Bana Bir Masal Anlat Baba..

835 23 12
                                    

Biliyorum dostlarım uzun zaman oldu. Anca bugün, kendimle olan çelişmelerime son noktayı koyabildim çünkü. Bugün emin oldum her şeyden, bugün farkettim,bugün anladım,bugün gördüm... İngilizce derslerinde Reader at Work'umun kenarına aldığım notları farkettim bugün.

Eylül'ün, Azra'nın yaşamımın gerçekten bir parçası olduğunu anladım... Masalların sadece kitaplarda güzel bittiğini farkettim bugün.. Her masalın sonunu bugün öğrendim ben.... U.Y.

"Tanışmak zorunda mıyıız?" diye oflarken kapının önünde buldum kendimi..Ben evin yıkılmasını, Dünya'ya meteor çarpmasını falan beklerken girdi içeri.

Nazikçe uzatılan eli geri çevirmedim, "Merhaba Eylül."

Nasıl sesleneceğimi kestirememiştim. İçimden 'baba de' diye yükselen sese gülerek cevap verdim, "Hoşgeldiniz."

"Eymen yok mu Bahadır?"

"Hayatım o annesinde kaldı dün gece."

Gözlerim büyüdü. Cidden sinirime dokunmaya başlamıştı. Ben farkında olmadan boynumda beliren damar annemi ürkütmüş olacak ki konuyu değiştirmeye çalışıyordu.

"Eylül'cüm misafirimize kahve yapar mısın?"

"Tabi" diyerek kalktım yerimden.. Kahveleri pişirip içeri döndüğümde belli ki annemden ne konuşacağı hakkında taktik almıştı ki, hazır görünüyordu.

"Ellerine sağlık kızım."

Giderek pot kırmaya devam ediyordu ve annem biliyordu ki ben bu adamı boğarım.

"Demek basketçisin."

"Evet, öyleyim."

"Mevkin ne?"

"Kaleciyim."

"Anlamadım pardon?"

"Şaka yapıyorum, oyun kurucuyum ben. "

Hafif bozulmuş yüzüyle gülümsemeye devam ediyordu.

"Annen senden çok bahsetti. "

"Sizden pek bahsetmedi bana."

Annemin ciddileşen suratı hoşuma gitmemişti. Bir süre daha sonra müsaade isteyip kalktı Bahadır Bey zaten..Onun ardı sıra dışarı çıktım biraz hava almak için. Ben basket sahasına doğru yürürken karşıdan bir karaltı geliyordu bana doğru. 'Eylül!' diye seslendi, çok yakından tanıdığım bu ses.

Masaldı bu.

"Konuşalım mı biraz? "

Konuşmuyordum onunla. Bitmişti benim için. Nasıl olsun ki? Bana onlarca yakıştırmayı yapan, rezil etmek için yer arayan bir insan... Ne arar benim ailem dediğim çevremde.?

Arkamı dönüp ters yöne doğru giderken koluma girdi Masal. "Eylül lütfen sadece birkaç dakika."

Çardakta oturduk biraz.Benden af diledi. Sıkılmıştım bu kovalamacadan, "Masal, seninle konuşmak istesem oturur konuşurum. Beni ne kadar yaraladığının farkında değil misin sen? Nasıl böyle bir durumda af dilersin?! " Konuşma orda bitmişti benim için.. Çardaktan kalkıp eve geldiğimde tek hedefim uykuya sığınmaktı....

Ertesi gün annem seslendi, "Eylüüül!"

"Ne oldu?" diye kafamı kaldırdığımda ufak çaplı bir çığlık attı, "Halen hazırlanmamışsın?"

"Evde oturmak için hazırlanmama gerek yok anne."

"Hayır güzelim, evde oturmayacağız, kahvaltıya gidiyoruz."

AnnenWhere stories live. Discover now