Bölüm 30

228 19 24
                                    

1,5 ay önce...

Barış...

Burnuma gelen mis gibi kokuyla gözlerimi açtım. Yüzüme yerleşen gülümsemenin yanında evimde mutlu ve huzurlu olmanın verdiği mutlulukta vardı.

Sıcak yatağımdan kalktım ve yatağımın yanı başındaki terliklerimi ayağıma geçirdim. Evde terliksiz dolaşırsam büyük fırça yerdim. Hasta olursam nazım hiç çekilmiyormuşta.

Kokunun geldiği yöne doğru giderken ayağıma dolanan cici kızı aldım kucağıma. "Şeker kız sende kokuyu aldın değil mi? Gel bakalım evimizin kraliçesi neler yapmış bize." dedim ve onu aldığım gibi mutfağa gittim.

Kulağında kulaklığı ki müzik dinlemeyi çok sever canımın içi, bizi uyandırmamak içinde kulağına takmış. Kapının pervazına yaslanıp onu izlemeye başladım. Sessizce ama aşkla. Bilge, benim ilk ve son aşkımdı.

Dolaptan çıkardığı zeytini masaya koydu, koyarken de bir tane ağzına atmayı ihmal etmedi tabi. Eğilip fırına bakmaya çalışırken hızlı adımlarla yetiştim ona.

"Hop hop aşkım ne yapıyorsun?" diyerek ona engel oldum ve sandalyeye oturttum. Sabah sabah benim için uğraşıp yaptığı  poğaçaları onun bana attığı şaşkın bakışları eşliğinde fırından çıkarttım.

Sonra dönüp canım karımın alnına bir öpücük kondurdum. Önüne düşen kızıl saçlarını geriye attı ve kulaklığını çıkarttı. Ben gelecek azara karşı kendimi hazırlamışken o sakince kucağına çıkan Şeker'i yere bıraktı ve bana dönüp "Hayatım ben iyiyim biraz abartmıyor musun sence de?" diye sordu canını sevdiğim.

"Sen karnında benim prensesimi taşırken yeterince yoruluyorsun zaten hayatım. Doktor ne dedi bir kez daha hatırlayalım 'son aylar ani eğilmelere, ani hareketlere ve ağır bir şeyler taşımamaya dikkat etmeli' dedi.  Hem sen söyle bakalım neden bu kadar zahmet ettin sabah sabah? Söyleseydin alırdım sana poğaça."dedim nazikçe.

" Kendim yapmak istedim. " diyerek omuz silkti.

" Hadi hadi  itiraf et beni çok seviyorsun değil mi? Benim sevdiğim poğaçaları yapmışsın malum?" dedim göz kırptım.

"Ahh hiçte bile." dedi koluma vurdu. "Kızımızın canı çektiği için yaptım hemen üstüne alınma." dedi ve tepsiden uzanıp aldığı poğaçadan bir parça bölerek ağzına attı.

Elinde kalan diğer parçayı uzanıp ben ısırdım. "Hmm tamam canım şimdiden doğmamış kızımızı kıskanacak değilim ya öyle olsun madem eline sağlık." dedim ve masaya kalan diğer kahvaltılıkları koydum.

"Eminim öyledir. Sen Şeker'i eve getirdiğimde bile bana trip atan insansın ya." dedi gülmeye başladı.

Eğilip dudağına bir öpücük kondurdum. "Seni herkesten çok sevdiğim ve kıskandığım için olabilir mi?" dedim.

"Tamam tamam kabul, pes ediyorum. Hadi başlayalım artık çok acıktık biz." dedi ve salatalığa uzandı. "Siz! Sizi yerim ben. Çayları doldurup hemen geliyorum. " dedim ve ocağa gidip kaynayan çayın altını kapattım. Bardaklarımızı doldurup masaya koydum.

Sonra karşısındaki sandalyeye oturdum. Şiş karnı, kızarmış yüzü, kızıl saçları ve elindeki poğaçasıyla dünyanın en güzel kızıydı şu an gözümde.

Ne kadar şükretsem azdı Allah'a. Bana böyle güzel bir hediye verdiği için.

...

Otostopçu Kız (Tamamlandı) Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin