1. Bölüm

691 49 172
                                    

Gözlerimi yavaş yavaş aralamaya çalıştım. Kendime geldiğim de ilk önce nerede olduğumu kavramaya çalıştım. İki gün boyunca izinli olduğum için dün annemlere gelmiştim. Yarın sabah erkenden Bingöl'e yeni görev yerine gidecektim. Bundan daha ne ailemin ne de arkadaşlarımın haberi vardı. Karargâhtakiler ile zaten vedalaşmıştım. O yüzden bugün ailem ve mahalle arkadaşlarım ile vedalaşacaktım.

~

Ozan, Meltem, Selin, Yiğit abi, abim ve ben kafede oturuyorduk. Daha hiç birinin haberi yoktu. Bence artık konuşmanın vakti gelmişti.

"Size bir şey söylemem gerek. " Dedim ve herkesin bana bakmasını bekledim. Hepsinin gözü benim üzerimdeyken

"Çok ciddi duruyorsun. Bir sorun var."
Dedi Ozan.

"Hayır bir sorun yok. Tabi benim açımdan yok. Sizin açınızdan ne anlama gelir bilemem." dedim

"Konuş o zaman abiciğim çatlatma adamı." Dedi abim. Derin bir nefes aldım ve konuşmaya başladım.

"Benim tayinim çıktı. Yarın sabah erkenden gidiyorum " Dedim hiç lafı evirip çevirmeden. Böyle bir şeyi bekliyorlardı ama bu kadar çabuk değil.

İlk şoku atlatan abim olmuştu. "Bu şimdi mi söylenir Umay? " Diye kızdı.

"Bende dün öğrendim abi. " Dedim ve diğerlerine döndüm. "Bugün herkes bizde toplanıyor. Sizinle de vedalaşalım." Dedim hepsi onayladıktan sonra bir süre daha oturup yanlarından ayrıldım. Annemin yanına gidip herşeyi anlatmam gerekiyordu.

Eve vardığım zaman kapıyı çaldım. Annem kapıyı açtı ve gülümseyerek

"Bal böceğim, hoşgeldin. Abin nerede?" Dedi kapıdan içeriye girip ayakkabılarımı indirdim.

"Meltemlerin yanında o, benim seninle konuşmak istediğim şeyler var. İçeri geçelim. "Dedim ve anneme sarılarak içeri girdim. Annem ile yan yana oturup ellerini tuttum.

"Validem, hani benim tayinim çıkacak demiştim ya? "

" Evet? "Dedi kaşları çatılmıştı.

"Benim gideceğim yer belli oldu. "

"Nereye gideceksin? Ne zaman? "

"Yarın sabah erkenden Bingöl'e gidiyorum." Dedim. "Bu kadar erken mi gideceksin? Niye şimdi haber veriyorsun kızım? İnsan daha önceden haber verir. "

"Bende dün öğrendim Validem. "

Gözleri dolmuştu annemin..

~

Annemle konuştuktan biraz sonra abimler hepsi birlikte bize gelmişlerdi. Abim ve arkadaşlarım geldikten sonra amcamlar da gelmişti. Onlar geldikten sonra kardeşim dediğim Emre de gelmişti. Emre Cihangir amcamın tek çocuğuydu.

~

Saat 12' ye geliyordu. Cemre yengem annem ve Fulya yengem gideceğim diye ağlamaya başlamışlardı. Ortamda dönen sohbete katılmış konuşurken Altuğ amcam bir anda bana dikti bakışlarını ve yanındaki boş yeri oturmam için pat patladı. Yanına gidip oturdum.

"Umay'ım, sen bana abimin emanetisin. Her ne kadar oralara tek gitmene içim razı olmasa da sana güvenim sonsuz. Ben abime bir söz verdim.

Abim şehit olurken ben yanındayım. Benden tek iki şey istedi birincisi.

'Gökhan anasını korur ama sen Gökhan'ın yanlış bir şey yapmasını engelleyeceksin' dedi o da biliyordu, tanıyordu oğlunun ailesi için canını bile vereceğini. İkincisi ise 'ama benim asıl senden istediğim Umay'a sahip çıkman. Umay hırçındır, gözü karadır, kendini tehlikeye atmaz ama konu sevdikleri olursa dünyayı bile yakar. Sen asıl Umay'a sahip çık ne yapacağı belli olmaz her zaman onun yanında ol ama ona güven o başını eğecek hiç bir şey yapmaz, onlar ilk önce Allah'ıma sonra sana emanet senden sonra da oğluma. Onlara yokluğumu hissettirme. Hissettikleri an akıllarına sen gel benim dağ gibi amcam arkamda desinler' dedi, yani anlayacağın güzel yüzlüm sen bana babanın emanetisin. Ne olursa olsun maddî ve manevi babanın yanında olmasını istediğin an beni ara gelirim yanına sen bizim ilk göz ağrımızsın. Sen bizim ailedeki ilk kadın askersin baban hep seninle gurur duydu. Bende, ailen de her zaman seninle gurur duyduk. Bunu asla unutma. Ha bir de Cihangir amcanın sana veda hediyesi var ama hediye biraz iki ayaklı bir şey. "

Altuğ amcamın konuşması bitince gözlerimden yaşlar akmaya başladı. O her zaman babama verdiği sözü tutmuştu.Babamın yokluğunu bize hissettirmemeye çalışmıştı ama babaydı işte. Kimse yerini tutamıyordu.

Ben babamı dünyalara vermezdim.

"Evet şimdi gelelim benim vereceğim hediyeye. Her ne kadar Umay ile gidecek olmasa da Umay'dan hemen bir gün sonra onun yanında olacak ve ona ev arkadaşı olacak. " Dedi ve devam etti.

"Boncuğum Emre ile aranızın ne kadar iyi olduğunu biliyoruz. Oyüzden senin Bingöl'e gideceğini duyunca Emre de atandı. Senin göreve başladığın yerde doktor olarak çalışmaya başlayacak. Sana hem ev arkadaşı olacak hemde iş arkadaşı. Ama sen istemezsen ev arkadaşı olmaya bilirsiniz orası senin isteğine bağlı. Ha bir de evin hazır yiyeceklerin de öyle. Bu da annenlerden sana hediye."Dedi

Benim yaşadığım yer çok güzeldi ya da ben sevdiklerimin yanında mutlu olduğum bir yer olduğu için yaşadığım yer bana güzel geliyordu.

Ben her zaman çok mutluydum, benim ailem herşeyde arkamdaydı bu konuda çok şanslıydım. Bir kızın arkasında her zaman onu destekleyen bir ailesi olması çok güzel bir duyguydu.

"Ben ne diyeceğimi bilmiyorum. Bu yaşıma kadar hep arkamdaydınız. Şimdi ben gideceğim diye üzülmüyorum çünkü istiyorum ki babam benimle gurur duysun.

Altuğ amca sen hiç bir zaman bana babamı arattırmadın. Başıma ne gelirse gelsin her zaman babam gibi benim yanımda oldun sana çok teşekkür ederim.

Sadece Altuğ amcama değil Cihangir amcam da abim de bana hiç babasızlığımı hissettirmedi. Sizi çok seviyorum. Bir de şu ev arkadaşlığı var. Emre benim en yakın dostum. Ondan başka güvendiğim kimse yok olamaz da zaten. Eğer Emre ile beraber kalacaksam aklınız bizde kalmasın. Ben ona abla, o bana abi olur hiç merak etmeyin."

Herkes ile vedalaştıktan sonra lojmanda gidip valizimi hazırladım tekrardan annemlerin yanına gittim. Annem ve abim ile vedalaştıktan sonra valizimi aldım ve çıktım bu kapıdan.

.............................
1.Bölüm sonu..

Ölü Ateşin GölgesiWhere stories live. Discover now