Ölü Ateşin Gölgesi

19. Bölüm

Ömer'di..

Yanıma gelip kolumdan tutup beni yanına çekti.

"Ulan sen ne yaptığını sanıyosun?! Sen bu kıza yenge dedin be. Şimdi de sevgilin mi ya-" Cümlesinin devamını getirmesine izin vermeden tokat attım.

"Sakın! Sakın o cümlenin devamını getirme.. " Dedim kafası yana düşmüştü. Kafasını kaldırıp bana baktı. "Niye pek değerli sevgilin mi üzülür? " Dedi alaycı bir gülüş ile.Aras lafa karıştı o sırada "Ömer yo-" Cümlesinin devamını elimi kaldırarak kestim. "Bir! Ben hayatım da ilk defa birini sevdim. Oda sendin. İki! Sen ile ben ayrıldık. Sen beni sevmediğini söyledin. Üç! Ne düşünüyorsun bilmiyorum ama çok yanlış düşündün. Sen bir zamanlar bana yenge dedirttiriyordun. Şimdi ise sadece askerinim." Dedim. Söyledikleri şeyler canımı çok yakmıştı. Her ne kadar yanlış anlasa dahi beni tanıyordu. Belki de tanımıyordu. Bende onu tanımıyordum. Konuşmamız gerekiyordu. Ama böyle giderse sadece kavga edecektik." Şimdi, ya insan gibi konuşursun benimle. Ya da böyle davranmayı kesersin. " Dedim. Kafasını salladı. " Tamam konuşalım. "
Dedi arkamı döndüm ve Aras'ın kulağına eğildim. " Sen tatlıyı al. Sizin eve götür. Konuştuktan sonra yanına gelirim." Dedim güldü.

Ömer ile olduğumuz yerin biraz ilerisindeki parka gidip bir banka oturduk. Bir şey söylemek için dudaklarımı araladım. Ama o benden önce davrandı. " Yalan söyledim. " Dedi.

Biliyordum ki. Bir insan sevdiğinden bu kadar çabuk soğuyamazdı. " Biliyorum, biz hala bir birimizi seviyoruz " Dedim yüzünde bir gülümseme oluştu. " Orda da yalan söyledim doğru. Ama ben sana en başta yalan söyledim "dedi. Kaşlarımı çattım." En başta? "Dedim başını yere eğdi ve konuşmaya başladı. " Benim annem de babam da Ercüment abim de öldü. Annem beni evinden attı. Ama sana anlattıklarım için değil." Dedi ve biraz susup sonra devam etti. "Benim bir tane arkadaşım vardı. O arkadaşım beni seviyormuş. Benim haberim yoktu. Kızın ailesi de çok geri kafalıydı. Duygu, bir gün beni sevdiğini söyledi. O gün bana sarıldı. Burnunda benim kokum ile toprağa girdi." Dedi. İçimde bir fırtına koptu. Bana annesinin onu istemediğini söyledi. Ama annesi ölmüştü. Ve şuan bana onu seven ve şuan da hayatta olmayan kızı anlatıyordu. Sustum O konuşmaya devam etti. " Duygu bana sarıldı diye ailesi Duygu ile benim evlenmem gerektiğini söyledi. Çünkü bizi sevgili sandılar ve bu onlarda çok yanlış bir şeydi(!) Ben evlenmedim. Ama bilmedim ki ailesi onu öldürür."

Ne demişti. Kızın ailesi Ömer kız ile evlenmedi diye mi öldürmüş. "Nasıl? Sen kızla evlenmedin diye mi?" Dedim." Ben katilim Umay, benim yüzümden Duygu'nun abisi onu öldürdü. Ben katilim. Benim ellerimde masum bir kızın kanı var.Ve benim annem Duygu ile evlenmemi istemişti. Duygu öldükten sonra bana kızdı ve beni evden kovdu."

"Annemin evine hep gittim ama beni eve almadı. Ben abimi görmeye gittim. Bana abimin yazdığı mektubu verdi ve kapıyı suratıma kapattı. Zaten O gün akşam da kalp krizi geçirip öldü. " Dedi. Hem sinirliydim. Hem kırılmıştım. Ama bir şey diyemiyordum. Ne diye bilirdim ki? Bana neden yalan söylediğini sormayı çok isterim. Ama alacağım cevaptan çok korkuyorum. Bana ben küçükken annem beni evden kovdu demişti.Ama neden öyle demişti? "Bana annem ben küçükken evden kovdu demiştin. Neden öyle dedin? Hani sen dokuz yaşında kimsesiz kalmıştın? Bana neden yalan söyledin Ömer! " Dedim. Başını yerden kaldırmadı. "Ömer susma ya yeter! İşine gelmeyen sorulardan kaçamazsın! Bana neden bunu yaptın ya? Ben sana herşeyimi seni daha sevdiğimi sen bilmeden anlattım. İstediğin canımı yakmak mıydı? Eğer öyleyse, isteğini yaptın. Canımı çok yaktın. Bravo. Tek bir şey merak ediyorum! Neden? Neden ya neden böyle bir şey yaptın?" Diye bagırdım. Ve ayağa kalktım. Elini banka vurup karşıma geçti ağlıyodu. "Neden biliyor musun? Canının yanmasını istemediğim için. Benim kirim sana bulaşmasın diye. Seni kendime daha çok bağlarsam sende Duygu'nun kaderini yaşarsın diye. Hemcinsinin benim yüzümden öldüğünü bilmeni istemedim. Benden uzak dur istedim. Çünkü bu olanları duyarsan benden nefret edersin diye düşündüm! Şimdi öğrendin ve eminim ki benden nefret ediyorsun. Ben bunu istemediğim için bunu anlatmadım. Ama yemin ederim, yemin ederim Umay, yemin ederim pişman oldum. Seni her öyle gördüğüm de Allah'ım canımı alsın diye dua ettim." Dedi.