Otostopçu Kız (Tamamlandı)

Bölüm 7

Barış...

Mini mutfaktaki buzdolabını açtım ve içinde hazır köfte buldum. Paketi hiç tereddüt etmeden aldım ve açtım. O kadar acıkmıştım ki bunu şu ana kadar nasıl fark etmedim bende anlamadım. Açıp kapattığım dolapların birinde sonunda küçük bir tava buldum. Tezgahtaki yağdan biraz içine koydum.

Ocağa aldım tavanın altını açtım ve ısınmasını bekledim. O sırada ayaklarıma dolanan Şeker'in kötfe kokusuna geldiğini anladım. Eğildim başını okşadım. "Merak etme sana da bana da yeter bu köfteler ufaklık." dedim.

O an sanki gözümün önünden bir şeyler geçti. Bu anı bir kez daha yaşadığımı hissettim. Şeker sanki daha önce de hayatımda varmış gibiydi. Şeker'in havlamasıyla kendime geldim ve hızla yerimden doğruldum. Yağ kızmaya başlamıştı hızlıca köfteleri içine dizdim ama sıçramasına engel olamadım. Elime gelen kızgın yağ canımın acımasına neden olmuştu.

Suyu açıp elimi yıkadım ve yeniden buzdolabını açtım. Ayran olması yüzümü gülümsetmişti. Kötfe ayran ikilisi sevdiğimi annem iyi bilirdi. Belli ki bu da onun organizasyonuydu.

Ayranı da elime aldım ve tezgahın üzerine koydum. Şeker'in yardım ister gibi havlaması üzerine yanına doğru gittim. Banyonun önüne gelmiş bekliyordu. "Ne oldu ufaklık anlat bakalım" dedim. Sanki cevap verecekmiş gibi bekledim. Ama hiç beklemediğim bir şey oldu. Banyonun içinden kar tanesi gibi bembeyaz bir tavşan çıktı.

"Aaa Şeker sana arkadaş varmış burada bak." dedim eğildim kucağıma aldım onu da. "Sen nasıl tatlı bir şeysin. O cadı kızın tavşanı mısın sen bakalım." dedim kucağımda mutfağa doğru ilerledim. Şeker de bizi takip ediyordu. "Kıskanma seni de seviyorum ufaklık. Sahibini özlemişsindir sende şimdi. Onu buradan çıkarsak eğer bulacağım." dedim.

Kızaran köfteleri yanmaktan son anda kurtarıp ters çevirdim. Diğer tarafları da kızarınca tabağa aldım köfteleri. Ekmek aradı gözüm ama nerede olduğunu bilmediğim için sırayla bakmak lazımdı. Yeniden açtım dolaplara baktım. 1 tane bulmuş olmam tabiki de beni sevindirdi. Açlıktan guruldayan midem daha fazla sabredemezdi.

Ayranımı da koyunca yaptığım ekmek arasını tepsiye koydum Şeker yeni arkadaşı tavşanla oynuyordu. Onlara da kötfe koydum ve camın önünde duran küçük masaya ilerledim. Camdan dışarıya baktım ama ağaçlar vardı pek bir şey görünmüyordu.

Oturdum yerime ekmeğimden koca bir ısırık aldım yüzümde oluşan memnun ifadeyle yemeğe başladım. Açlık çok zor bir şey. Malum aç ayı oynamaz diye boşa dememişler. Son lokmamı yiyip ayranımı da içince arkama yaslandım.

Başıma bir ağrı girdi elimle ovuşturdum. Başıma masaj yapıp rahatlamaya çalıştım. Ece hala gelmemişti. Bana fazlaca kızmış olmalıydı. Ama bu oyunu kendi istemişti.

Şeker birden kucağıma atlayınca eğildim tavşanı da aldım yanıma.

Kapıdan tıkırtı sesleri gelmeye başladı ve daha sonra kapı açıldı. İçeri giren Ece önce nerede olduğuma baktı sonra da kucağımdaki minnoşa.

"Supi kızım. Tavşanımın sende ne işi var ver onu bana." diyerek yanıma gelmeye başladı. Burnundan soluyordu. Ne kadar sinirli bir kızdı bu böyle.

Şeker korkudan kucağımdan inerek kaçtı. Bende tavşanla ayağa kalktım. "Supi mi? Bu ismi çok aradın mı?" diyerek dalga geçmeye başladım.

"Barış gözünle burnunun yer değiştirmesini istemiyorsan yavaşça tavşanımı bana ver. O benim en değerli varlığım." dedi. Bak sen küçük hanıma.

"Supi yerinden gayet memnun. Değil mi tatlım?"dedim ve tavşanı dinler gibi yaptım.

"Hem sen buralara ne yaptın böyle?" dedi ve etrafına baktı.

"Eee ev sahibi bizi aç bırakıp gidince başımızın çaresine baktık ne yapalım." dedim.

"İyi, zıkkımlandığına göre benim olanı bana ver hemen!" dedi.

"Ne şiddet meraklısı bir kızsın sende canım. Bu güzelliğe bu sinir yakışıyor mu hiç?" dedim yanına yaklaştım.

Saçlarını kulağının arkasına atarak "Bu kızıl saçlar bu mavi gözler sen peri kızı gibisin." dedim büyülendiğimi belli ederek.

Tavşanı elimden aldığı gibi bacak arama tekme atarak beni yere fırlattı.

"Kural 1: Bana haddinden fazla yaklaşmayacaksın.

Kural 2: Her fırsatta bana dokunmayacaksın.

Ve kural 3: Benim olana asla el sürmeyeceksin. Yoksa bir dahakine daha sert olurum." dedi ve beni acı içinde yerde bırakıp gitti zalımın kızı.

...