Bölüm Dokuz: "Gülümsemeyi Öğretmek."

102 9 19
                                    

Multimedya:

Teoman,

Gemiler.

Ve Mina'nın çizimi.

Herkese merhaba :) Yeni bölüm karşınızda keyifle okuyun. Umarım beğenirsiniz :)

Oylarınızı, yorumlarınızı bekliyorum.

Son zamanlarda da bu şarkıya sardım. :D Sizinle de paylaşmak istedim. Harika bir yorum, harika bir şarkı. Sizden de bölümlerde, buraya beğendiğiniz, sevdiğiniz şarkıyı yazmanızı istiyorum. Birlikte, okuyucularımla şarkılar paylaşalım, bende dinleyim. Bölüme uygun olan şarkıyı seçip multimedyaya yükleyim ve bölümü şarkıyı öneren kişiye itaaf edeyim. :') Buraya da etiketlerim.

Nasıl fikir, ne dersiniz yapalım mı?

Düşüncelerinizi bekliyorum. <3 :')

Mulitimedyaya Mina'ın çizimini de bıraktım.

Haydi şimdi bölüme

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.

Haydi şimdi bölüme. ✨

🌒

Bölüm: Dokuz: "GÜLÜMSEMEYİ ÖĞRETMEK."

Korku, endişe... Bütün duygular birbirine karışmasıyla Barlas'a baktım. Ağzından çıkan küçük bir söze bile inanacaktım. Şaşkınlıkla bakmaya devam ederken herkes nefeslerini tutmuş onu dinliyordu. Derin bir nefes aldı ve nefeslerini düzene soktu. Bir elimle Alkan'ın kolundan destek aldım. Kollarıyla beni sararak bana destek olurken Barlas konuştu. "Güvenlik kamerasını kontrol ediyordum sonra bir anda bir araba ve Aygen'i gördüm. Aygen'i bir arabaya bindirdiler. Şüphelendim ve bizim hacker Mert'e soruşturdum. Baktı ve konumu buldu, ormanlık bir alan olduğunu söyledi."

"Gidelim, hemen!" Tuna'ın konuşmasıyla başımla onu onayladım. Şaşkınlıkla ne diyeceğimi bilemezken sessiz kalıp olacakları izledim. Herkes alelacele toparlandı. Herkes arabalara bindi, ben her zamanki gibi Alkan'ın arabasına binmiştim. Alkan seri bir şekilde arabada ki yerini aldı. Sessizliğimi korudum ve endişe içinde camdan dışarısına baktım. Yol hızla altımızdan kayıp giderken içimden Aygen'e bir şey olmaması için dualar ettim. Bana söyledikleri bir bir aklıma düştü. Yutkundum ve yandan Alkan'a baktım. "Alkan?"

Gözlerini yoldan ayırmadı, ciddiyetle arabayı sürerken konuştu, "efendim güzelim." Dudaklarımı kemirirken yan bir şekilde ona dönüp oturdum. "Sana bir şey söyleyeceğim." Kaşları çatıldı ve bana baktı. "Seni dinliyorum." Dudaklarımı kemirmeyi bırakıp söze nasıl gireceğimi düşündüm. Derin bir nefes alıp konuştum, "Aygen bir seferinde bir şeyden bahsetti, fobilerini ona yaşatan birinden. Mesela hastane de oda da kapalı kalmıştı. O odanın önünden geçerken arkasından biri ittirip onu o odaya kilitlediğini söyledi," nefes almak için durdum. Alkan beni pür dikkat dinliyor aynı zamanda da dikkatli bir şekilde araba kullanıyordu.

Kaldığım yerden devam ettim, "aynı şekilde evde de olmuş. Biz evde yokken biri sigortaları kapatmış, bahçede de bir erkek bedeni görmüş, acaba o olmasın." Başıyla onayladı ve bir yola birde bana baktı. "İlgileneceğim güzelim." Başımı anladığımı belli ederek salladım, önüme döndüm.

VECA. Where stories live. Discover now