50. Bölüm

41 3 0
                                    






Serdar albayın bana eli ile işaret yapması ile hızlı adımlar ile yanına
vardım.

"Emredin komutanım! "

"Yemekten sonra hepimiz arka bahçeye çıkacağız. Ateş yakacaklar, saz çalacaklar vesaire işte. Sen, senin çocukların hepsini arka bahçeye topla. Görevlerine orada devam etsinler. Sadece sizin tim bahçede bulunacak. Diğer korumalar kapı dışarısında görevlendirilecek."

"Tim dışında şahsi korumalarınızı bilgilendirmeme gerek var mı Komutanım? "

"Haberleri yok. Sen bilgilendirirsen iyi olur. İstersen şimdi git haber ver. Seninkileri de görev yerlerine götür."

"Emredersiniz Komutanım!"

Selam verip hızlı adımlar ile uzaklaştım oradan. Bir hava da alsam çok güzel olurdu. Sigara dumanı bitirmişti beni.

Kapıdan dışarıya adımımı atar atmaz derin nefes alıp verdim.

"Komutanım iyi misiniz?"Diye ses verdi Ömer kulaklıktan. "İyiyim. Sadece sigara dumanı biraz sorun çıkardı. " Diyerek yanlarına adımlarla başladım. "Kasırga timi toplanın geliyorum."

Serdar albayın şahsi korumalarına bilgilendirme yaptıktan sonra timin yanına geçtim. "Yemekler yendikten sonra herkes arka bahçede toplanacakmış. Saz çalacaklar ateş yakacaklar falan. Burada durmanızın bir gereği yok. Arka bahçeye gidip tekrardan uygun yerler buluyorsunuz. İki kişi Derya'ya yakın bir konumda olun. "

"Komutanım ge-" lafımı kesmesine hitaben daha baskın bir tonda konuşmaya başladım.

"Gerek olup olmadığını sormadım keskin. Bir kere konuştular ise tekrar konuşurlar. Benim niyetim belki yanında birilerini görüp utanırlar,  konuşmazlar. İki kişi Derya'ya yakın bir konumda durun. Ters bir durumda saygı çerçevesi içerisinde konuşun olmadı ben yine devreye girerim. Ayriyeten, bizi tekrardan sofraya çağırmak gibi bir durum olursa-"

"Komutanım yalvarırım o sofraya bir daha oturmayalım. Biz aç kalmaya razıyız. "Diye isyan eden İlyas ile tim gülmeye başladı. Diğerleri de onu onaylayınca bana zaten sevinmek kalıyordu.

"Tamam o zaman peşimden gelin. Neresi uygun bakalım. "

Arka bahçeye girdiğimiz zaman ortalığın toplandığını sadece baya geniş bir çember halinde olan sedirler olduğunu gördüm. Akşam vakti olduğu için tüm ışıklandırmaları açmışlardı. Tekrardan herkesi görevlendirdikten sonra Sedar albayın yanına geçtim.

"Timi arka bahçeye yönlendirdim Komutanım. "

"Güzel "

Bana bakarak fısır fısır konuşan kadınlar onu duymadığımı düşünüyordu sanırım. Oysa ki hemen arkamdaydılar.

"Buyurun Hevin Hanım." Diyerek yanında durdum. Beni çağırmıştı. Ama neden?

"Hah! Kızım ben size özel yemek ayırdım. Hadi çağır birilerini götürün yeyin. Seninkileri çağırdım masaya ama ikna edemedik bir türlü. "

"Ben bir sorayım Hevin Hanım. Belki aç değillerdir. Ziyan olmasın yemekler. "

"Olur mu hiç kızım. Saat kaçtan beri ayakta duruyorsunuz. Nasıl aç değillerdir? Hadi çağır birilerini."

Ölü Ateşin GölgesiWhere stories live. Discover now