Antlaşma🤍

45.Eski Arkadaş/*

•••☆☆☆☆☆☆☆☆☆☆☆☆☆☆☆☆☆☆☆☆☆☆☆☆☆☆☆☆☆☆☆

Bir kaç dakikadır yanan ateşin çıtırtısından başka bir ses çıkmıyordu ortamda.
Örtünü sıkıca üzerine çekmiş,gözlerini etrafta gezdiriyordu Rina.Oldukça şaşkındı şu anda, ama içten-içe de sevinçliydi.
Çünkü hayatında görmek istediği büyücülerden birinin evindeydi şu anda.
Yani her kesin ölü bildiği bir büyücünün.

Yatağından bir az sol tarafta yukarı kata çıkan merdivenlerden ayak sesleri gelince bakışlarını yaşlı büyücüye çevirdi.
Uzun beyazlamış saçlarının bir kısmı yüzüne düşen büyücü elinde ahşap tepsiyi merdivenlerin diğer tarafında olan küçük masaya bıraktı.
-Acıkmış olmalısın,değil mi?
Mavi gözleriyle kaygıyla baktı Rina'ya.
Rina adamdan gözlerini çekerek,masanın üzerindekilere göz gezdirdi,olduğu yerden bir az daha kafasını kaldırarak.
Sıcacık yatağından çıkıp-çıkmamak arasında kalmıştı.
Kızın tedirginliğini anlayan büyücü gülümseyerek yatağa yaklaştı ağır adımlarla.
Rina ela gözlerini dikti adama.
-Bana güvene bilirsin,Larissa'nın kızı.

Annesinin ismini duyduğu an tedirginliği gitmiş,yerini heyecan hissi kaplamıştı.
-Onu tanıyordunuz değil mi?
Kızın sonunda konuştuğunu gören Gri Büyücü asasını merdivene dayayarak,yatağa oturdu,kızın yanına.
-Kendisi en iyi arkadaşımdı,küçük kız,-iç çekerek konuştu.
Rina onu izleyen yorgun mavi gözler altında ne diyeceğini bilemedi.
-O da senin gibi yaşıyor mu,Gandalf?
Eğer ölü bilinen büyücü hayatta ise annesinin de ölmediğini düşünüyordu Rina.
Piposundan çekerek,büyük elini kızın küçük ellerine götürdü.
-Maalesef,kadere karşı gelinemez,küçük kız.,-kızın elini sıvazladı teselli ederek,-Annen güçlü bir büyücüydü.
-Anlıyorum,-hayal kırıklığıyla ela gözlerini aşağıya indirdi.
Kızın üzüldüğünü görünce iç çekerek ayağa kalktı Gri büyücü.
-Yemek yemeğe ne dersin,Larissa'nın kızı,-arkasını dönerek masaya yöneldi,-2 gündür uyuyorsun,güç toplaman gerek.

Rina duyduğu sözlerle şaşkınlıkla kaldırdı başını.
-İki gün mü?,-üzerine göz gezdirdi.
-Evet iki gün,-diye yanıtladı masaya oturan büyücü,-Yaralarının iyileşmesi için epey çok bir zaman.
Şaşkınlığını üzerinden atarak yataktan kalktı.
Çıplak ayakları eski halılarla buluşunca bir an irkildi,ama sonra masaya doğru adımladı Rina.
-İsmim Katherina, Gandalf,-gülümseyerek masadakilere göz gezdirdikten sonra büyücünün karşısına oturdu,-Bana Larissa'nın kızı diye seslenmene gerek yok.
-Katherina Wizard White,-büyücü gülümsedi,-Evime hoş geldin.
Bir kez daha şaşkınlıkla baka kaldı Rina.Her şeyi biliyordu karşısındaki büyücü.
-Tavuk çorbası,-diye Gandalf kızın önündeki kaseyi işaret etti.
Rina gözlerini ondan çekerek yemeğine odaklandı.
Çorbadan bir kaşık aldığında gülümsemesine engel olamamıştı.
Babaannesinin pişirdiği yemekle aynıydı tadı.
Gri büyücü bunu anladığında hoşnutla yemeğine odaklandı.
Ela gözlerini usulca Büyücü üzerinde gezdirdi Rina.
Onu nasıl kurtardığını,kendisi ve annesi hakkında neler bildiğini merak ediyordu.Aklında o kadar soru vardı ki, şu anda.Ama hepsini önündeki leziz yemeği bitirdikten sonra sormayı düşünüyordu.

Uzun giysinin eteklerini dizlerine kadar katlamış,elindeki ahşap kaseleri masadan alarak yıkanması için gereken yere bıraktı Rina.
Gri büyücü de ona yardım etmiş,sonra çatır-çatır yanan ateşin karşısında oturmuştu.
Rina soru sormanın zamanı geldiğini düşünerek derinden nefes aldı,büyücünün yanındaki eski tekli koltuğa oturdu sessizce.
-Beni nasıl kurtardın,Gandalf?Beni öldürmek isteyen kadın kimdi?...
Sen yaşıyorsan,neden İstari'de öldüğünü sanıyorlar?
Soluksuz şekilde ardı-ardına dilinin ucuna gelen soruları sorunca orman gibi fışkıran kaşları yukarı kalktı Büyücünün.
Piposundan içerek mavilerini kıza çevirdi.
-Tarih tekerrür ediyor,Mrs.Wizard,-tekrar bakışlarını yanan ateşe çevirdi,-Bir zamanlar aynı koltukta baban oturmuş,beni soru yağmuruna tutmuştu.Ne garip değil mi?
Piposunu uzun sakalı arasında kaybolan dudaklarından indirdi.
-Şimdi sen varsın,-gülümsedi Gandalf,-Aynı baban gibisin,küçük Albert.