Otostopçu Kız (Tamamlandı)

Bölüm 16

Sabah erkenden uyandım, erken hatta çok erken. Elimi yüzümü yıkadım sporcu taytımı giydim, tişörtümü giydim ve ayakkabılarımın bağcıklarını bağladım. Gayet rahat bir şekilde yataktan kalktım. Biraz kendimi esnettim sonra ellerimi birleştirdim ve çıtlattım. Kafamı sağa sola çevirdim ve huh işte hazırdım!

Keyifli bir gülümseme ile odadan çıktım. Benim odamın yani canım odamın - şimdi kıymetini daha çok anlıyordum- önünden geçtim ve tabiki de kapıyı açıp bakmadım!

Acaba baksa mıydım? İyi miydi? Neyse ya. Sonra... Belki sonra...

Sakince merdivenleri çıktım üst kata geldim malum kapının önünde durdum. Sonra kapıyı olabildiğince sert bir şekilde açarak "Koğuş kalk!!!" diye bağırdım.

Asu yerinden sıçramıştı bile. "Neler oluyor ya? Deprem mi oldu?" diyerek doğruldu yatakta.

"Ahh kusura bakmayın prensesim güzellik uykunuzu böldüm ama çok taze sporumuz var kahvaltı da. Yani acilen kalkman lazım yoksa soğur falan maazAllah." dedim. Ellerimi göğsümde birleştirdim ve gayet ciddi bir yüz ile ona baktım.

"Ece.. Ne diyorsun sabah sabah Allah aşkına ya. Hem böyle insan mı uyandırılır. Uyuyacağım ben çıkarken kapıyı da kaparsan sevinirim." diyerek yatağa tekrar gömüldü.

"Ahh kuzum anlatamadım galiba. Sana kalk dedim!" diyerek yanındaki sürahiyi aldım ve başından aşağıya boşalttım. Evet en büyük hobim bu diyebilirim.

"Sen!  Sen ne yaptığını sanıyorsun ya bu ne cüret?" diyerek ıslak bir tiple kalktı.

"Asıl sen bana bak. Dün yaptıklarını unutmadım. Sana bunun bir cezası olacağını söylemiştim. Beni bilirsin fit olmak kolay değil. Ee malum sende spordan nefret edersin. Aksi gibi de yemeğe bayılırsın. Düşündüm de bugün benimle aç karnına mükemmel bir spor yapacaksın. Eminim sana iyi gelecek. Baksana her yerin yağ bağlamış." dedim Asu suratıma bön bön bakarken.

" Sen ciddisin. Ben ve spor mu? İkisini  aynı cümlede kullandığına emin misin? " diyerek tısladı.

İki adım yürüdüm sandalyenin üzerindeki havluyu aldım ve suratına fırlattım.

" Aşırı ciddiyim. Ve bekletilmeyi sevmem. Seni aşağıda bekliyorum süren 5 dakika. "

" Yaa Ece off ama ya. "

" 4 dakika 50 saniye kaldı. " diyerek odadan çıktım.

...

Tüm sahili 5 kez turladıktan sonra Asu artık nefes alamaz hale gelmiş bir ağaca yaslanmıştı.

"Ne.. Nef.. Nefee..."

"Efendim canım bir şey mi dedin?" diye sordum gayet iyiydim. 5 tur benim için vız gelir tırıs gider.

"Nefes alamıyorum. Ölüyorum galiba." dedi yere oturdu.

"Kıyamam. Ama daha yeni ısınmıştık. Neyse hadi acıdım al bir yudum su iç." dedim elimdeki şişeyi ona uzattım.

"Çok kötüsün biliyorsun değil mi?"

"Aşk olsun ya burada seni düşünüyoruz yani. Bunun kötülükle ne alakası var aksine iyilik yapıyorum ben sana. Çok dua edersin sonra bak." dedim ve kalktım. Elinden tuttum kaldırdım.

"Eh madem durduk o zaman biraz hareketlerden yapalım. Bana bakacaksın ve aynılarını yapacaksın." diyerek komut verdim.

"Tamam başımın belası tamam."  dedi pes etmişti. Benimle inatlaşması boşunaydı. Çocukluğumu bilirdi o benim. İnatla bu hayatta nasıl yaşamaya çalıştığımı bilirdi. Direnmenin bir anlamı yoktu yani.

...