60.bölüm part (2)⚡ Düzenlendi

3.2K 155 32
                                    

Yazarın ağzından...

Yapamıyorum olmuyor gücüm çekiliyor sanki. Seni seviyorum ama yanında olmak iyi gelmiyor bana Agâh üzgünüm!...

Gülsanem'in bu sözünün üzerinden tam 2 ay geçmişti!

Hergün boşanmak istediğinden konuyu açıyor Agâh'sa her seferinde olmaz diyordu.

Gülsanem'in annesi kızının tutumlarından oldukça rahatsızdı. Zelal gibi bir kaynana, Agâh gibi bir eşe sahip olan kızı anne olamamanın verdiği öfkeyle başkalaşmıştı. Kızı için elinden gelen hiç birşey yoktu.

Gülsanemin sözleri geldi aklına "öyle güzel bir adama sahibim ki Ana! Benim eksikliğim asla onun yanında sönük kalmayacak.
Belki başka bir eksiklik olsa bu kadar kötü hissetmezdim. Bizim buralarda çocuk ne demek benden çok daha iyi bilirsin. Çevremden bu konuda her zaman eleştiri alcam, bunların ardı arkasıda kesilmeyecek. Onun yanında her zaman bu sebepten dolayı mutsuz ve huysuz olcam. Ben onunla olamam Ana! Bana verdiği değeri bilirim lakin onsuz daha iyi olacağımı biliyorum! demişti

Bahar hanım Zelal hanımla konuşmak için evlerine gitmiş kızının hissettiklerini söylemişti.

Zelal hanım usulca başını salladı
"Nedeyim bahar dilim gitmez boşanmalarına ama madem Gülsanem böyle ister sende gelmişsin dersin oğlunu ikna et boşanmaları ikisi içinde iyi akşam konuşurum ben.

Agâh akşam eve geldikten sonra  odasına çıkmıştı yorgundu bedeni değil belki ama yüreği yorgundu. Biraz dinlendikten sonra annesigilin odasına indi babası yemekte konuşmak istediklerinin olduğunu söylemişti.

Derin bir nefes alarak girdiği kapıdan yarım saatin sonunda gözleri dolu ve sesi kısılmış olarak çıktı. İlk kez anne ve babasına bu denli sesini yükseltmişti belki!

Odasına girip sertçe kapısını kapattı eliyle yüzünü sıvazladı

-Lanet olsun niye böyle olmak zorunda niyeee!..

Kapısının tıklanmasıyla birlikte Zelal hanımın sesi geldi "konuşalım az oğlum bilirim iyi değilsin girmeme müsade varmı?

Agâh kapıyı açtı "o nasıl söz ana buyur tâbi.

Ağır adımlarla tekli koltuğa oturan Zelal hanım oğluna baktı gözleri kan çanağına dönmüş.

Bir süre oda da volta atan Agâh annesinin yanına gidip oturdu.

-Artık zorlanırım Ana! Ben kime ney ettim ha? Oğlunun dolan gözlerinden kaçırdı Zelal hanım gözlerini evladına içi bir kez daha yandı.

-Dilzara aşık oldum benden yaşca küçüktür bacımın arkaşıdır komşu kızıdır yapma etme dedim derken sertçe kalbine vurdu "Aha burası dinlemedi Anaaa! seneler sonra açıldım ona, onunda gönlü varmış meğer! işte o gün düğün bayram etti burası derken tekrar kalbine vurdu. İki yıl bekledim sonra kariyer dedi ayrılmak istedi bitirdi bitti...

Derin bir kaç nefes aldıktan sonra gözlerinden akan bir kaç damla yaş gömleğine düştü. "Sonra Gülsaneme denk geldim sevdim güvendim inandım. Herşey yolunda gitti evlendik bir sene oldu ki; Anne olamayacağını öğrendi işte o günden sonra bizim  için hiç birşey eskisi gibi olmadı. Tam 5 yıl ona böylede kabulümsün demekle geçti. Şimdi duyduğum şeyse; onunla ayrılmam gerektiği ondan da ailesindende sizdende duyduğum şey buuu...

Peki ana peki diyesin Bahar teyzeye bu iş Gülsanemin isteği üzerine bitecek. Hızla yerinden kalkan Agâh odasının kapısını açıp çıkacağı sıra; Zor geldiğini biliyorum evlat! iki gönül meselende yakıp kül etmiştir seni. Emin ol Gülsanemle hakkınızda böylesi daha iyi. Dilzar meselesindeyse sebebini başta söylemeliydi sana ama anlaşılan o ki ayağına taş yoluna engel olurum sandı.

Usulca başını anasına çevirdi Agâh "en çokta buna kızarım ya ana!  Demeye değer bile görmedi yada dediğin gibi öyle düşündü ama bilmeye hakkım vardı. Vazgeçmezdim iyi olana kadar beklerdim. Gülsanem'de aynı şeyi yapıyor Ana! Ona kabulümsün karımsın demişim o ise boşanmak istiyor. Sadece kendilerini düşünen kişileri sevmem benim bencilliğim Ana!diyerek çıktı.

Zelal hanım oğlunun çıkması ile göz yaşlarını serbest bıraktı...

6 ay sonra...

-Adar oğlum Agah abine seslenesin yemek hazırdır.

HOlur Ana!

Agah'ın annesiyle konuşmasının ardından tam bir ay sonra Gülsanemle boşanmışlardı. Gülsanem boşanma kararının ardın dan adliye koridorunda koşup Agâhın kolunu yakalamış; "Özür dilerim Agâh eksikliğimle seni eksik bırakmak istemedim demişti. Agâh alınan kararın ardından öyle hızlı çıkmıştı ki ona yetişmek için nefes nefese kalmıştı Gülsanem.

Agâh hızla kolunu çekti "Sana defalarca eksikliğin kabulüm o eksiklik değil imtihan demiştim. Beni düşünerek değil kendini düşünerek verdin sen bu kararı, duyacağın olumsuz sözlere kulaklarını kapatmaktansa Agâhı boşarım demek kolayına geldi Gülsanem. İstediğin oldu bir daha asla karşıma çıkma deyip çıkmıştı adliyeden...

O ğünden sonra Agâh iyice içine kapanmış kendini sadece işlerine vermişti. Boşanalı 6 ay olmuştu ama Agâhın boşanmasını fırsat bilen genç kızlar Agâh'a yaklaşmak için fırsat kollar olmuştu. Zelal hanıma hergün bir kaç kadın gelir kızını överdi.

-Bey artık usandım! Bir hal çaresi bulmak lazım sanırsın genç kızım vardır gelirler oğullarına almak isterler.

Hasan bey Zelal hanımın sitemine gülerken Zelal hanım yalancı bir öfkeyle "anca gül sen bey anca gül diyerek söylendi

-Hanım tam tersi işte oğluna gelir görücü derken gülmemek için zor tutuyordu Hasan bey kendini.

-Ana hayrola neden sen öfkeli, babam ise böyle sempatik diyense Adar dı.

HAbinin boşandığını duyan, bekarda genç kızı olan burayı mesken eyledi oğlum ne olsun!

-Aman Ana abime demeyesin bu konuda birşey.

- Demem oğlum dermiyim hiç! Yüzü güzel oğlumun bahtıda güzel olaydı!..

-Dert etme hanım! Zaman ilaç derler bahtıda yüzü gibi güzel olacaktır inşaallah

-İnşallah bey inşallah. Abin nerdedir o neden gelmedi seninle?

-Biraz işim var dedi Ana sanırım dolaşacak...

                         *  *  *

Yunus yanında oturan Agâha döndü "Abi dilin hecelere harflere mi küstür aylar oldu ağzından uzun cevaplar çıkmaz.

Agâh iki aydır içmeye başladığı sigaradan derin bir nefes çekerek önündeki Mardin'in manzarasına baktı dalıp gittiği manzaradan sıyrılıp usulca Yunus'a döndü gözlerinin titrediğini görmüştü Yunus, dağ gibi heybeti olan bu adam böyle tükenecekmiy di?

-Gönlümdeki ağırlık nefesimi keser oldu. Kime kızsam kime gitsem, kime ne söylesem Yunus?
Dolan gözlerini Yunus'tan saklamak için başını diğer tarafa çevirdi Agâh.

Yunus aklına gelen düşünceyi abisine söyleyecekti bugün, lakin şuan bu durumdayken bu düşüncesine kesin bir dille hayır diyecekti bundan emindi. Yarın abisi için o köye gidecek Dilzar ile konuşacaktı!

Canım okuyucularım biliyorum baya uzun bir ara oldu.

Bu bölümde final olacaktı aslında ama içime sinmedi sanırım bir iki bölüm daha uzayacak hikâye💖

Yorum ve oylarıyla destek olan okuyucularım'a kucak dolusu sevgiler🌹

BARAN(Mardin'de Bir Anlaşma)⚡Where stories live. Discover now