41.bölüm⚡ Düzenlendi

4.9K 168 4
                                    

Yeni bölüm bekleyen arkadaşlar
Sizleri daha fazla merakta bırakmak istemedim. Destekleriniz ve yorumlarınız için çook teşekkür ederim. İyiki varsınız🌹

Keyifli okumalar diliyorum..

                          * * *

Yol boyu Ergün, Zerya'ya Üniversitedeki günlerimizi anlattı sadece bunları anlatmakla kalır mı? Ergünse bu kalmaz ah ah
Ergün seni alan kız ağlasın be oğlum. Yansın kara talihine...

Bir insan karısına kocasının çıktığı kızı nasıl tavladığını anlatır mı? Anlatmaz ama Ergün normal biri olmadığı için e bide Zerya'nın; Abi sen anlat bakma Adar'a olmuş bitmiş gelmiş geçmiş, eeee kız ne dedi sonra diyerek meraklı meraklı sorması yok mu!.. 
Birdiler iki oldular yeminle yedin ömrümü Ergün yedin.

-Abicim ne var bunda yenge sıkıntı yapmıyor bak relaks ol sen ya!..

-Ben reklaks olacam Ergün az kaldı lan oğlum az sus az.

-Adar merak ettim ama desin lütfen kız ne yaptı?..

-Zerya camı aç sen biraz oksijen girsin içeri sen arkada havasız kaldın hadi canım hadi

Omuz silkerek arkasına yaslandı Allah'ım bide tavır yapıyor!..

Sonunda Muratların evinin önüne geldik, bir ara bu yolculuk bitmez ama sen bitersin Adar dedim düşünün siz halimi bendeki tükenmişlik sendromunu.

-Ender mal mal gülme çakacam abicim şimdi. Arabayı park eden Ergün Zerya'ya dönüp; yenge ben sana sonra anlatırım dedi gülerek Zerya'da; tamam abi unutma ama  dedi. Ben naptım o ara dersiniz? Sizinle uğraşılmaz diyerek kafa sallayarak çıktım arabadan.

Bahçeden tebessüm ederek bize doğru gelen Murat'la sımsıkı kucaklaştık. Zeryayla'da tanıştılar.

İçeriye girdiğimizde; Hilal teyze salonda gülerek karşıladı bizi. Murat tek çocuktu çok istemelerine rağmen başka çocukları olmamış. Bu yüzden mi bilinmez Ergün'le beni Murat'tan hiç ayırt etmez; sizde benim birer oğlumsunuz derdi.
Annemin yokluğunu hissettirmedi sağolsun. Ergünle çok kaldık burda. Sıcak çorbalar, yaprak sarmaları, hasta olduğumuz da kaynattığı nane limonlar...

Hilal teyzenin Annemin aksine elinde terliği olmaz. Daha çok elinden düşürmediği örgünün şişlerini göstererek kızardı bize. Anneme bunu dediğimde naptı dersiniz?..
Hilal teyze'ye koca bir kaç paket renkli ip ve yanındada her numarasından olan şişler aldı hemde hediye olarak.

Hilal teyze annemin gönderdiği ipleri çok beğenmiş o iplerle ne yapacağını sayarken bizde üç arkadaş aceba kaç numaralı şiş kime nasip olacak diye geçirdik içimizden.

Aferin sana lan Adar. Ulan hiç mi bizi düşünmedin be oğlum sen niye verirsin Anam'a bunları!..
En son kaba etime dürtmüştü eve gece yarısı geldiğim için, üç gün yandı lan. Haklıydı da Murat.

Birgün fazla içmisiz kafa gidik gelik tabi. Hilal teyze kapıyı önce yüzümüze kızıp kapadı, ardından
da gülerek içeri aldı. Banyoda kustuk falan bizi salonda gülerek beklediğinde mal mal güldük bizde, sanırım iki numaralı şişti hepimizin sağına soluna kızarak dürttüğü!..

Ne halt yemeye içerisiniz siz he?. Analarınız sizi bana emanet etti. Hele sen Murat bir ay büyüksün bu ikisinden, Abilik edeceğine sen onlardan daha çok içmişşin diyerek kızmıştı bize sırayla.
Bir an içim ürperdi ne günlerdi ya, bizde haketmiştik tabi orası ayrı...

-Hoşgeldiniz oğlum!..

-Hoşbulduk Hilal teyzem diyerek eline uzandım, sımsıkı sarsıldım özlemişim seni Hilal teyzem.

BARAN(Mardin'de Bir Anlaşma)⚡Where stories live. Discover now