliyorum, normal değil. Ama ben sanırım bu katile aşık oldum.. Bu kalbin bu kadar hızlı atması, gözlerinin bana cennet gibi gelmesi.. Hatta ve hatta dün geceki en şehvetli rüyama girmesi başka türlü açıklanamaz! 

Kabuslarıma girebilecek azılı katillerden biri, en ateşli rüyama girmişti. Bunları düşünerek odama geldim. Sıra İvy'e gelmişti. Birkaç dakika sonra onunla seansım başlayacaktı. İvy benim burada çalışmaya başladığımdan beri en iyi dostum oldu.

Bir akıl hastası ile dostluk kurmuştum. Ancak İvy o kadar deli değildi, yani en azından Joker kadar.. Onun deliliği bitkileri. Bitkileri ile konuşması, çiçekler ve onların özlerinden ürettiği birkaç tehlikeli, birkaç sağlıklı tozlar falan filan.. 

Dosyalarımı alıp İvy'nin bulunduğu odaya doğru yürümeye başladım. Koridorlardan birinde Bayan Collins'e rastladım. 

''Merhaba Doktor Frances.'' dedi selam vererek. Bende gülümsedim. 

''Merhaba.'' dedim. Bu kadını pek sevdiğim söylenemezdi, ama iyi niyetli biri olduğunu var sayıyordum. Tamamen varsayımlar üzerine..

Biraz lafı geveledi. ''Joker ile seanslar nasıl gidiyor?'' diye sordu. Kadına ne diyebilirdim ki? Aşık olduğumu söyleyecek halim yoktu herhalde!

''İ-iyi gidiyor.'' dedim. Pek inandırıcı gelmemişti ona da, bende inanmamıştım iyi gittiğine. ''Doğrusu biliyorsunuz, Joker tüm doktorlar ve Arkham'ın rutubetli duvarlarının gördüğü en umutsuz vaka..'' dedim biraz üzgün bir suratla. 

Sonrasında ise yoluma devam ettim. İvy'nin odasına girdiğimde, yatağında oturmuş bitkilerini seviyordu. Beni görünce sevinmişti, bende gülümsedim. 

''Merhaba İvy.'' diyerek sandalyeye oturdum. ''Bugün nasıl gidiyor bakalım?'' diye sordum. İvy'nin çok tatlı biri olması beni neşelendiriyordu.

''Bugün bitkilerim bana laf atıyor Harleen..'' diye dert yanmıştı. İşte bu nedenle Arkham'da idi zaten. Bu duyduğu tuhaf sesler falan.. 

''Sana ne diyorlar peki?'' diye sordum bozuntuya vermeden meraklı meraklı. İvy'i seviyordum. Ancak İvy'de, Joker kadar umutsuz vakaydı. 

Bitkisine baktı. ''Sshh!'' dedi susmasını istercesine işaret parmağını dudaklarına götürüp. ''Bana saçımın çok kötü olduğunu söyledi.'' derken birazcık üzgündü. 

Keyfini yerine getirmek istedim. ''Hiçte bile, saçların çok güzel İvy.'' dedim. Onu sadece mutlu etmek için söylememiştim bunu, gerçekten güzeldi kızıl saçları..

Psychopath+Angel (JARLEY)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin