8.Küçük bir sandık

1.6K 121 27
                                    

•○●❄●○•°❄°•○●❄●○•°❄°•○●❄●○•°❄°•○●❄●○•

Az önce abisi tarafından sürüklenerek çıkarıldığı saraya,şimdi müstakbel eşi tarafından aynı şekilde gördüğü muameleyle geri dönüyordu.Ama onun  gözleri önde değil,arkada kırık ve öfkeli bıraktığı gençte kalmıştı.Bir eliyle yanaklarının suyunu silerken,belki de abisine her şeyi anlatmalıydı diye düşündü.

-Öyle bir şeyi asla yapmayacaksın!
Anında sıkılan bileğindeki sızıyla önüne döndü.Acıyla buruşturduğu yüzünü onu sürükleyen ve yüzüne dahi bakmayan adama doğru kaldırdı.
-Abim anlayışlıdır.Kimseye söylemez.Böylesi daha kötü oldu.
Hàlà düşüncesinin olasılığını diretirken, bileğini kurtarmaya özen göstermedi bile.Biraz daha ileri gider, kurtulmak için çabalarsa kırılacağından korkuyordu çünkü.

Lokiden ses gelmeyince,ona karşı saf nefretle parlayan bakışlarını başı öne eğik şekilde duran,neredeyse her meşalenin yanında olan gardiyanlara çevirdi.Kendisini,bir umutla onlardan yardım gelmesinden alıkoyamamıştı. Ama onlar sadece saygıyla eğiliyorlardı. Önündeki adamdan ölümlerine korktukları belliydi.
Böyle bir şeyi düşündüğü için kendi aptallığına yandı Rina.
Onlar nasıl yardım edebilirlerdi ki?Kraliçe ile Kral bile Lokinin isteğine karşı çıkmamışlardı.

Gözlerini ondan çekerek,yürüdükleri mermere çevirdiğinde daha ne olduğunu anlayamadan sırtı duvarla buluşmuştu sert şekilde.
-Sen....Lanet olsun!,-diye Loki ellerini onun omuzlarına kenetlediğinde gözlerini sıkıca yumdu.
Ne yapacaktı?Önce onu mu ölderecekti yoksa?Gardiyanlar neredeydi?
Hem ne zaman varmışlardı ki,bu boş koridorlara?

Düşünceleri yüzünü yalayan nefesle bölündü.
-Daha kötüsü ne olabilir,biliyor musun?,-diye Loki'nin fısıltısını duyduğunda açtı gözlerini,burnunun dibinde olan adamın koyulaşmış zümrütlerine baktı korkuyla.
Daha kötüsü ne olabilirdi ki?
Sorusunun yanıtı fazla geçikmedi.
-Benim eşim olmanın resmiyeti tüm Asgard'a yayılmasına rağmen seni benden götürmeye yeltenen aptal abinin kanlar içinde yüzmesi!
Az önceki fısıltı büyük bir bağırışa döndü anında.

Son zamanlarda pınarlarından sık-sık dökülen göz yaşları bu sebeple yine bir yağmur tek akarken,acımasız sesi koridorda yankı yapan,önündeki adam dişlerini sıkarak devam etti.
-Düğüne kadar kimseyle konuşmak yok!Ne abinle,ne de benim abimle!Anladın mı ölümlü?!
Hızlıca kafasını olumlu şekilde salladı. Daha fazla kolunun acısına dayanamazdı yoksa.
Tanrı da istediğini almış olacak ki, mengene gibi sıktığı kolunu bırakarak, geriye çekildi.
-Kimseye bir şey anlatmayacaksın!Kimseye güvenemeyiz,-diye az öncekinin aksine sakin bir tonda söyleyip,ondan bir tepki beklemeden yoluna koyuldu.

Kötü kalpli,bir İblis!

Yapıştığı duvardan ayrılarak,onun arkasınca öfkeyle baktığında Rina'nın zihninde dönüp dolaşan tek cümle bu olmuştu.Dahasını da söylecekti fakat henüz odasına varmadan Loki'nin koridor ortasında bir anda durmasıyla nefesini tuttu.
Duymuş muydu?
Şimdi ölecekti kesinlikle!
Tanrının ellerini yumruk yaptığını görünce yutkunarak geriye doğru bir adım attı.

-Bir antlaşmamız var,ölümlü!,-Loki dönmeden konuşunca ondan uzakta olmasına rağmen duyuyordu sesini.
-Yani,kimseye güvenerek,sığınarak kaçıp durma artık!,-Rina onun dönmemesi için dua ediyordu yoksa sert yüzünü görmeye gücü olmazdı.
Lokinin yoluna devam etmesiyle gözlerini rahatlayarak yumdu sıkıca. Duymadığına da sevinmişti.Ama bu yine kısa sürdü.

-Eğer bu yararsız harekete devam edersen,-Tanrının sesini duyunca açtı gözlerini,onu kapısının yanından izleyen adama baktı,-o zaman o kötü kalpli adamın İblis tarafını göstereceğinden çekinmeyeceğini bilmiş ol, ölümlü!
Loki ona sırıtarak,bir göz kırpışında odasına girdiğinde kapının sertçe çarpılması sesi Rina'yı duyduklarının şokundan çıkardı.

Antlaşma🤍Opowieści tętniące życiem. Odkryj je teraz