51. BÖLÜM

3.9K 176 43
                                    

Gözüne vuran güneş ile yüzümü buruşturarak gözlerimi açtım ama güneş gözlerimi yakınca tekrar kapattım
"Kim açtı ulan güneşi!" 
Sinirle komidinin üzerindeki telefonuma uzanıp aldım, saate baktığımda 17.19 olduğunu gördüm. Acaba barın temizliği bitti mi?

ARANIYOR: Hasan Abi

"Efendim Maya?"
"Napıyosun abi?"
"Bardayım valla öyle"
"Ha iyi, bitti mi temizlik?"
"Bitti bitti gelebilirsin" dedi gülerek
"Tamam abi görüşürüz orada"
"Görüşürüz" diyince telefonu kapattım.

Yatakta doğrulup internetimi açtım, gelen mesajlara bakmak için ama hiç kimse mesaj atmamıştı. Ne güzel ya, hiçkimse kutlamamış doğum günümü! Barış bey amcasına gitti, sevgili de kimmiş? Sevgiliyi geçtim Maya kim ki? Sadece sevgilim kutlamasa iyi en yakın arkadaşım da kutlamadı ulan çocukluğum be çocukluğum! Sadece biri kutlamasa ona da eyvallah diyeceğim Mert bey de kutlamadı! Ulan tamam yazılıların var eyvallah da bir mesaj atmaya da mı zamanın yok amk? Benimkiler unutmuş ben Deniz'e ne diyeyim ki?! Abi bile demem bundan sonra! Bir tek patrona kızamıyorum, ona biri hatırlatmazsa herşeyi unutuyor, hatırlatmayan şerefsizlerin suçu adam ne yapsın?! Üzerimi değiştirdim, siyah bir şort ve bayaa açık bir mor renk gömlek giydim, hiçkimse hatırlamasa da doğum günümde biraz şık olmalıydım. Saçlarımın bir kısmını tepemde topuz yapıp altlarını açık bıraktım, çantamı ve telefonumu da alıp odamdan çıktım. Dolaptan bir elma alıp onu yiyerek evden çıktım, Hayrişlere doğru baktığımda kapı, pencere ne varsa kapalıydı. Sen de unuttun ya Hayriş daha ne diyim ben? Şansıma o anda sokaktan taksi geçince durdurdum.
"Barlar Sokağına abi"

**

Taksi sokağın başında durunca indim ve bizim bara doğru yürümeye başladım, etraf sessizdi ne iğrenç bir gün ya?! Doğum günüm unutulur, kavga olmaz sikerim böyle günü! Bizim bara doğru yürürken karşıdan küçük bir çocuk geliyordu, elinde bir deste mavi gül vardı. Şimdi Mina o gülleri görse çoktan kriz geçirmişti, çocuk bir anda önümde durunca afalladım
"Mina ablanın selamı var" diyip gülü elime tutuşturup gitti çocuk, o kadar mavi gülün arasında bir mor gül ve üzeride bir not vardı. Notu açtım
'Hayatıma renk kattığın, çocukluğum ve çocuk yanım olduğun için teşekkür ederim. İyi ki doğdun, iyi ki bırakmadın, iyi ki varsın. Doğum günün kutlu olsun Diğer Yarım'

"Ya sen eşeksin ama ya! Asıl sen iyi ki varsın ulan!" dedim etrafıma baksam da kendisini göremeyince tekrar önüme döndüm. Unutmamış! Suç bende ulan, Mina kendisini unutur benim doğum günümü unutmaz, boş yere sövdüm o kadar kızın günahını aldım. Tekrar yürümeye başladım, bu sefer karşıdan bır kız geliyordu yine elinde bir deste gül vardı ama bu defa güller mordu
"Deniz abinin selamı var" diyip gülleri uzattı, ben alınca koşarak uzaklaştı. Bu kez mor güller arasında bir mavi gül vardı ve o gülün üzerinde bir not, notu açtım
'Neşesine hayran olduğum kız;  kardeşimi adam ettiğin için teşekkür ederim. İyi ki doğdun, iyi ki tanıştık, iyi ki varsın. Doğum günün kutlu olsun Küçük Mor Cadı...'

"Ya ama sen ne güzel bir abisin öyle!" dedim gülerek. Buna da boş yere sövdüm iyi mi? Bir adım daha attığımda  bu kez elinde simsiyah güller olan bir çocuk geldi
"Barış abinin selamı var"
"Neredeler?"
"Bilmem" diyip gülü verip gitti. Simsiyah güllerin arasında bir mor gül ve yine üzerinde bir not
'Tıpkı bu siyah güller arasındaki mor gül gibi hayatıma renk kattığın için, hayatını benimle geçirmek istediğin için teşekkür ederim. İyi ki doğdun sevgilim...'

"Ya ben seni çook seviyorum ama ya!" diye bağırdım sokakta, tabii sokak yine bomboş. Unutmamışlar be! Hiçbiri unutmamış! Tam bara gireceğim sırada biri kolumdan tutup beni kendisine çevirdi, yine elinde gül olan bir çocuktu
"Bunu unuttun abla, Mert abinin selamı var"
"Mert mi?!" dediğimde cevap vermeden kaçtı. Haki yeşil güller arasında mor gül ve üzerinde bir not, artık güller kucağıma sığmadığı için zorlansam da notu açtım
'Bana gülmeyi hatırlattığın için, gülme sebebin olduğun için, bana efsane bir çocukluk ve gençlik yaşattığın için teşekkür ederim. İyi ki doğdun, iyi ki varsın. Doğum günün kutlu olsun Mor Meleğim...'

Bela İkiliWhere stories live. Discover now