Bölüm Kırk İki: "Yürek Yangını."

26 6 75
                                    

multimedya: Sena Şener, sevmemeliyiz. Sezen Aksu, tükeneceğiz.

Merhabalar dolunaylarım 🌕 yeni bölüm sizlerle keyifli okumalar dilerim. Paragraf arası boş kalmasın yorumlarınızı bekliyorum. Destek için yıldıza basmayı unutmayın şimdi bölüme ✨

 Destek için yıldıza basmayı unutmayın şimdi bölüme ✨

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.

Bölüm Kırk İki: "YÜREK YANGINI."

Küçüktüm, çok küçük. Babam bana ve anneme işkenceler ederken çok küçüktüm. Parmaklarımın ucunda sigara söndürürken, sırtıma kemer izi bırakırken küçüktüm. Annemde gençti. Benim çocukluğumu annemin gençliğini alan o adam...

Güvendim.

O zamanlar da küçük kalbim babam olduğu için o kadar güveniyordu ki. Belki de babaların böyle olduğunu düşündüğüm den. Bilmiyorum ama küçük kalbim onu seviyordu, güveniyordum. Yaptıklarını yaşayınca da asla yapmaz demedim.

Annem asla ölmez dedim mesela.

Ama öldü.

Yıllar sonra âşık oldum. Bir adam sayesinde iyileştim. Bi adam sayesinde hayata döndüm. Güldüm, parmak uçlarımda ki yaraları iyileştirdi. Onun hakkında asla kötü bir şey düşünmedim çünkü hayatım onunla var olmuştu. Onun için nefes alıyor onun için kalbim hızlı atıyordu ve ben yaşadığımı hissediyordum. Bana yaşamadığım tutkuyu, aşkı, tatmadığım duyguları yaşadım. Deli gibi sevdim, köpek gibi âşık oldum.

Asla beni bırakıp gider demedim.

Gitti...

Hıçkırık seslerim uçurum kenarında yankı yaptı. Saçlarımı ellerimin arasına aldım. Yere çöktüm. İçimi döktüm yaşlarım ile.

İçimde bir yangın sönmek bilmeyen. İçim yanıyor, dışım buz gibiydi sanki. Bir çığlık koptu dudaklarımdan. Sesim uçurumu yaktı, kül etti. Atsam kendimi aşağı gitsem annemin yanına. Biter miydi bu acı? Yanıyorum, cayır cayır yanıyorum aşkım dan.

"Hâlâ mı?" diyerek çığlık çığlığa bağırdım. Ağlıyordum, "hâlâ mı aşkısın bu adama?" Ellerimi yüzüme kapatıp bağıra bağıra ağladım. Gökyüzüne baktım. "Seni terk etti ameliyat döşeğinde! Buna rağmen âşık mısın?!" Omuzlarım düştü. ellerimi yere koyup derin bir nefes aldım. "Merak etme dedi, beni hiçbir zaman merak etme dedi." Ağlamam yüzünden sesim boğuk çıktı.

Deli gibi merak ettim Alkan, seni her zaman merak ettim.

"Sen âşık mısın hâlâ?!"

Evet aşığız, deli gibi hem de...

Çaresizce ağlamaya devam ettim. Bu defa kalbimin sesini kabul ederek sessizce ağladım. Yanıma gelip elini omzuma koyup başını yaslayan Bade'di. Ben ağladım o dinledi, ben yandım o izledi. Her anıma şahit oldu.

VECA. Where stories live. Discover now