4.Bölüm

62 36 8
                                    

Otele gelmek üzereydik havada o kadar sıcaktı ki ikimizde çok bunalmıştık klimada içeriyi fazla soğutmuyordu. Ama İpek üzülmesin diye çaktırmıyordum taksicinin az kaldı demesi üzerine ikimizde çantalarımızı taktık ve sonunda Otelin önündeydik Otel o kadar gösterişli ve güzeldi ki umarım bizi burda çok güzel şeyler bekliyordu hemen ikimizde arabadan inip arkadan bavularımızı çıkartık ve taksiciye parasını ödeyip Otelden içeriye giriş yaptık.

"Zeynepp kuzuu burda bizi çok güzel şeyler bekliyor sen burda dur ben hemen geldiğimizi belirten imzamızı atıp geliyorum." İpeğe kafa salladıktan sonra yanda ki koltuğa oturup telefonu çıkarttım Bodrum'a indiğimden beri annemi aramamıştım daha doğrusu vakit olmamıştı hemen annemi aradım.

"Annecimm, napıyorsun beni hiç merak etme Otele yerleştim bile." Dedim

"Canım kızım annecim kendine çok dikkat et yavrum olur mu bebeğim."

"Tamam annecim şimdi benim kapatmam gerek daha sonra seni ararım." Diyip telefonu öpücüklere boğup kapattım İpekle beraber odamıza yerleşmek için işlemlerimizi yaptırıp odaya doğru yürümeye başladık içeriye girince resmen kendimi tatilde hissetmehe başladım oda resmen zenginlerin kaldığı oda gibiydi.

"Zeynep şimdi bize kıyafetlerimizi verdiler onları giyip hemen restoran bölümüne inmemiz gerekiyormuş." İpeğin söyledikleriyle kendime gelip buraya tatile değil  çalışmaya geldiğimi bir kez daha hatırlamıştım hemen sırayla üzerlerimize siyah eteklerimizi ve beyaz gömleklerimizi giyip birazda makyaj yapıp sonunda odadan çıkmıştık.

"Ya İpek ben burada kendimi çalışıyor gibi hissetmiyorum ki sanki tatildeyiz."

"Kuzu bizde sabah çalışıp akşam tatilimizi yapıca neden olsa ha ne dersin akşam şöyle güzelce yeni aldığın elbiseyide giyip sahile inmeye." İpeğin dedikleri çok hoşuma gitmişti ama nerde giyicektim ki o elbiseyi.

"Ya İpek  iyi de ben nerde giyiyim o elbiseyi sahil için çok falza değil mi?"

"Ya kızım akşam sahil kenarında eğlence varmış lobidekilerden duydum." İpekle birbirimize gülüşüp yeni görevimize yani işimize döndük en iyi şekilde yapmalıydık allahtan ki yemek yiyen çok fazla kişi yoktu buda demek oluyordu ki işim az süricekti dediğim gibide de oldu birinci gün olduğu için çok yorulmuş odaya çıkmış ve yatakta dinleniyordum İpek'te banyodan çıkmış süslenmiş bir şekilde önüme gelince çok şaşırdım ve gülmeye başladım.

"Çok mu komiğim Zeynep hanım hadi hazırlanın aşağıya sahile hadi hadii itiraz kabul etmiyorum."Aslında bende çok istediğim için hemen hazırlanmaya başladım siyah mini elbisemi giydim saçlarımı dalgalandırdık makyajı yaptık tamam şimdi hazırdık çantalarımızıda alıp sahile doğru yürümeye başladık otel sahil kenarında olduğu için sahil buraya çok yakındı. Sahile inince ayakkabılarımızı çıkarttık ve kumda yürümeye başladık burası çok kalablıktı ve aynı zamanda karanlıkta kimseyi göremiyordum.

"İpek çok karanlık benden ayrılma sakın!"

"Tamam kuzu hadi ortama karış, dans et keyfine bak." İpek dans etmeyi çok severdi bense biraz oynayıp bırakma taraftarı olduğum için İpeğin gönlü olsun diye biraz dans ettim.

"İpek ben oturuyorum beni kaybettme şurdayım." İpeğe elimle işret etmiştim ama beni duydu mu emin değildim gürültüden uzaklaşmak için biraz yürüdüm daha sonra İpeği kaybetmemek için geri döndüm.

"Ah ayağımm!!" Birden nolduğunu anlamadan ayağım burkuldu ve son anda suya düşmekten kurtuldum daha doğrusu karanlıkta beni biri tutmuştu tanımadığım biri.

"Acıyor mu?" Sesi o kadar tanıdık geliyordu ki yüzünü de göremiyordum aynı zamanda ayağım çok acıyordu.

"Çok acıyor şey ben kalkayım."

"Ya dur bak yürüyemiyorsun inat etme gel seni Otele götüreyim." Onunla gitmekten başka çarem yoktu ne zarar gelebilirdi ki beni önce kucağına aldı daha sonra birlikte ışığa doğru yürümeye başladık yüzünü görmem lağzımdı artık çok merak ediyordum.
———-

"Neee yok artık yine mi sen indir beni hemen indir indir." Yüzünü görmem ve bağırmamla birlikte beni indirmesi bir oldu şimdi ne işi vardı bunun burda benim burada onunla beraber olmamam lağzımdı.
Karşılaşmamıza sizce de tesadüf diyebilirmiydim yoksa evrenin bize oynadığı oyun mu demeliydim valizlerin karışması, uçakta aynı yerde olmamız, tatilde daha doğrusu çalıştığım otelde onun olması bence kesinlikle bize oynanan oyundu yada buna gerçekten tesadüf demem gerekiyordu. Aslında ona ilk gördüğüm an uyuz olmuştum ama şuan buz getirmiş gelmiş ve karşımdaydı daha doğrusu ayağıma buz koyuyordu onunla burada olmamızı aklım almıyordu gerçekten.

"Daha iyi misin?" Sorusuyla kendime gelmiştim bana seslenmese dalmış gitmiştim.

"Şey teşekkürler ben iyiyim gerçekten odaya gitsem daha iyi olur." Dedim

"Ya biraz daha kalsaydın, ah yani kal derken bacağın için demiştim." Gülümsedim gerçekten kalmamı istiyordu sanırım derken kalmamı bacağım için dediğini söyledi ve yüzüm düştü aslında kalmak istiyordum ama ondan nefret etmiştim sayesinde."

"Yok ben odama gideyim." Diyip ayağa kalktım ama ayağımın acısıyla geri yerime oturdum.

"Ne o odana gitmek istiyordun." Diye gülmeye başladı al işte beş dakika bile düzgün duramadan başladı gene uyuzluğa.

"Sen tam bir uyuzsun ayağım acıdı ve geri oturdum sen git istersen."

"Hayır seni odana götürücem şimdi kalkıyorsun."

"Sen bana emir mi veriyorsun?"

"Tam aksine yardım etmek istiyorum ama sen bilirsin gidiyorum." Arkasını dönüp yürümeğe başlayınca arkasından seslenmek zorunda kaldım İpeği bekleyemezdim. Yanıma gelip eğildi daha sonra beni belimden kavrayıp ayağa kaldırdı odaya çıkasıya kadarda beni hiç bırakmadı.

"Odam şurada bu arada teşekkür ederim."diyip odamo gösterdim.

"Bu odada mı kalıyorsunuz ne zamana kadar tatil yapıcaksınız."diye sorunca kalakaldım nede olsa oda otelde kalıyordu iki güne giderdi harelde nerde karşılaşabilirdik ki...

"Ee evet burada kalıyoruz şuanlık buralardayız bilmiyorum yani." Dedim aslında yalan söylemiştim ama nerden anlıyabilirdi ki burada çalıştığımı odamı açıp içeriye girdim teşekkür ettikten sonra kapıyı kapattım.

"Kuzuuu sen nerdesin öldüm meraktan."

"Hıhı ölmüşsün meraktan belli."dedim çünki İpeğe çok kızgındım.

"Ya kuzu ben biraz falza kaçırdım daha sonra seni farkedemeyince hemen odaya geldim hem bacağına noldu neden sargılı?"diye sorunca başımdan geçeni anlattım.

"Kızımm bu çocum senin alnına yazılmış benden söylemesi." İpeğin böyle demesiyle deliye döndüm sinirden İpeği cimcikledim.

"Hem çok gıcık birisi olmaz yani bizden."

"Vayy demek sende hoşlandın ondan neyse sabah bunları konuşuruz kuzu iyi gecelerr."İpeğin bana gülüp yatağa yatmasıyla ışıkları kapatıp bende yattım ve uyuyamadım sürekli düşündüm tabiki ki de kimi olucak onu gerçekten ondan hoşlanıyormuydum yada o benden hoşlanıyormuyudu çok merak ediyordum belkide benim ile ilgilenmesi hoşuma gitmişti gülümsüyordum ahh hayır noluyor bana annenin dediklerini unutma Zeynep kimseye güvende sok aklına şunu o zengin, kendini beğenmiş, gıcık biri sen ise kendi yolundasın ve kendi yolundan gidiceksinn...

•••Buraya kadar okuduysanız lütfen yorum yapmayı ve değerlendirmeyi unutmayınız iyi okumalar•••

Süpriz Aşk Kde žijí příběhy. Začni objevovat