30. Bölüm

77.1K 3.9K 1.5K
                                    

Medya: JOHN LEGEND - All Of Me


Keyifli okumalar 🦋

•••••••••••

EYLÜL

O gün benim için zor bir gün olsa da öğrencilerimle vakit geçirmek bir nebze olsa düşüncelerimden uzaklaştırmayı başarmış, beni oyalamıştı. Onlarla birlikte vakit geçirmesem düşüncelerimin sığ sularında boğulmam ve kafayı yemem an meselesi olacaktı.

Okul çıkışı Cesur'un, Melis'i almaya geldiğini görünce adımlarımı ona doğru hızlandırdım. Cesur da beni fark edince tedirginlikle bana bakıp beklemeye başladı.

Yanına varır varmaz; "Cesur." deyince; "Bir sorun mu var Eylül?" diye sordu.

"Hayır bir sorun yok, sadece beni beklemeyin diyecektim."

Cesur'un tedirginlikle bakan bakışları yerini kızgınlığa bıraktı. "O ne demek?"

"Yani kendi evime gideceğim, Poyraz'ın evine gitmeyeceğim." dememle Cesur olduğu yerde gergince kıpırdanarak sesli bir soluk verdi. "Abimin kesin emri var Eylül, evine ya da başka bir yere gidemezsin."

Cesur'dan duymayı beklemediğim sözleri kısa bir anlığa şaşırmama sebep oldu. Benim sessizliğim uzayınca Cesur konuşmaya devam etti. "Abim, senin evden gitmek isteyeceğini anlamış olmalı ki bu konuda özellikle uyardı Eylül. Üzgünüm ama bizimle gelmek zorundasın.''

Poyraz beni bir kez daha şaşırtırken neden hala evinde kalmamı istediğini anlayamıyordum.

Tunç ölmemiş miydi?
Evim artık güvenli değil miydi?

Öyleyse neden onun evinde kalmak zorundaydım?

Poyraz'ın, Tunç'u öldürdüğü aklıma gelince miden düğüm düğüm oldu ve yüzümü buruşturdum.

Koluma dokunan elle düşüncelerimden sıyrıldığımda Cesur başıyla kapıyı işaret etti. ''Hadi Eylül.''

''Cesur, Tunç...'' desem de cümlemi tamamlayamadan Melis yanımıza gelince susmak zorunda kaldım.

''Ben hazırım.''

Cesur, Melis'e gülümseyip elinden çantasını alarak boşta kalan eliyle Melis'in elini tuttu ve el ele ilerlemeye başladılar. Ben seslenince durmak zorunda kalıp bana döndüler.

''O zaman İlayda eve gelsin.''

Cesur; ''Tamam.'' deyince Melis sevinçle el çırptı. ''Yaşasın İlayda ablam bize gelecek.''

~~~

Demir pastaneden içeriye keyifle girdiğinde İlayda'yı masada oturmuş, genç bir adamla sohbet ederken buldu. Karşısındaki adam hafif tebessümüyle dikkatle onu dinliyordu. Merakla onlara bakıp tezgaha doğru yavaşça ilerlemeye başladı. İlayda da onu fark edince ona doğru gülümseyip başıyla selam verdi ve yeniden karşısındaki adama döndü.

Bir süre sonra müşterilerden biri seslenince İlayda kalkmak için hareketlendiğinde Demir'le göz göze geldi. Demir başıyla oturması için işaret edince oturmaya devam edip bir kez daha karşısındaki adama döndü.

Demir ise müşterinin yanına gidip siparişini aldı. Müşterinin siparişini götürdükten sonra İlayda eliyle gelmesi için işaret edince de onların masasına doğru ilerledi.

İlayda'nın yanındaki boş sandalyeye oturdu ve oturduğu sandalyesini İlayda'ya yaklaştırdı. Soru dolu gözlerle İlayda'nın yeşilliklerine baktığında İlayda karşısındaki adamı işaret edip; ''Serkan iş başvurusu için gelmiş. İş deneyimi konusunda da yeteri kadar deneyimi var ve bize yardımcı olabilecek gibi duruyor."

EYLÜL (Raflarda)Where stories live. Discover now