BARAN(Mardin'de Bir Anlaşma)⚡

53.bölüm⚡ Düzenlendi

Agâh'ın ağzından...

Gülsanem arıyor!...

Alo...

Agâh ben sana biraz sert çıktığımın farkındayım içim rahat etmedi uyuyamadım kırıldın mı bana?..

-Yoldayım Gülsanem gelince konuşalım!

- Ne ciddi misin sen?

- Evet az kaldı varmak üzereyim!

Delisin sen diyerek güldü

-Aslında değilim ama senin başka şekilde anlayacağın yok, ikna gücüm fena sayılmaz ayrıca bu saatte gelmek zorunda bırakan da sensin diyerek güldüm.

-Odam ikinci katta Agâh, balkonun olduğu yer tam önünde büyük bir ağaç var ona çıkman lazım ve  sonra balkona geçersin

-Kendimi şuan ev soygunu yapacak bir zanlı gibi hissetmem normal mi! dediğimde sesli gülmüştü

-Bu saatte başka yerde konuşamayız Agâh

Kısa bir süre sonra evlerinin oraya geldiğimde, aracı arka tarafa park ettim. Ön tarafta dikkat çekebilirdi. Gülsanem'e geldiğimi bildiren bir mesaj attım.

Etraf zifiri karanlıktı, bahçeye girdiğimde balkonun karşısındaki ağaca baktım; gece gece bana birisi bunu yapacağımı söylese bir taraflarımla gülerdim.
Eşofman üstümün kollarını sıvayarak ağaca çıktım Gülsanem ağacın kapattığı balkonun köşe kısmına gelmişti; Agâh!...

-Aşağıya bakma çıktım bile gülerek el salladım. Balkon korkuluklarına ellerini koyarak güldü; Ne ara çıktın sen hadi atla!..

Biraz daha yaklaşıp atladığımda şiddetli bir acı hissettim kolumda. İster istemez ağzımdan ufak bir inilti çıktı. Diğer elim koluma gitmişti

-Ko- kolun kanıyor Agâh!..

-Sessiz ol Gülsanem hadi içeri geçelim dediğimde hızla başını salladı. Lânet olsun çok yanıyordu

-Ben banyodan ilk yardım çantasını alıp geliyorum hemen

-Tamam

Kolumu incelediğimde baya derinden soyulmuş boydan boya, tuttuğum elimde kan olmuştu.

Gülsanem getirdiği ilk yardım çantasını açıp oturmuş olduğum yatağın ucuna oturdu

-Kolunu uzat Agâh!..

Kolunu uzattığımda önce kanı temizledi ufak ufak sızıntı olan yerli tekrar sildi. " Şey bu biraz acıtacak ama mikrop kapmaması için gerekli"

-Dayanabilirim diyerek tebessüm ettiğimde hiçte emin olma der gibi bir bakış attığında sürdüğü şey gerçekten canımı yakmıştı dudaklarımı birbirine bastırıp gözlerimi yumdum

-Bu gerçekten çok yaktı!..

-Söylediğimde ciddiye almamış olman ne üzücü dediğinde tek gözümü açtım

- Sen şimdi gerçekten buna mı takıldın Gülsanem?

-Canının acımasına takıldım Agâh! Derin bir sıyrık ve boydan boya, daha derin olmadığı için şükrediyorum.

Etraf çok karanlıktı dalı farkedememiş olmam benim hatam değil diyerek kapalı diğer gözümüde açtım.

Bitti dediğinde bakışlarım koluma indi, gazlı bezle ince bir şekilde tamamını sarmıştı, hangi ara bunu yapmıştı eli gerçekten hızlıydı!..

-İyibmisin?

Kolumu kaldırarak tebessüm ettim; gerçekten elin hızlı güzel gözüküyor dediğimde tebessüm ederek ilk yardım çantasını toplayarak ayağa kalktı