Kitap

105 8 0
                                    

Selam ben geldiiiim:)

Nabersiniz

Neyse gittim ben okuyun bakam;)

-Niye kaba davrandın çocuğa?
-Görmüyor musun haraketlerini Arya?
-Ne alaka?
-Kusura bakma da çocuk baya yavşak!
-Sessiz ol Mira!
-Ne var ya! Öyle değil mi ama?
-Pes valla!

Arya ile gülüşerek kapıya doğru yürüdük. Tabi ben Eren'i yerden yere vururken Arya'da bana ölümcül bakışlarını atıyordu. Bi yerde haklıydı bu kadar yakışıklı bi çocuğu bu kadar gömemezdim. Okuldaki çoğu öğrenciye göre bayağı yakışıklıydı. Bunu inkar edemezdim.

-Mira!

Arkamdan gelen tanıdık bi sesle durdum. Arya'ya dönüp "ne oluyor" bakışı yolladım. Anlamadığını belirten bi bakış attığında Arya'nın kolundan çıkıp arkamı döndüm. Uppps! Ege! Ne arıyordu ki burda?

-Evet? Koşar adımlarla yanıma geldi.
-Biraz zamanın var mı? Diye sordu

Arya'ya dönüp gitmesi için göz işareti yaptım.Anlamış olacaktı ki göz kırpıp yanımızdan uzaklaştı.

-Evet. Seni dinliyorum? Kafasını yere eğip pişman bi ifadeyle
- Sabah olanlar için özür dilerim. Tam konuşacaktım ki tekrar konuşarak susturdu beni.
-Eren yavşağın tekidir. Senin onayın olmadan öyle sana yanaşınca sinirlendim. Biraz fazla tepki göstermiş olabilirim.
- Önemli değil Ege. Kafasını yerden kaldırmadan
-Gerçekten çok özür dilerim Mira!

Gerçekten pişman olmuştu. Yüzünün her miliminden pişmanlık akıyordu. Bunu gayet iyi görebiliyordum. Aniden gelen bir cesaretle elimle çenesini tutup yere bakan yüzünü kendi yüzümle aynı hizaya çevirdim. İçten bi şekilde gülümseyip

-Gerçekten Ege önemli değil! Seni anlayabiliyorum.
-Affettin mi beni?
-Affettim. Dedim gülümseyerek
-Benim gitmem lazım Arya'yı bekletmeyeyim.
-Bir saniye. Ege sözümü böldükten sonra çantasını açıp içini karıştırdı. Çantasından bi kitap çıkarttı. Çantasını kapatıp sırtına aldı tekrar. Elindeki kitabı bana uzattı.

-Bu ne? Sence ne mira allah aşkına neye benziyor. Gene rezil oldun çocuğa.

Verdiğim cevaba karşı Ege sesli bi kahkaha attı. Ben ise ona ölümcül bakışlarımı yollamakla meşguldüm.

-Sence neye benziyor?
-Uff tamam şakanın sırası değil. Ne için bu?
-Geçen gün kitapçıda bu kitaba bakmıştın ama sonra apar topar çıkınca unutmuşsundur diye sana vereyim dedim.

Yüzümde oluşan büyük bi sırıtmayla Ege'ye döndüm.

- Çok teşekkür ederim. Gerçekten unutmuşum.
-Önemli değil.

Aramızda kısa bi sessizlik oluştuğunda bunu bozan Ege oldu.

-Hadi git daha fazla bekletme Arya'yı.
-Tamam. Sonra görüşürüz.
-Görüşürüz.

Ege'nin yanından elimdeki kitapla beraber ayrılıp Arya'ya doğru yürüdüm. Arya'nın yanına vardığımda bana ne oldu diye bi bakış attı.Sonra diye cevap verdiğimde ise gülerek önüne döndü. Yakın arkadaş olmak böyle bişeydi birbirinizin bi bakışıyla ne olduğunu anlaya biliyorsunuz. Hızla bizim kafeye doğru yürüdük. Kısa bi süre içinde kafeye geldiğimizde Arya'ya bir yere oturmasını söyleyip annemin yanına doğru gittim. Annem beni görünce şaşırsada şaşkınlığı çabuk söndü.

-Hoşgeldin kuzum.
-Hoşbuldum anne.
-Tek mi geldin?
-Yok anne Arya ile beraber geldik biraz sohbet edip kafa dağıtıcaz.
-İyi yapmışsınız kuzum.
-Ben kahve yapayım o zaman. Sende ister misin anne?
-Yap bakalım banada elinden içeyim.
-Tamamdır hemen geliyo kahveniz.

Annemin yanından ayrılıp kahve yapmak için makinanın önüne gelip cezveye kahve koyup makinayı kapattım. Bu yorgunluğun üstüne filtre kahve güzel giderdi. Kahveler olunca birini anneme götürüp diğer ikisini Arya'nın oturduğu masaya götürdüm.

-Ellerine sağlık güzelim.
-Afiyet olsun.

Arya ile kahvelerimizden birer yudum alıp birbirimize baktık.

-Önce sen. Diye lafa atladı Arya
-Tamam peki anlatıyorum. İyi dinle bi daha anlatmam.
-Tamam anlat hadi.

Arya'ya sabah olanların hepsini detaylıca anlattım. Tabi başta ne kadar şaşırıp inanmayacak olduysa da sonradan aklına yatmış olacak ki bunu kabullendi.Sonra çıkışta olanları da tek tek anlattım.

-Böyle işte Arya hanım.
-Ayyyyy çok romantik ya!
-Töbe yarabbim!
-Ne var ya haklıyım sen sus!
-Tabi canım tabi.

Arya ile küçük atışmamızdan sonra artık içimi yiyen merakıma yenik düşerek dudaklarımı araladım.

-Arya?
-Efendim?
-Niye bana söylemedin kardeş olduklarını?

Arya sorduğum soruyla beraber şaşkına uğradığı için içtiği kahve boğazına kaçmış olduğun için öksürdü.

-Yavaş be kızım!
-Salak birden sorulur mu?
-Napayım dayanamadım.
- Şöyle açık konuşucam Mira!
-Evet seni dinliyorum.
-İkimizde Ege'ye karşı bir şeyler beslediğini biliyoruz. Hatta ben buna dün gayet emin oldum. O an o kadar kıskanmıştın ki onu Liya'nın onun kardeşi olabileceği düşüncesini aklından çıkarmıştın bile.

Tam bişey söylemek için dudaklarımı aralamıştım ki Arya beni laflarıyla susturdu.

-Hiç itiraz etme Mira!
-Ama...
-Hiç uğraşma Mira!
-Ama...
-Miraa!
-Üfff tamam be!
- Heh işte tam da bu anı bekledim. Onu kıskandığını kabullenene kadar bekledim.Aklındaki sorular cevap bulsun diye. Neden onu düşündüğünü. Neden bu olaya bu kadar sinirlendiğini anlaman için sana biraz süre verdim gibi düşün bunu.

Arya çok haklıydı. Aslında onun yaptığı bu haraketle kendimden biraz daha emin olmuştum. En azından benim açımdan iyi bişey yapmıştı Arya.

-Teşekkür ederim. Ama genede bana söyleyebilirdin. En azından kıza rezil olmazdım.
-Önemli değil. Ayrıca söyleseydim aklında ki soru işaretleri büyüyecekti.

Arya ile biraz daha sohbet ettikten sonra Arya eve gitmek için kafeden ayrıldı. Ben annemle beraber döneceğim için yarım saat daha oyalanmak zorunda kalmıştım. Yarım saat içinde sıkılmamak için telefonumda zaman öldürmeye çalıştım. Biraz sosyal medyada gezindim. Mesajlara baktım derken annem gitmemiz için bana seslenmişti. Olduğun yerden çantamı alıp annemin peşine takıldım. Eve geldiğimizde üstümü değiştirip aşağıya yemek yemeye indim. Sofrayı hazırlamaya yardım ettikten sonra yemeği yiyip odama çekildim. Ders çalışmak için masama oturdum. Saat baya ilerleyince uykumun gelmesiyle kitaplarımı toparlayıp çantama yerleştirdim telefonumu şarja takıp yatağıma yattım. Kısa süre içerisinde uykuya dalmıştım.

Bölüm nasıldııııı

Peki Liya'nın Ege'nin ikizi olması ksndkdndndnjd

Neysem bi sonraki bölümde görüşürük;)

Gece Mavisi🦋Tempat cerita menjadi hidup. Temukan sekarang