BARAN(Mardin'de Bir Anlaşma)⚡

65.bölüm⚡ Düzenlendi

Yeni bölümden herkese kucak dolusu selamlar💖😘

Umarım gününüze renk kata bilirim. Keyifli okumalar 😇🍀

               *        *         *

Zelal hanım aşağıya inerken, dış kapıya doğru ilerleyen oğluna seslendi

-Agâh!.. Agâh!..

Agâh merdivenlerden telaşlı bir şekilde kendine doğru gelen annesine gözlerini kısarak  baktı" Buyur Ana!

-Dur hele bir oğlum diyeceğim var!

Zelal hanım oğlunun yanına gelerek derin bir nefes aldı

-Oğlum hazırlansam da benide Dilzar'lara bıraksan. Yakındır bildirim de işte ayaklarım ağrır az beklersen hazırlanayım hemen!

Agâh tek kaşını kaldırırak annesine baktı! Dilzarlar'ın evi üç dört ev ilerisindeydi ve saate bakarak başına yana doğru eğdi. Sabahın 9 du.

-Şimdi bu saatte mi gitmek istersin Ana!

Zelal hanım ister istemez paniklemişti bide oğlunun böyle şüpheyle bakması yok mu!

-Ay oğlum ne olmuş saate! Hem sen bu saatte kızla buluşmaya giderken birşey yokta ben komşuma giderken niye saat sorun oluyor!

Agah ellerini teslim olmuş gibi kaldırarak tebessüm etti

-Tamam haklısın Ana! Hem düşürme yüzünü yerim senin canını. Sadece şaşırdım o kadar

Zelal hanım şimdi söyleyeceği şeye oğlunun vereceği tepkiyi gerçekten merak ediyordu boğazını temizleyerek söze girdi

- Hem hayırlı bir işleri vardır, onun için erken gitmem iyi olur! Neyse ben hazırlanayım da birlikte çıkalım.

İndiği merdivenlere yönelen Zelal hanım, merdivenleri çıkmadan ardına dönüp oğluna baktığında oğlunun söylediği şeyi yeni idrak etmiş olduğunu anladı. Zira öfkesi gün yüzüne çıkmaya başlamıştı. Zelal hanım içinden bu duruma gülerek hızla odasına çıktı...

Agâh annesinin söylediği cümleyi önce anlamadı! sonra aklına gelen ihtimale olumsuz anlamda başını salladı. Ellerini belinin iki yanına atarak sakinleşmek adına derin bir kaç nefes aldı. Sonuçta hayırlı başka işlerde olabilirdi demi ama!Tüm keyfi kaçmıştı resmen

Arabaya bindiklerin de, Agâh annesine doğru baktı şimdi nasıl sorabilirdi ki bunu!

-Oğlum niye öyle boş boş bakarsın!

-Şey hiççç öylesine Ana! Ben arabayı çalıştırayım o zaman!

Zelal hanım içten içe kıkırdıyordu. Bu yaştan sonra ne durumlara kalmıştı ama oğlu mutlu olacaksa bu durumdan hiçte gocunmazdı. Oğlunun hislerinin gayet farkındaydı.

Dilzarların evlerinin önüne geldiklerinde Zelal hanım bu kısmı da hallettik mi tamamdır diye düşündü! Arabadan inerek kapıyı kapatmadan eğildi; "Oğlum kapıya kadar gelmişken bi beş dakika da olsa uğrasaydın"

Yok Ana! demişti ki; Dilzar bahçe kapısına çıktı.

İçtiği tebeşir tozu gerçekten etki etmiş ateşi çıkmıştı. Agâh'ın görmemesine dikkat ederek Zelal hanıma göz kırptı.

Zelal hanım hızla Dilzarın yanına geldi

-Kızım neyin var senin? diyerek ellerini Dilzarın yanaklarına koydu. Uuuu sen yanıyorsun kızım!

Dilzar Zelal hanıma sarılarak kulağına doğru eğildi

-Sen içeri geç Zelal teyzecim bundan sonrası bende! demişti gelen gülme isteğini tutmaya çalışarak