Bölüm 20

1.1K 20 4
                                    

Barış...

Camdan dışarı baktım Ece gitmişti. Onu delirtmek benim için bir zevkti.
Sonra oyun oynayan ufaklıklara baktım.

"Evet asker! Siz burada akıllı akıllı oynuyorsunuz bende biraz gidip keşif yapacağım. Bir daha ayağından vurulma dediğinizi duyar gibiyim. Merak etmeyin bu sefer daha dikkatli olacağım. Tamam tamam bakmayın öyle ya söz valla izci sözü. Hadi bakalım görüşürüz." dedim ve odadan çıkmaya hazırlandım. Ayağımdaki terlikleri çıkardım ve ayakkabılarımı giyindim. Ayağım daha iyiydi üzerine basabiliyordum. Ama acısı azda olsa vardı. Eeee kolay mı çat diye vurmuştu beni Asu Hanım. Bir ziyaret etsek kendisini fena olmazdı. O beni ziyarete gelmedi kalbim kırık ama olsun.

Odama geçmiştim bu arada. Annemin benim için burada kalmaya zorladığı ve hazırlattığı odaya. Fena değildi hemen hemen Ece'ninkine benziyordu. Mutfak ve banyosu mevcuttu. Zaten önemli de değildi burada çok kalmayacaktım. Tek yapmam gereken bir telefon bulmak ve kankalarımı aramaktı. Onlar beni buradan çıkarmanın bir yolunu bulurlardı bundan emindim. Her zaman yanımda olmuşlardı yine olurlardı.

Minnoşları odada bıraktım anahtarı aldım kapıyı kilitledim. Evet yanlış duymadınız sanki önemli bir şeyim varmış gibi bir de kapıyı kilitledim ne kadar da ironi.

Önce yukarıya çıkıp Asu'ya mı baksam diye düşündüm ama yok ya yan taraftaki yurt gibi bir yer var oraya gideyim dedim ve merdivenleri çokta acele etmeden inmeye başladım. Patron denen adamın kapısından geçtim sessizce kimse yoktu. Hasan ortalıkta gözükmüyordu. Sanırım uslu falan duracağımı düşünmüşlerdi. Hah.

Hızlı olmaya çalışarak yan binaya geçtim. Girişte iki genç kız konuşuyordu. Beni görünce sustular ve izlemeye başladılar. Yine ayağıma sıkarlar mı acaba diye içimden geçirdim ama öyle olmadı. Yüzleri aydınlandı ve bana doğru gelmeye başladılar.

"Oo merhaba yakışıklı. Hayırdır seni buralara kim attı. Dikkat et de kurda kuşa yem olma." dedi göz kırptı. Sarışın olanı da bu sözlere kahkahalarla güldü.

"Yürüyüşüne bakılırsa yem olmuş bile." dedi. Gülmeye devam ettiler. Kırıcıydı. Gururum incindi şu an.

"Sizin gibi güzel bayanlara yakışmıyor böyle erkek gibi konuşup gülmeler. Ayrıca komikte değildi söylemeden geçemeyeceğim." dedim.

"Tamam tamam kızma yakışıklı. Adın ne onu söyle bakalım." dedi esmer olan.

"Barış. Memnun olsam mı bilemedim ya." dedim kendimi bir şey sanarcasına. Hayır onların mekanda onlara dayılanıyorum. Barış hayırdır oğlum sen.

"Bence memnun olmalısın." diyerek omuzlarımdan tuttu ve etrafımda bir tur attı.

"Ben de Irmak. Memnun oldum senin aksine." dedi ve yine göz kırptı.

"Hadi bakalım gezebilirsin içerileri. Semra Hanım o kadarına izin verdi." dediler ve gittiler.

Semra Hanım mı? ... Yine mi ya yine mi? Bir rahat ver be anne. Burada bari rahat ver. Anladık buraya getirdin beni de neden? Neden yani? Yurt dışına çıkmak istemiyorum diye de buraya kapatamazsın ya. Bu kadar da abartamazsın olayı!

...

Otostopçu Kız (Tamamlandı) Where stories live. Discover now