Sahil

58 7 6
                                    

Selaaaaaaam:)

Uyku tutmayınca bir bölüm daha yazdım  dedim atayım gitsin sabahı beklemeyeyim.

Votenizi alırım amaa❤️

Neyseeem kaçtım ben;)

Çadırlarımıza yerleştikten sonra sandalyelerimizi açıp oturduk.

-Kızlar?
-Söyle gülüm.
-Acaba bu sene hepimiz aynı dershaneye mi gitsek?
-Annem araştırıyordu bi dershane.
-Bana uyar zaten daha fazla bakmadık ders işine.
-Aslında bu seneki mezunlarının çoğunluğunun gittiği dershaneye gidebiliriz.
-Aynen orasını baya övüyorlar.
-Annemlerle bir konuşalım bakalım.
-Aynen.

Kızlarla konuşmayı o kadar özlemişim ki konudan konuya atlaya atlaya konuştuk. Erkekler kenarda oturuyorlardı.

-Kızlar.
-Hı?
-Hangi bölüm mü istiyorsunuz?
-Nerden geldi şimdi aklına?
-Ne bileyim öyle geldi birden.
-Ben moda tasarım okumak istiyorum.
-Yakışır güzelime.
-Sen?
-Ben Okul öncesi eğitim düşünüyorum.
-Bıcırlarla uğraşacaksın yani?
-Galiba.
-Sen Mira?
-Mimarlık.

Kızların sorduğu soruyu aslında hiç düşünmemiştim. Yada ileride kendimi Avukat, doktor, mühendis olarak görmemiştim. Birden söylediğim kelimeye bende şaşırsam da çaktırmamaya çalıştım.

-Vay yakışır.
-Nasıl aldın kararını?
-Açıkçası kızlar aldığım bir değildi aslında birden siz sorunca içime öyle doğdu babamın mesleğini öğrenmek ve yapabildiğim kadar götürmek istiyorum.

Kızlarla aramızda ki sessizliği bozan erkeklerin bizim muhabbete dalması oldu.

-Ne konuşuyorsunuz yengelerim.
-Geleceğimizi Burak'cım.
-Vaov iyiymiş.
-Sen ne istiyorsun bölüm olarak Burak?
-Eh var aklımızda bişeyler.
-Söylesene oğlum.
-Çok ısrar ettiniz hadi söyleyeyim. Karşınızda geleceğin pop starı duruyor.
-Salaksın Burak.
-Sen Mert?
-Bilgisayar mühendisliği düşünüyorum şuanlık.
-Ne cevherler var aramızda be!
-Boş yapma Burak.
-Sen Batu?
-Gastronomi bende düşünüyorum.
-Gastronomi neydi kanka?
-Aşçılık salak çocuğum.
-Sen Ege?
-Tıp.
-Oha! Ağa sen doktor mu olcan.
-Yani öyle düşünüyorum.
-Yaşlanınca sana geliriz artık.
-Ya Burak çok boş yapıyon aga.
-Sizsiniz boş!
-Peki sen Murat?
-Veteriner olmayı hedefledim şuan.
-Peki siz kızlar?
-Moda tasarım.
-Öğretmen.
-Mimar.
-Bide hepimiz çöpçü oluyormuşuz.

Burak'ın yaptığı espriyiye yarım saat boyunca güldükten sonra yemek yedik. Dinlenmek için çadırlarımıza çekildik. Arya ile muhabbet ettikten sonra dayanamayıp uykuya daldık. Sabah Burak'ın salak salak şakalarıyla uyanıp üzerimizi değiştirdik. Güzelce kahvaltımızı edip yere çömeldik.

-Voleybol oynasak mı?
-Futbola gel koçum.
-Kızım senin içine hayrettin ağamı kaçtı? Kızsın sen otur şurda.
-Hayır yani kızım diye Futbol oynayamayacak yada kaba konuşamayacak mıyım? Yok ya cinsiyetçilik yapmasanız ölürsünüz.
-Tamam reis bişey demedim.
-Diyemezsin zaten.

Kızlarla kendi aramızda kaşgöz yaptıktan sonra bizimkilerle voleybol oynadık, İp atladık vs. Saat 4'e geldiğinde denize girmek için hazırlanıp sahile yürüdük. Erkekler bizden önce girmişlerdi. Üzerimdeki elbiseyi çıkarıp güneş kreminden yüzüme sürdüm. Altım siyah üstüm ise gece mavisi renginde çapraz dekolteli bir bikini vardı. Kızlarla denize doğru yürüdük. Su göbek hizama geldiğinde yanıma yaklaşan Ege'yi gördüm.

-Güzelim?
-Çok soğuk Ege.

İyice yanaştığımızda Ege beni hızlıca kucağına alıp suya soktu kulağıma yanaşıp bişeyler fısıldadı.

-Eğer biraz daha suya girmeseydin katil olacak kalacaktım.
-Kendim girebilirdim ama.
-Gördük canım gördük.
-Hıh.
-Üff gel şuraya.

Ege'nin sırtına atlayıp beni yüzdürmesine izin verdim. Hatta işime bile gelmişti. Bizimkiler kıyıya doğru duruyorlardı. Ege'nin sırtından inip onlara doğru yürüdük. Çünkü bayağı sığdı burası. Etrafıma bakındığımda iki tane sarı kafanın Ege'ciğime baktığını gördüm. Kafamı Ege'ye çevirdiğimde kaslı vücudunun yarısının dışarıda olduğunu gördüm. Aklıma gelen hain planla hemen işe koyuldum. Allahım beni affet.

-Ayyy!
-Mira!?
-Ayağıma bişey battı galiba.
-Gel kıyıda bakalım.
-Olmaz!
-Neden?
-Bişey yokmuş zaten öyle hissetmişim.

Ege bana deliymişim gibi bakarken onu derine doğru çekiştirmekle meşguldüm.

-Neler oluyo?
-Kıyıya gitmeyelim.
-Neden?
-Yok nedeni!

Ege kafasını kaldırıp kıyıya bakındığında o iki çiyanı görmüş olacak ki bana dönüp sırıttı.

-Gözlerini oyarlar elaleme bakarsan.
-Kıskandın mı sen bakayım?
-Yoo ne alakası var.

Ege bana yanaşıp belimden sarıldı bende bacaklarımı ona sarıp onun mavilerine diktim gözlerimi.

-Ama bu gözler senden başkasını görmüyor.
-Öylemi?
-Öyle.
-Egeeeeee!
-Ne var Burak!
-Gelsenize buraya.
-Siz gelin buraya.

Bizimkilerle güneş batana kadar denizde eğlendik. Akşam yemeklerimizi yiyip sohbet ettik. Uykumuz gelince çadırlara çekildik ama benim bie türlü uykum gelmemişti. Sessizce çadırdan çıkıp çadırdan uzaklaşmadan yürüdüm. Gökyüzünün ve denizin çok net göründüğü yerden ağacın dibine oturdum. Yan tarafta ateşin etrafında sarılmış denizi izleyen baba ile kızını gördüm. Kafamı tekrar gökyüzüne çevirip derin bi nefes aldım. Ah babam canım babam ne çok özledim seni. Birden koluma dokunan kolla irkildim.

-Burak?
-Korkuttum mu?
-Biraz.
-Ne işin var burda?
-Uyku tutmadı.
-Benide.
-Gelsene.
-Gökyüzü çok güzel bugün.
-Hemde çok.
-İyi misin sen?

Burak o soruyu sorana kadar içimde tuttuğum duygularımı saklıyordum. Ama taki o soruyu sorana kadar. Gözümden damlayan yaşla Burak iyice huzursuz olmuştu.

-Kötü bişey mi oldu?
-Hayır. Sadece öyle duygusallaştım.
-Anlat hadi. Anlattıkça iyileşir derler.
-Babam... Çok özledim onu Burak. Kaldıramıyorum şuan yanımda olmamasını oysaki daha yapılacak çok fazla planımız vardı.
-Kendini üzünce baban geri geliyor mu?
-Ne?
-Üzülünce diyorum bişey değişiyor mu?
-Hhayır.
-Eee o zaman kendini üzmene değer mi güzelim. Evet çok değerliydi senin için baban ama hayat devam ediyor bak gece oldu yarın tekrar güneş doğacak günler geçiyor. Bazen acılarını gün yüzüne göstermemen gerekir.
-Nerden biliyorsun.
-Çünkü şuan herkesten iyi anlıyorum seni.
-Nasıl yani?

Burak gözlerini benden çekip denize doğru baktı. Derin bir nefes aldı. Sanki konuşmak istemiyormuş gibiydi.

-Annem beni doğururken vefat etmiş zaten sıkıntılı bir hamilelik geçirmiş. Annemi hiç görmedim anne sevgisi neydi yada anne kokusu hiç birini bilmeden büyüdüm. Babamla ben vardık sadece ben 4yaşına gelince babamla tatile gitmeye karar vermiştik. Babam benim için hem anne hem baba olmuştu. Sadece o vardı yanımda.

Konuşmada iyice zorlanan Burak durdu. Derin bir nefes alıp gözlerini denize kilitledi.

-Tatile giderken yolda babama oyuncaklarımı gösterirken karşıdan gelen arabayı görmedik. Uyandığımda hastane odasındaydım. Yanımda babamın yakın arkadaşı vardı. Ağlayarak babamı sorduğumda annemin yanına gittiğimi söyledi.

Ve artık Burak da ağlıyordu. Burak'a doğru yaklaşıp sıkıca sardım kollarımla. Alamadığı anne,abla şevkatini vermek istercesine sarıldım ona.

Bölümümüz sona erdi:(

Bölüm nasıldı kuzulaaar?

Burak'ın hayat hikayesini anlatmak istedim aslında Burak aralarında ki en neşelileri olduğu için geçmişinde ne kadar zorlu olduğunu göstermek istedim sizlereeeee;)

Neysem ilk fırsatta bölüm atmam dileğiyle İyi geceler sabah okuyacaklarada Günaydın❤️

Gece Mavisi🦋Where stories live. Discover now