i'm not girl (i can't remember) • yoonmin

| t w e n t y t h r e e |

Birkaç şarkı ile konser sona erdiğinde Seok Jin herkese teşekkür ettikten sonra sahneden inip yanımıza geldi. Oldukça neşeli birisine benziyordu. "Buradan nereye geçeceğiz?" Diye sordu Hoseok. Ben eve gitmeyi düşünmüştüm fakat onlar öyle düşünmüyor gibiydi.

"En yakın benim evim, isterseniz oraya geçelim. Hem kimse yok." Diyen Yoongi'yi herkes onaylamıştı. Hep birlikte kafeden çıkıp arabalara doluştuk ve yola çıktık. Yoongi ile aramızda olan fazla yakınlaşma bana oldukça iyi hissettirmişti. Anlaşılan artık bir şeyleri aşmıştık.

Arabadan inme vaktimiz geldiğinde yüzümdeki aptal sırıtışı silmeye çalıştım ve arabadan indim. Her birimiz Yoongi'nin peşinden eve girdiğinde oturma yerlerine yayıldık. Karşılıklı oturuyorduk ve arada sırada göz göze geliyorduk. Utanıp gözlerimi kaçırsam bile saatlerce gözlerine bakmak istiyordum.

Jungkook kendi eviymiş gibi kalkıp dolaptan bir şişe çıkarttı ve her birimiz için birer bardak alıp ortadaki masaya dizdi. İçkiyi bardaklara doldurduktan sonra şişeyi aldı ve masanın en ortasına koydu. "Bir şeyler içerken şişe çevirmece oynamayalım mı?"
Tae hemen atıldı "Ben varım."
Herkes sıra sıra masanın başına toplandı. Eğlenceden geri kalmamak adına Hoseok'un yanında bir yere geçtim.

İçkilerimizi elimize alıp oynamak için hazırlandık. Namjoon başlatmak adına şişeyi çevirdi. Yoongi ve Jungkook'a gelmişti. Yoongi pişkin pişkin sırıtarak sordu. "Doğruluk mu cesaretlilik mi?"
Jungkook göz ucuyla yanında oturan sevgilisine baktı ve "Doğruluk." Dedi.

"Hiç altta oldun mu?" Diye sordu birden. Herkes merakla Jungkook'a bakarken Yoongi gülmemek için kendini zor tutuyor gibiydi.
Jungkook istemeye istemeye cevapladı "Evet ama sadece bir kez. O da Tae'nin doğum günü olduğu içindi."
Herkes Jungkook'a gülerken Tae konuştu
"O günü hatırlıyor musun Jimin? Jungkook'un sana vurduğu gündü."
Göz devirdim ve başımı salladım. Demek ben gittiten sonra olmuştu.

Tae, Jungkook'un yüz ifadesine gülerken yüzünü avuçladı ve moral vermek için öptü. Jungkook şişeyi çevirdi ve sıra Yoongi ile Hoseok'a geldi. "Doğruluk mu cesaretlilik mi?" Diye sordu Hoseok. Biraz tereddüt etse bile "Doğruluk." Dedi. Hoseok boğazını temizledi ve göz ucuyla bana bakarak sırıttı. Aklından ne geçiyordu kim bilir.

"İlk defa mı bir erkekle birliktesin, yani Jimin senin ilkin mi?"
Yoongi cevaplamak üzereyken lafa atıldım. "Biz birlikte değiliz."
Yoongi birkaç saniye duraksadı. Yüzü düşmüştü. "O haklı." Dedi gözlerini gözlerime dikerken.
Hoseok daha fazla ortalığı karıştırmamak adına "Pekala." Dedi ve şişeyi çevirdi. Sıra Jin ve bana gelmişti.

O daha sormadan "Cesaretlilik." Dedim. Sanırım yine alkolün etkisine kapılıyordum.
"Oyun bitene kadar tişörtün olmadan devam et."
Gözlerim bir an Yoongi'ye kaydığında çenesini sıktığını görmüştüm. Öldürücü bakışları bir benim bir de Jin'in üzerinde gidip geliyordu.

Ellerim tişörtümün eteklerine giderken gözlerim hala Yoongi'nin üzerindeydi. Yumruklarını sıkıyordu. Daha fazla beklemeden tişörtümü çıkartıp kucağıma koydum. Vücudum gözler önüne serilirken Jin konuştu "Siktir bu kadar iyi bir şey beklemiyordum."
Utançtan kızaran yüzümü gülerken gizlemeye çalıştım.

Uzanıp şişeyi çevirdim. Sıra Hoseok ve Jungkook'a gelmişti. "Doğruluk-cesaretlilik?"
Diye sordu Jungkook kısaca. Herkesin tahmin ettiği gibi doğruluk dedi ve soruyu bekledi. "Jimin ile hiç öpüştün mü?"
Hoseok'un gözleri Yoongi'ye gitti. Neden hepimiz onun tepkilerini ölçüyorduk?

"O yıllardır benim küçük kardeşim gibi, tabii ki böyle bir şey olmadı."
Doğruyu söylemişti. Daha önce böyle bir şeyden bahsetmemiştik bile.
Gerçek bir abi-kardeş ilişkisi vardı aramızda.

Hoseok uzanıp şişeyi çevirdiğinde sıra tekrardan Yoongi ve Jungkook'a gelmişti. Jungkook bugün şanssız kişiydi sanırım.
"Doğruluk." Dedi Jungkook benim yaptığım gibi. Yoongi hiç beklemeden sorusunu sordu. "Geçen gün kafede otururken yanımıza gelip sana numarasını veren kıza mesaj attın mı?"

Tae ile göz göze gelmiştik ve tanrım o sinirliyken fazla komikti. "Benim bundan neden haberim yok Jungkook?" Diye sordu sert bir ifade ile Tae. Yoongi sinsi sinsi gülerken Jungkook pis bakışlarını ona yollayarak sevgilisine cevap verdi. "Çünkü önemsiz bir şeydi ve zaten mesaj falan da atmadım."

Tae hala oldukça sinirli gözüküyordu. Jungkook, Yoongi'ye "Ben sana göstereceğim." Bakışları atarken Yoongi oldukça eğlenmişe benziyordu. Anlaşılan onu köşeye sıkıştırmak hoşuna gidiyordu. "Bence bu kadar yeter yoksa benden gizlediğin diğer şeyleri de duyacağım."

Jungkook sevgilisine açıklama yapmaya çalışırken Jin konuştu. "Aslında oyun daha çok uzasa çok güzel olur çünkü manzaram fazla güzel." Dedi çıplak bedenime bakarken.

İstemsizce gözlerim Yoongi'ye gidiyordu. Benimle göz göze gelmek istemiyor gibiydi çünkü sürekli gözlerini bana değdirip uzaklaştırıyordu.

Tae ve Jungkook ikilisi arasındaki sorunu çözmüş gibi gözüküyordu. Jungkook şişeyi çevirdi ve sıra Tae ve Jin'e geldiğinde Jin uzatmadan "Doğruluk." Dedi, Tae göz devirdi. "Bu seferlik göz ardı ediyorum fakat bir daha kimse doğruluk demesin."

Boğazını temizleyip sorusunu sordu. "Bildiğim kadarı ile siz de Namjoon ile uzun zamandır arkadaşsınız. Siz hiç öpüştünüz mü?"
İkisi de birbirine bakıp ve güldüler. Jin kıkırdayarak cevap verdi "Evet fakat sadece bir kez."
Hoseok bozulmuş bir ifade ile Namjoon'a bakarken Namjoon ona bakmamıştı bile.

Tae daha fazla uzatmadan şişeyi tekrar çevirdi, sıra bana ve Namjoon'a gelmişti. Hoseok'un üzgün olduğunda her zaman beliren yüz ifadesine baktım. Tanrım fazla sevimli gözüküyordu fakat konumuz şu an bu değildi. Onun mutlu olması gerekiyordu ve belki bu şu an benim elimdeydi?

"Cesaretlilik." Dedi Namjoon. İşte ipler şimdi benim elimdeydi. "Hoseok'u öp fakat dudağından." Dedim sırıtarak. Pek istekli gözükmüyordu ve sanırım Hoseok bunu fark etmişti ki lafa atladı.

"O sanırım bunu istemiyor o yüzden başka bir şey so-"
Ve lafını kesen şey Namjoon'un onu kendine çekip öpmesi olmuştu. Birkaç saniye boyunca aralıksız öptükten sonra dudaklarını Hoseok'dan ayırdı. Sevinçle ikisine baktım. Fazla sevimlilerdi. Umarım Hoseok heyecandan bayılmazdı.

*

hadi bakim bundan sonra neler olacak.