16-Nikâh Masası

5.8K 929 96
                                    


Barış'ın üzerimde hâkimiyet kuran varlığını iliklerime kadar hissederken gözlerimi ondan zor da olsa ayırmayı başardım ve ellerinde poşetlerle bize gülümseyen neşeli karı kocaya baktım. O kadar coşkuluydular ki Barış'ı gördükleri için, hemen içeriye geçip sıkıca ona sarıldılar. Gülizar Abla elindekileri mutfağa bırakır bırakmaz sanki yıllardır tanışıyormuşuz gibi bana da sarıldı.

"Hoş geldiniz kızım, valla ne iyi yaptınız da geldiniz. Sen olmasan bu Barış'ın bize yüzünü göstereceği yoktu. Esma Abla aradı, gelecekler bir evi toparlayıver dedi de nasıl sevindim."

Cana yakınlığı karşısında gülümseyerek benimkileri tutan ellerini sıktım.

"Gerçekten ev tertemiz olmuş, o kadar da yiyecekle gelmişsiniz. İnanın hiç gerek yoktu. Zahmet olmuş."

"Olur mu öyle şey Hülyacım, Esma Abla özel olarak söyledi. Kızımız pek titizdir, başka türlü rahat edemez dedi. Ama seni çok sevmiş, öyle bir anlattı ki bir an evvel tanışmak için sabırsızlanıyordum."

Anlaşılan Barış haklıymış, gerçekten prenses muamelesi göreceğimi düşünmemiştim.

"Sağ olsun, Esma Teyze çok tatlı birisi, onun kendi iyiliğindendir hakkımda güzel konuşması. Ben de onu çok sevdim."

"Sana çok dua ediyor, Hülya olmasa Barış şimdiye çoktan gitmişti bir yerlere dedi. Ay hadi inşallah bizim oğlan sayende evini yurdunu bilir de şu göçebeliği bitirir. Valla sabah akşam arkasından okuyup dualar ediyoruz. Aman başına bir şey gelmesin diye. Şu başına buyruk hallerini bıraksın da aile babası olsun artık."

Yüzümdeki gülümsemeyi korumaya çalışarak derin bir nefes aldım. Barış niye bir yerlere gitmiyor sahi? Onu tanıdığım ilk günden beri işlerini evden idare ettiğini söyledi. Ama yaptığı işin bundan fazlası olduğunu da biliyorum. Sadece aylardır neden çalışmadığını anlayamıyorum. Bu Barış'ın bana da cevabını vermediği bir soru. Çok sıkıştırınca izinde olduğunu söyleyip yine geçiştiriyor Ama neyin izni bu? Ne zaman bitecek?

"Gitmemesinin benimle alakası yok bence. Çalışmaya ara verdiği bir dönemde hayatına girdim sadece."

"Aman deme öyle, ileride çoluk çocuğa karışınca ne olacak? Artık bıraksın bu işleri canım. Evini barkını kursun."

Gülerek poşetleri boşaltmasına yardım ettim.

"Barış'ın yakın zamanda evleneceğini pek sanmıyorum Gülizar Abla. Yani tabi kısmet bu işler ama..."

Önce bir gelin adayı gerekiyor sonuçta.

"Bak şimdi, kızım sen de mi aman kariyer yapacağım evlenmek istemiyorum diyen kızlardansın? Ah be ablacım, bu da yeni moda oldu. Sonra yaşınız geçiyor da tüp bebek için doktor doktor geziyorsunuz Allah korusun. Kimse sana çalışma demiyor ki, yine yaparsın kariyerini. Barış çok açık görüşlü, okumuş, kültürlü bir çocuktur. Esma Abla onu çok güzel yetiştirdi. İnan benim kız evladım olsaydı bir an düşünmeden gönül rahatlığıyla evlendirirdim Barış'la. Endişen varsa hiç olmasın."

Ne yani, kafalardaki gelin adayı ben miydim?

"Yok Gülizar Abla, sen yanlış anladın. Ben Barış'ın normal arkadaşıyım. Biraz fazla görüşüyoruz son zamanlarda ama gerçekten normal arkadaşıyım. Sevgili değiliz biz."

Çok saçma bir şey söylemişim gibi yüzüme baktı ve elini beline koyarak kaşlarını çattı.

"Yoksa senin konuştuğun başkası mı var?"

"Yok canım o nereden çıktı şimdi?"

"Bir an korktum valla, kusura bakma da Barış'la yakıştığın gibi başkasıyla yakışır mısın bilmiyorum. Koy vitrine sabahtan akşama izle, insanın içi açılır."

Mucize Aranıyor (Tamamlandı)Wo Geschichten leben. Entdecke jetzt